Giriş
Herhalde anlamışlardır BDP’liler... ‘Kürtlere bir kasıt olmadığını’.
İşte Mustafa Balbay... Bir Türk Gazeteci.
İşte Prof. Haberal... Bir Türk Bilim Adamı.
İşte de Engin Alan.. PKK’yla savaşmış bir Türk Subayı.
Konumlarında hiçbir fark yok. Hatip Dicle hangi engele takıldıysa, onlar da aynı engele takıldı.
Burası Kanun Devleti.
Ama BDP boykotu bırakıp meclise teşrif ederse, hep beraber çalışılır, örnek bir Hukuk Devleti pekâla yaratılır.
[[HAFTAYA]]
***
Aksi halde bir yere varamayız. Bu inatla bir adım mesafe alamayız.
- Ben mahkeme falan tanımam.
- Kanun tanımam.
- Bu meclisi tanımam.
Niçin tanımıyorsunuz sevgili Kürtler? 90 yıldır incinmişsiniz. İlk def’a şimdi bir Kürt Kimliği, öne çıkmış bulunuyor. Saygı da görüyor. Temel hak ve özgürlüklerinize kavuşmaya tam çeyrek kala, nedir bu hırçınlık?
***
Esas konuya dönelim.
Milletvekilliğini düşürme yetkisi sadece meclisindir.
Ama unutmayın.
Yeterliliği olmayan birini milletvekili yapma yetkisi, meclisin bile değildir. Öyle bir merci yok.
YSK, Hatip Dicle’yi azledemez. Tamam ama meclis de yeterliliği olmayan birine milletvekilliği lutfedemez.
***
Beni en rahatsız edeni de şudur.
Dicle’nin 80 bin oyu çöpe gidince, başka birisi geldi milletvekili oldu.
- Bence kabul etmemeli.
Aradığım fair-play budur işte... BDP’lileri biraz sakinleştirecek olan da belki budur.
