Giriş
Odatv davasında tutuklu yargılanırken mahkeme heyetine duvarda yazılı “Adalet Mülkün Temelidir” yazısını gösterip, “Bu cümleye sizden daha saygılıyız” demiştim. Oysa mahkeme bize nefret ile yaklaşıp tahliye kararı vermiyordu. Çünkü “Nefret Mülkün Temeli” olmuştu.
Şimdi aynısı Cumhuriyet gazetesinden Can Dündar ve Erdem Gül’e karşı yapılıyor. Cumhurbaşkanı dahil AKP’liler, meslektaşlarımızın 92 günlük tutukluluklarına son veren Anayasa Mahkemesi (AYM) kararını yerden yere vuruyor. Herkes biliyor ki; Can Dündar ve Erdem Gül Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gitse aynı yönde karar alırlardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunu bildiği için daha önce, “Tazminatını öderdik” deyip kestirip atmıştı. Cumhurbaşkanı olmasını bir kenara bırakın kendisi şiir okuduğu için üç ay hapis yatmış birisinin bu sözlerinde hukuk ve adalet değil nefret görüyorum. Dün de, “Anayasa Mahkemesi, bu olayda kendini birincil mahkemenin yerine koydu” diye tepkisini sürdürdü.
Oysa Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararında (sayfa 10) açıkça şunu yazmış; “Buradaki inceleme, başvurucular (C. Dündar- E. Gül) hakkında derece mahkemesinde (14.Ağır Ceza Mahkemesi’ni kastediyor) devam eden davanın esasına ilişkin değildir ve haberlerin yayınlanmasının suç oluşturup olmadığını kapsamamaktadır... Yargılamanın muhtemel sonuçlarından bağımsız olarak, tutuklamanın hukukiliği ve ifade ve basın özgürlükleri üzerindeki etkisiyle sınırlıdır.”
Evet bu karar ifade özgürlüğü açısından önemlidir ama Can Dündar ve Erdem Gül için beraat anlamı taşımaz. Tıpkı benim ve Ahmet Şık’ın AİHM’den aldığımız kararlar gibi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın açıklaması ise daha sert; “AYM daha mahkeme işe el atmadan delil değerlendirmesi yaptı. Bu hukuk cinayeti karşısında durmamız lazım” dedi.Peki deliller nedir? Aydınlık Gazetesi’nin ve internet sitesinin 21 Ocak 2014 günü yayınladığı “İşte TIR’daki cephane” haberinin 16 ay sonra tekrarından ibaret olan Can Dündar’ın imzasıyla yayınlanan 29 Mayıs 2015 tarihli “İşte Erdoğan’ın yok dediği silahlar” başlıklı haber. Bir de Erdem Gül imzasıyla yayınlanan 12 Haziran 2015 tarihli bir haber. İşte delil, işte karar. Ama hukuk, adalet kimin umurunda “Nefret Mülkün Temeli” olduktan sonra.
