Giriş
Hata’da ısrar etmediler ve Meclis’te kalmaya karar verdiler.
Sırf parti tabanının değil ezici çoğunluğun da arzusuydu bu...
Doğru yaptılar.
19+1 formülüyle yeni grup kuracaklar.
Ve inşallah daha olgunlaşmış siyasetçiler olarak yola devam edecekler.
***
Ahmet Türk’ün, öbür partilere sitemlerini biliyoruz.
Özeti şu:
- Meclise dönün diyorlar ama orada yüzümüze bakmıyorlar, selam vermiyorlar.
Aman Ahmet Bey’ciğim, sırf size değil... Meclis’te onlar biribirlerine de selam vermiyorlar.
Üslup malûm.
Ne kürsü adâbı kaldı ne dinleme terbiyesi. Meclis’te “Öteki”leştirilenler sadece sizler misiniz? Maşallah orada her parti bir diğeri için öteki’dir.
***
Yâni Kürt olmuşsun, Türk olmuşsun, farketmiyor. Bizim siyasette rekabet değil husumet var.
Partilerimiz rakip değil hasım.
Bunun böyle olduğunu kavrarsanız, mesele kalmaz.
Ahmet Bey’ciğim.
Ne diyorlar size:
- Bölücülük yapmayın.
Kendileri yapmıyor mu?
Siz de onlara deyin.
***
Her neyse.
Olanlar olmuştur.
Artık önümüze bakalım.
Eski DTP’liler, yeni BDP’liler, dileriz ki daha deneyimle ve birikimle dönsünler Meclis’e.
Ve nihayet bağcı dövmeyi bırakıp biraz üzüm yesinler.
En mühimi de:
Öcalan’dan kendilerini arındırarak boyunduruk altında yaşamaktan kurtulsunlar.
Demokrasi mücadelesi verebilmek için herşeyden evvel özgür irade sahibi olmak lâzım.
Meclis’e dönmekle doğru yaptınız.
Hadi bakalım.
Şimdi bir doğru daha yapın.
