Küfür

Geçen hafta öyle olaylar yaşandı ki 86 yıllık Cumhuriyet tarihimizde böylesine yoğun bir gündem ancak Askeri ihtilal dönemlerinde olur.

Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) TBMM’ye girmesiyle normalleşiyor sandığımız siyasi ortam PKK’nın gizli sivil yapılanması olduğu iddia edilen Kürdistan Topluluklar Birliği’ne (KCK) yönelik operasyonlarla 7 belediye başkanının tutuklanmasıyla sonuçlandı.

Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in ‘destur’ çekmesiyle başlayan ve ağaç dalları fantezisiyle devam eden küfür edebiyatı ortalığı karıştırdı.

Osman Baydemir kime küfür etti orası tam anlaşılmadı!!!

Adres belli değil.

Herhalde onun için ne devlet, ne de AKP hükümeti küfrü üstüne alınmadı ki Osman Baydemir elini kolunu sallaya sallaya dolaşıyor.

Küfrün faturası bizce Türk milletine çıktı.

Yutkunduk, elimiz kolumuz bağlı bekliyoruz.

Tekrar küfür mü edecekler yoksa bizi başka şeyler de mi bekliyor!!

Meydan boş.

Atış serbest.

Demokratik açılım olsun da nasıl olursa olsun.

***

Osman Baydemir’in küfrü gündemde ancak bir gün kalabildi.

TC tarihinde ilk kez sivil savcıların askeri bir birlikte mahkeme kararıyla arama yapması ve 8 subayı gözaltına almaları bizce 2009’a damgasını vuran son olay oldu.

Bülent Arınç’a suikast planları ne kadar gerçek, ne kadar senaryo buna mahkeme karar verecek ama tahribat çok büyük.

Yıpranan aslında Türkiye Cumhuriyeti devleti ve kurumları.

Fatura hepimize çıkıyor.

İktidarlar gelip geçici ama devlet kalıcı.

Ulus olarak bindiğimiz dalı kesiyoruz.