Giriş
Bebek bezi ile karşılaşmam 2000 yılının 15 Nisan günü oldu. Büyük kızım Derin 12 Nisan 2000’de dünyaya geldi. Ancak ilk 3 gün hastanede olduğumuzdan ve bebek hemşireler tarafından bakılıp bana sadece emzirmek için getirildiğinden, elime bebek bezi değmedi. Açıkçası öyle çok fazla bebek meraklısı biri olmadığımdan ne yakın akrabaların ne de benden daha önce evlenen arkadaşlarımın çocuklarında bebek bezi değiştirme ritüeline tanık olmamıştım. Taa ki hastaneden çıkıp eve geldiğimizde Derin kakasını yapıncaya dek...
İşte o an bebek bezi ve ben karşı karşıya kaldık. Eeee, ne olacak şimdi? Orada da imdadıma eşim yetişti. Hem çocuksever mizacı hem de yakın zamanda yeğeni olması nedeniyle o bebek beziyle tanışmış, hatta birkaç kez yeğeninin altını bile değiştirmişti. İşi ele aldı. Bana ders verdi. Önce bezi açacaksın, sonra arkasını kıvıracaksın, bebeği iki ayağından kaldırıp bezi poposunun altına yerleştireceksin... Sonra cırtlı bantlardan birini, ardından da diğerini takıp ön kısmı da dışarıya kıvırdın mı, iş bitti. Öğrenmesi kolaydı.
Bezin mucidi bir anneanne
İkinci çocuğumun doğmasıyla 5 yıl sürecek bebek bezi satın alma, alt değiştirme ritüeli hayatımızın parçası oldu. Ne kadar sıkılsak da bu işten, her seferinde aynı şeyi düşündüm: Bu bezi bulan büyük iş yapmış! İşte bu sorunun cevabını yıllar sonra Almanya’nın bir kasabasındaki Pampers-Prima araştırma ve geliştirme merkezinde öğrendim. Meğer ilk bebek bezini Pampers yapmış. Ama “Fikir kimin?” derseniz, bir anneannenin. Procter&Gamble’da çalışan Vic Mills genç yaşta torun sahibi olmuş. 1956 yılında. Vic Mills, kızının sürekli yıkanan bebek bezleriyle yaşadığı sorunları görüp bu işe bir son vermek adına tek kullanımlık bebek bezlerini yaratmış. Ancak Mills’in torununa kullandığı bezin tüm testlerden geçmesi ve piyasaya çıkması 1961 yılını bulmuş. O zamanki bezler şimdikilerin 2, hatta 3 katı kalınlığında. Altında naylon, içinde pamuksu bir doku var. Paketlemesi de şimdikilerin neredeyse 4 katı büyüklüğünde. Bebek bezinin evrimi hızlı oldu. O kadar da benim kullandığım 2000-2005 yılları arasındaki bezlerle şimdiki bezler bile farklı. Yeni Prima’lar daha ince, daha yumuşak, daha çevreci ve daha sağlıklı. Ama iş işten geçti. ‘Bezler iyi’ diye üçüncü çocuğu doğurmaya niyetim yok! Herkese iyi haftalar.
(Bu yazı 20.11.2010 tarihli Cumartesi Postası'ından alınmıştır.)
