Kulelerimizle konuşturacağız

Hiç şüphe yok, Çamlıca Camii ile birlikte İstanbul siluetine değer katacak. 200 metrelik kulede, bazıları dönen restoranlar ve seyir terasları bulunacakmış.



165 metrelik anteniyle 365 metreyi bulacak kulenin bitmesiyle bir sürü anten de kaldırılacak tabii ki.

Böylece yıllardır süren görüntü kirliliği de bitecek nihayet.

İkinci kule ise, Üçüncü Havalimanı’na yapılacak trafik kontrol kulesi. Daha projeden, Chicago’da “2016 Uluslararası Mimarlık Ödülü’nü aldı.

Ferrari’nin tasarımcısı Pininfarina imzasını taşıyan kule, İstanbul’un simgesi lalenin aerodinamik yapısını çağrıştırıyor.

Gerçekten muhteşem bir görüntüsü var.

Hele bir bitsin, daha çook ödül kazanır. İlk ödül ise 23 Eylül’de Atina’da verilecek.

SUÇ ŞABLONU

Bugünkü terörist başı FETÖ, yıllar önce el bebek gül bebekken, şahsına methiyeler düzülürken, “Gel artık özledik” denilirken, “Yahu kimmiş bu adam” deyip bir kitabını almış olabilirsiniz. Aman dikkat!

Hemen yok edin o kitabı. Devlet destekli ihbar mekanizması çalışıyor biliyorsunuz. Anında şüpheli olursunuz.

Ama bu kadar basit değil tabii ki. Suç şablonunuzda neler yazacak biliyor musunuz?

“Türkiye Cumhuriyeti hükümetini düşürmeye teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olmak, örgüte yardım ve yataklık etmek.” Nasıl? Kitap alarak.

Ayrıca yeni bir suç tanımı daha var. Bu da enteresan. “Örgüt hiyerarşisine dahil olmaksızın, örgüte yardım etme.” Yani uçarı, kaçarı yok. Benden söylemesi.

Bayram gelmiş neyime

Şemdinli’de şehit düşen uzman çavuş Hasan Yaşar’ın cenazesi Kütahya’da kaldırıldı. Töreni bir amcasının sırtında hıçkırıklar içinde, asker selamı vererek izleyen şehit kızı 8 yaşındaki Ecrin, sonra göz yaşlarını sildi, emzikli 1.5 yaşındaki kardeşi Melek’le elele tutuşarak cenaze arabasının arkasından yürüdü.


İşte bu görüntüler herkesi gözyaşlarına boğdu. Tam bayram arefesinde bu iki çiçeği yetim bırakan alçaklar, onların ahı sizi yerle bir edecek bir gün. Yakında.


İmam hatiplerde Türkçe yasak

Geçen haftanın en önemli olayı bana göre, tam okullar açılırken, herkes telaş içindeyken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın imam hatip liselerinde Türkçe konuşulmasını yasaklamasıydı. Din öğretimi genel müdürü bey bir bildiriyle gündemi oluşturuverdi.

Neymiş, Arapça öğretilirken, ikinci bir dilin kullanılmaması gerekirmiş. Öğrenciler artık öğretmenleri ile Arapça diyalog kurabileceklermiş. Ona göre Türkçe ölmüş.

Zaten o daha öğretmenken bu sistemi kullanmış ve öğrencileri rüyalarında bile Arapça konuşmaya başlamışlarmış.

Bu ne demek biliyor musunuz? Konuşanın yanacağı demek. Şimdilik bu kadar. Bakalım daha neler göreceğiz.

UNUTMADAN

■ IMF, 12 Yunan adasını satıyormuş diye okudum. Haydi Türkiye, haydi Tayyip Erdoğan. Bunlar tabii anlaşmadaki 12 ada değil ama olsun. Bizim olsun yeter.

■ FETÖ’de ne kadar çok imam varmış. Abla, abi de. Neredeyse Diyanet kadrosu kadar. Topluyorlar, topluyorlar bitmiyor. En son da bale imamı çıktı. Ama siyaset imamı hala ortaya çıkarılamıyor. Hangi deliğe girip saklandıysa.

■ Tam bir Ortaçağ hukuku uygulanıyor. Aranan kişi bulunamadı mı, ana-baba, eş, kardeş, baldız, yeğen ne varsa gözaltına alınıyor. Tekerlekli sandalyede de olsa. Peki bunun sonu nereye varacak bilen var mı?