Giriş
Sömestir bitiyor. Yarın okullarda ciddi bir öğrenci kitlesi ders başı yapacak. Meselenin gündelik hayatımıza yansıyacak boyutunu başta trafik olmak üzere en az yüz maddeyle doktora tezi kıvamına getirebilirim ama kalsın... TV hayatına nasıl yansıyacak, onu görmek lazım. Sonuçta karnede notlar değişecek. Karne filan demişken haftanın dizi karnesine bir bakalım isterseniz. Daha doğrusu an itibarıyla hangi dizinin bir TV eleştirmeni gözünde hangi efekti bıraktığına...
[[HAFTAYA]]
NOTLAR 10 ÜZERİNDEN VERİLMİŞTİR
Paramparça (Star TV): Reyting olarak son zamanların fenomeni diyebiliriz. Hikayesi başladığı hızla devam ediyor. Bunun şimdilik tebessüm ettiren bir tarafı var. Ama korkarım ki bir müddet sonra nefesi kesilmeye başlayacak. Kaldı ki bu hafta incelikli sürprizlerine rağmen zorlama uzatma sahnelerini gözden kaçırmadık. Notu; 8.
Karagül (FOX): O da reytingin liderlerinden hatta toplam izleyicide tek lider. Üçüncü sezonu idrak ederken hâlâ bu denli izlenmesini nasıl açıklayabiliriz ki? Ben meseleyi yalın dil, şaşırtan yeni yüzler ve harcanmasında beis görülmeyen önemli oyuncular olarak özetleyebilirim. Kişisel olarak “Karagül”ü ölüleri dirilttiği an itibarıyla izlemeyi bıraktım. Ama göz atmadan da olmuyor işte. Notu; 7.
Poyraz Karayel (Kanal D): Durumunu yılın beklenmedik fırtınası olarak özetleyebiliriz. Açıkçası kimi izleyici tarafından “mafya dünyası sevimli mi gösterilmek isteniyor?” türünden eleştiriler alsa da bu dünyada suç ve neden ilişkisinin nasıl da önemli olabileceğini göstermesi açısından diziyi ilgiyle takip ediyorum. Bir de alışılmadık karakterlerin aşkı meselesi var ki; o hikaye daha çok su kaldırır. Notu; 8.
Kurtlar Vadisi Pusu (Kanal D): Kurucu ekipten yazar, yöneten ve oyuncu dahil neredeyse kimsenin kalmadığı ve buna rağmen Polat Alemdar’ın gerilim çizgisini bir gıdım aşağı indirmediği dizinin AB grubunda yaşadığı izleyici kaybına çözüm bulması gerekiyor. Tek adam meselelerini sevenlerin bile ölümsüzlüğe inanmadığı bu dünyada Polat artık fazlasıyla doğaüstü kalıyor. Notu; 7.
Arka Sokaklar (Kanal D): Geçtiğimiz haftalarda aşağı doğru bir reyting eğrisi gösteren dizi toplam izleyicide ciddi bir çıkış yakaladı. Dizinin bu denli uzun ömürlü olmasının nedenini ben hikayenin bir sonraki bölümlere sarkmayışına bağlıyorum. Birkaç bölüme hikaye yayma çabası Rıza Baba ve ekibinin performansını düşürüyor. Buna dikkat edilmeli. Notu;7.
Kardeş Payı (Star TV): Açıkçası fazlasıyla karikatürize gelse de karakterlerinin tamamı içimizden tipler. Ve açıkçası kendimize gülme konusundaki tasarrufumuzu olay bize benzeyen birine gülme hadisesine gelince tasarrufsuz moduna geçirebiliyoruz. “Kardeş Payı” ekranda giderek azalan gülmecenin kalesi gibi. Bu kalenin öyle okul takvimine bağlı olarak düşmemesi gerekiyor. Notu; 8.
Güllerin Savaşı (Kanal D): Ses yüksekliğinin ve gerilimin her daim revaçta olduğu entrikalı ilişkiler ikonu olarak kabul edeceğimiz bu dizide izleyiciyi çeken şey bana göre hikayenin bir sürü olasılığı doğru denklemlerle bir araya getirmesi. Açıkçası ben bu dizide kimin iyi kimin kötü olduğunu kestiremiyorum. Bu bilinçsizlik de yeni bölümler söz konusu olunca merakımı bir parça daha arttırıyor. Notu; 6
Karadayı (atv): Bana göre son sezonunu zirvede kapatarak rafta yerini alacak. Belki de başladığı yere dönerek sonunda bize geniş bir daire hattında dolaştığımızı idrak ettirecek. Mahir’in ağır ağabeylikten babalığa geçiş halini sindirme güçlüğü yaşasak da o Feride var ya o Feride; onun aşkıyla maden suyu içiriyorlar önce Mahir sonra da izleyiciye. Notu; 7.
Medcezir (Star TV): Bana göre diziyi bir yere bağlayamayacaklar. En fazla mutlu sonla filan bitirme çabasını göreceğiz önümüzdeki haftalar içinde. Yolun sonunun göründüğü bir hikayede izleyiciyi şaşırtacak fazla bir ters köşe de kalmadı. Şu Yaman ile Mira bir an önce baş göz olsa da sular kadar içimiz de çekilmeden bitse artık “seviyor, sevmiyor” türünden papatya falları. Notu; 6.
Kiraz Mevsimi (FOX): Aslında “Kavak Yelleri Reloaded” demek lazım değil mi? Açıkçası senaristler sakız gibi uzatabilecekleri bir hikayenin etrafına karakterler yerleştirerek bir mevsimi dört mevsim haline getiriyorlar. Tam da ergen kafasındaki klişeleri izleyicinin tamamına geçirebilmeleri de bu verimli ve balonu büyük sakız yüzünden sanırım. Notu; 7.
Kocamın Ailesi (FOX): Elimizdeki yegane aile dizisi olduğu için sıradan bir ailede yaşanan tüm meselelerin gerçekleştiğine tanıklığımız ve tanıdıklığımız var içinde. Dolayısıyla herkese kocasının ailesiyle mutluluklar diliyorum. Notu; 7.
Gönül İşleri (Star TV): Kişisel hayatıma bir hayli yakın hikayeler barındırdığı için severek takip ettiğim dizide meselelerin dönüp dolaşıp aynı yere kilitleniyor oluşu bende istem dışı bir uzaklaşma hissi yarattı. Her hafta oyunculuklara sıcak hikayeye soğuk bir şekilde ekrana bakıyorum. Timuçin Esen’i tek geçerim, o ayrı! Notu; 6.
