Giriş
2018 yılının ilk 3 ayında, bir önceki yıla oranla kaç kişi milyoner olmuş?
500 mü?
Hayır.
1000 mi?
Hayır.
3000 mi?
Hayır.
Peki ya kaç?
İşte rakam:
7000.
Bana göre değil, birkaç gün önce medyada yayınlanan bir habere göre…
İşte özeti:
“Türkiye’de geçtiğimiz Mart sonu itibarıyla banka hesabında 1 milyon lira veya üzeri parası olan milyoner sayısı, bir önceki yıla oranla, 7 bin kişilik artışla 145 bin 989’a yükseldi.”
Ülkemizdeki milyoner (eski para birimimizle trilyoner) sayısında yaşanan bu tırmanış, tabi ki sevindiricidir.
Çünkü beraberinde yatırımcı sayısının artmasını, mevcut iş alanlarının genişlemesini, yeni iş yerlerinin açılmasını getirir.
İşin normali böyledir.
Ve dileriz, böyle olmalıdır.
Demek ki, sadece yoksullukta değil, zenginlikte de artış var.
Eee boşuna, ‘Madalyonun iki yüzlüdür’ dememişler!
Doğrusu merak ediyorum.
Neyi mi?
Yeni milyonerleri, milyoner yapan işlerin neler olduğunu?
Niçin mi?
Benzeri işlere el atıp, milyoner olabilmek için.
Nasıl espri ama?
XXX
YÜKSEK GERİLİM!
İleri yaşlarda olanların hatırlayacağı gibi, eskiden seçim dönemlerinde böylesi gerilim yaşanmazdı.
Niye?
Politik üslup, bu denli sert değildi diye!
Bu sertlik neye yol açıyor?
Yüksek dozda gerilime!
Hem siyasette, hem toplumda!
İyi Parti’den milletvekilliğine aday adayı olan eski bir arkadaşım Cahit Demir, yaptığımız sohbet sırasında bakın ne diyordu:
“Politikacılar birbirlerine yönelik üsluplarını mutlaka yumuşatmalı, milleti gerdikçe geren bu gerilimin dozu mutlaka düşürülmelidir.”
Evet, Cahit Bey’in de dediği gibi, yapılması gereken budur, bu olmalıdır.
