Bir kıyak daha

Muhtıra desem değil.

Uyarı desem değil.

Bildiri desem hiç değil.

Sitem mi, teessür mü, teessüf mü, o da tam belli değil... Ama hepsinden birazcık var içinde.

- Müdahale...

E yok... O da fazla olur.

Öyleyse nedir bu? Hah... Kamuoyu nasıl algılıyorsa odur.

[[HAFTAYA]]

***

Askerlerin anlamakta zorluk çektikleri şey, aslında bizim de anlamakta zorluk çektiğimiz şeydir.

Biz söylersek adı sadece eleştiri olur. Ama Askerler söylerse başka şey olur.

İhtar mı, tekdir mi, tehdit mi, artık herkes dilediği gibi tercüme eder.

Ve size birşey söyleyeyim: Tutuklu subaylara da bunun hiçbir faydası dokunmaz. Belki de onlara kötülük olur.

***

Peki, kime faydası olur?

Tayyip Erdoğan’a...

Acaba diyorum Askerler, iktidardan çok memnunlar da, oy kaybı varsa onu telafi etmek, hatta üstüne birkaç puan eklemek mi istediler? Yâni e-muhtıra gibi bir kıyak mı yaptılar?

Tarih düşün: 27 Nisan Muhtırası’ndan sonra, şimdi de 6 Nisan Hatırası.

***

Diyeceksiniz ki:

Askerler, Yargı’ya sesleniyor. Hükümetle ne ilgisi var?

Var... Bu davaların, bu tutuklamaların, bu uygulamaların hepsi hükümete mal’edilmedi mi?

Öyleyse, kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla.

Anlaşılmıştır efendim.

Parti’ye yaptığınız âlicenaplık için vatan size minnettardır.