Bartholomeos: 15 Ağustos'ta Sümela'da ayin yapabiliriz

Dünyadaki 300 milyon Ortodoksun ruhani lideri Ekümenik Patrik Bartholomeos’la dün Fener’deki Patrikhane binasında öğle yemeğinde bir araya geldik.
Ertuğrul Özkök, Sedat Ergin, Mustafa Karaalioğlu, Rıdvan Akar, Etyen Mahçupyan ve İstanbul Rum cemaatinden iş adamı Laki Vingas’ın da katıldığı yemekte Demokratik Açılım süreci, Heybeliada Ruhban Okulu’nun durumu, Hıristiyan azınlıkların sorunları gibi konuları konuştuk. Patrik, hükümetin, Ermenistan, Güneydoğu ve Alevi açılımı başta olmak üzere son dönemde demokratikleşme yolunda attığı adımları memnuniyetle karşıladıklarını söyledi. Patrik “Yeter ki yarım kalmasın” ifadesini kullandı.
Pek çok kez söz verilmiş olmasına rağmen Heybeliada Ruhban Okulu’nun şu ana kadar açılmamasının kendileri açısından büyük hayal kırıklığı yarattığını ifade eden Bartholomeos, geçtiğimiz günlerde Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Bülent Arınç’la yaptıkları görüşmeden sonra yeniden umutlandıklarını vurguladı. Patrik, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kendilerine yönelik olumsuz yaklaşımından ise üzüntü duyduklarını söyledi.
Patrik Bartholomeos’un yemek sırasında verdiği çarpıcı mesajları özetle aktarıyorum:

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Trabzon’daki Sümela Manastırı’nı yılda bir gün ayine açma sözü verdi. Eğer hazırlıklar tamamlanırsa, Meryem Ana bayramına denk gelen 15 Ağustos günü orada bir ayin yapmayı planlıyoruz.
Dışişleri Bakanlığı’nı bize karşı en açık olması gereken kurum olarak görüyoruz. Fakat maalesef genel olarak olumsuz bir tavır içindeler. Bir kere bizimle ilgili konuların neden Dışişleri Bakanlığı tarafından ele alındığını anlamıyoruz. Biz yabancı ülke vatandaşı mıyız? Biz Türk vatandaşı Hıristiyan Rumlarız. Çoğumuz bu ülkede doğduk, burada vergi veriyoruz.
Defalarca söz verilmiş olmasına karşın Heybeliada Ruhban Okulu hâlâ açılmadı. Okulun kapalı olması bizleri çok mağdur ediyor. Kiliselerimize ve bize bağlı olan uluslararası çaptaki metropolitliklere din adamı gönderemiyoruz. 1844- 1971 yılları arasında eğitim veren okulumuzu bir günde kapattılar. Atatürk ve İnönü dönemlerinde faaliyet göstermesine izin verilen okulumuzun kapatılmış olmasını anlayamıyoruz, kabullenemiyoruz. Buna karşın geçtiğimiz günlerde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile yaptığımız görüşme bizi bir kez daha umutlandırdı. Kendisine “Okulumuz 39 yıldır kapalı durumda, inşallah 40 yıl dolmadan açarsınız” diyerek bu konudaki görüşümü ilettim.
Okulumuzun yeniden faaliyete geçmesine izin verilmezse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitmek zorunda kalacağız ve Yunanistan ya da İsviçre’de (Cenevre) benzer nitelikte bir Ruhban Okulu açmak zorunda kalacağız. Bunu yapmaktan başka çaremiz yok.
Fener’deki Patrikhane önemli bir din ve kültür merkezi... Patrikhaneyi ziyaret etmek üzere her yıl 600 bin dolayında yabancı turist geliyor. Bu Türkiye’nin ve İstanbul’un tanıtımı açısından da büyük fırsat.
Moskova Patriği Kirill beni Rusya’ya davet etti. Beraber üç ayin düzenleyeceğiz. 25 Mayıs günü Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev ile görüşeceğim...
Patrik Bartholomeos’un bizimle paylaştıkları satır başlarıyla böyle.
Ben yıllar geçtikçe Patrikhane hakkındaki önyargıların dağılmakta olduğunu hissediyorum. AK Parti içinde Ertuğrul Günay, Egemen Bağış, Hüseyin Çelik gibi isimler, Demokratik Açılım’ın azınlıkları da kapsayacak şekilde yaygınlaştırılması için çok önceden çaba göstermeye başlamıştı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da pek farklı düşünmediklerini biliyorum. Ancak Ortadoğu ülkeleriyle son yıllarda çok iyi ilişkiler kuran Türkiye’nin Batı’daki yanlış imajının düzeltilmesi için Hıristiyan azınlıklarla ilgili samimi ve cesur adımlara ihtiyacımız var.