Aile dizisi mi kaldı?

RTÜK (Radyo ve Televizyon Üst Kurulu) kanal yöneticilerine evlilik programlarının yerine “aile dizisi” yayınlamayı önerdi. Şöyle 1990’lı yıllarda filan olsa ballı kaymak sayacağımız bir öneri...

Ama sanırım RTÜK mevcuttaki sözde aile dizilerine pek bakınmıyor. Bu diziler içinde her türlü şiddet, entrika ve nefret duygusunu barındırıyor. İsimlerini burada sıralamaya ihtiyaç var mı?..

Son zamanlarda yayınlanan en makul aile dizisi Baba Candır da (TRT 1) sona erdi. Kamu ekranı bile reyting için iç ısıtan aile dizilerinden vazgeçebiliyor...

Hâl böyle olunca ve alışkanlıklar ortadayken o kuşaklara nasıl bir aile dizisi konacak? Süper Baba, Mahallenin Muhtarları, Perihan Abla, Bizimkiler ve hatta Bir İstanbul Masalı devri çok gerilerde kaldı...

Şimdiki dizi kafasıyla yazılan bir işin travması izdivaç programlarının iki misli olur, söylemedi demeyin!

Biri yayında üçü yolda!

Sony Channel Türkiye önceki gün yayına başladı. Dünya devinin Türk ekran pazarına girişi iki yıllık bir çalışmanın sonunda oldu...

İşin ilginci genel olarak şifreli yayın üzerinden para ödenerek izlenilen birçok yabancı dizi bu yeni kanal sayesinde artık ücretsiz olarak izlenecek...

Üstelik Sony grubunun yola çıkan üç yeni kanalı daha gelecek. Üçünün de ortak özelliği dünyayı ayağımıza getirmekten ziyade milli olduğu kadar dünyalı işler de ortaya çıkarabilmek...

O değil de hemen her platformda izlenebilen Sony Channel Türkiye’nin Digitürk’ten veto yemesini anlayabilmiş değilim...

Şifreli dizileri için Digitürk’ü tercih eden kaç abone var? Bu neyin bariyeri, biri bana anlatabilir mi?

Bence sıkıntı yok!

İzdivaç işlerine son verilirse sunucuları ne olacak? Birlikte küçük bir fantezi bulutunun içine girelim...

Esra Erol (atv) son zamanlarda birkaç film ve dizi yapımcısından sıklıkla teklif alıyor. Belli ki Esra’yı önümüzdeki zaman içinde o hatta göreceğiz...

Zuhal Topal (Star TV) son olarak eşinin konserinde sahneye çıktı ve albüm teklifini kaptı. Anlaşılan Zuhal’e, “sahnelere hoş geldin” demeye hazırlansak iyi olacak...

Seda Sayan (Show TV) için rakiplerine sunulan her iki seçenek de çıtır çerez kalır. Seda yine birilerinin imdadına yetişecek bir bacı olarak tüm Kadırgalılığıyla ekranımızda olabilir...

Seda Akgül (Kanal D) için ilişki gözetmenliği tecrübelerinden hareketle bir koçluk alanı açılır. Kitapları çok basar, söyleşileri tıklım tıklım olur...

İşin fantezisinde bile kimsenin aç kalmayacağını görüyoruz. O zaman sıkıntı yok!

Karagül yenilendi

Çoban Yıldızı (FOX) isimli diziye bakıyorum da, şunu söylemek çok da ekstra bir şey değil. Bana göre FOX yıllarca lokomotifi olan Karagül yerine ilk kez ciddi bir alternatif buldu...

Dizi, hikayenin işleniş biçiminden ilgili sosyolojisine kadar buram buram Karagül kokuyor. Mesela ben kötü yürekli Kendal Ağa’nın yerine hiç düşünmeden Selim Bayraktar’ın canlandırdığı Zekkar’ı koyabiliyorum. Var mı arttıran?

Hangisi gerçek anne?

Meselenin iki ucu pis değneğe benzetilmesi sanırım hadsizlik olmayacaktır. Anne (Star TV) dizisinde görüyoruz ve soruyoruz; “Aslında iyi olan biyolojik anne midir yoksa çocuğa hiçbir duygunun eksikliğini yaşatmayan gönüllü anne midir?”...

Bu sorunun yanıtı dizide hâlâ net olarak görünemiyor. Ama benim gönlüm ikinci şıktan yana...

Evlat Kokusu da (Kanal D) aynı soruyu aklıma getiriyor. Çınar’ın gerçek annesi doğuran mıdır yoksa yetiştiren mi? Şimdilik bu dizide de yanıt net değil...

Ama iki dizinin de annelik gerçeğini içeren duyguları hassas bir kuyumcu terazisinde tartması gerekiyor. Dediğim gibi mevzuu iki ucu pis değneğe gelip dayanıyor...