Ankara'dan Wolfsburg'a

Ankara’nın gündeminde Başbakan Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın bir türlü gerçekleştirilemeyen görüşmesi var. Diğer taraftan Ermenistan ile başlayan yakınlaşma süreci ve Azerbaycan’ın tepkisini yatıştırma çabaları hükümetin bir numaralı dış politika önceliğini oluşturuyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Barack Obama ve Azerbaycan lideri Haydar Aliyev ile şu kritik zamanda yaptığı iki kritik telefon konuşması Türkiye’nin güncel meselelerdeki gerçek niyetinin anlaşılması bakımından yararlı oldu.

Başbakan Erdoğan’ın kısa süre içinde, önce İran’a sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne yapacağı ziyaretler muhtemelen temel konularda durumun daha da netleşmesini sağlayacak. Erdoğan’ın Obama ile görüşmesinde İran, Irak, Ermenistan ve Kıbrıs sorunlarında geldiğimiz son durumu daha net görebileceğiz. Kim ne derse desin Amerika’nın bölgeye yönelik politikaları Demokratik Açılım Süreci ve PKK’nın silah bırakmasıyla ilgili konularda etkili olacak.

Başkentten aktaracağım son iki gelişme, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın Ankara temsilcileriyle bir araya gelmeleriydi. Çubukçu, eğitim yılıyla birlikte artan domuz gribi tehdidine karşı önlemleri anlattı. İçişleri Bakanı Beşir Atalay ise terörle mücadelede gelinen noktayı özetledi ve özellikle PKK’nın silah bırakma sürecine dair olası gelişmeleri aktardı.

“Peki, bunların dışında ne var?” derseniz biraz da ağır gündemin dışındaki konuları aktarayım:

Ankara’dan önce Münih’e sonra Avusturya’ya geçip Borusan Otomotiv BMW Genel Müdürü Eşref Biryıldız ve Pazarlama Müdürü Fatma Tüker ile Salzburg Ring pistinde BMW’nin geliştirdiği çok güçlü M Serisi araçları test ettim.

Sonrasında ise Frankfurt’ta General Motors Türkiye Genel Müdürü Özcan Keklik ve Dışilişkiler Müdürü Sinan Ulusoy’la yeni Opel Astra’nın lansman toplantısında buluştuk.

Volkswagen’in üretim şehri

Frankfurt’un ardından Almanların ünlü hızlı treni ICE ile 3 saatlik bir yolculuktan sonra Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk’in davetine katılmak üzere Almanya’nın kuzeyindeki Wolfsburg şehrine ulaştım. Şahenk’in davetiyle Beşiktaş- Wolfsburg maçını izlemek üzere Türkiye’den özel uçakla gelen grup bir gün önce otele yerleşmişti. Buradakilerle ilgili renkli notları Hürriyet yazarı Cengiz Semercioğlu gazetelerden önce dün www.medyatava.com sitesinden aktardı.

Wolfsburg Avrupa’nın en büyük otomobil şirketi Volkswagen’in üretim yaptığı şehir. Her yerde bu efsane markanın izlerini görmek mümkün.

Şahenk’in kiraladığı özel uçakla Almanya’ya gelenler arasında Ethem Sancak, Hamdi Akın, Aclan Acar, Vedat Uygun, Reha Muhtar, Mustafa Karaalioğlu, Akif Beki, Mehmet Tezkan, Emir Tamer, Ergun Babahan, Mehmet Y. Yılmaz, Hasan Cemal, Aydın Ayaydın, Yavuz Semerci, Rıdvan Dilmen, Burcu Esmersoy ve Cem Aydın gibi isimler var. Davetliler arasında olan Fatih Altaylı ve Ertuğrul Özkök ise son anda geziye katılamamış.

Fenerbahçeli olmasına rağmen Beşiktaş maçı için özel uçak kaldırabilen Ferit Şahenk uzlaşma kültürüne yakınlığını siyaset ve ekonomi dışı alanlarda da gösterebilen bir isim. Kendisinin TÜSİAD Başkanlığını isteyip istemediğini bilmiyorum ama pek çok özelliğiyle sevilen ve saygı duyulan bir isim olan Ferit Bey bana göre TÜSİAD’ın Arzuhan Doğan Yalçındağ’dan sonraki dönemde en güçlü başkan adayı.