İşiniz zor

Cep telefonu faturam çok yüklü geliyor. Konuşmadığım yerlere ait konuşulmuş gibi para yazılıyor. Evim boş ama faturada evim aranmış gibi ücret var. Özelleştirmenin diyeti bu mu? Y.A.

Faturaların dökümünü görmek mümkün ama denetlemek pek mümkün değil. Davalarım sırasında görüyorum; faturaya itiraz edenler aleyhine operatörler tarafından dava açılıyor ve bu para faizi ile birlikte alınıyor. “Bu davalarda haklı korunmaz mı?” diye soracaksınız.
Ancak telefon aboneliği sırasında imzalanan bir sözleşme var. Bu sözleşmelerin içinde delil anlaşması niteliğinde bir hüküm var. Diyor ki; ihtilaf halinde bizim elimizdeki belgeler delildir. Dolayısı ile ihtilaf halinde şirketin elindeki belgelere bakılıyor. Bu hüküm bankaların kredi sözleşmelerinde de var ve geçerlidir.
Özelleştirmenin bu hususu önleyeceği düşünülür, rekabetin artacağı hesaplanırsa da bu gibi şirketlerin (her ne kadar rekabetin korunması anlamında yasamız mevcut ise de) rekabeti önleyici nitelikte bir uzlaşma içinde oldukları da anlaşılıyor.
Yani iş kamu kurumlarının denetimine kalıyor. Türkçesi, durum şirketlerin insafına terk edilmiş durumda. Dava edin desem de sonuç alabileceğinizi garanti edemem. İsterseniz operatör değiştirin.

Ev sizin değil
Benim kredi borcum var. Aslında 35 bin lira ama faizi ile almış başını gitmiş. Şimdi beni icraya verdiler. Benim bir evim var. Eş dost ev satılamaz diyor. Bunun hukuki temeli nedir? Ev tapusuz, biz de bilmeden aldık ama tapu çıkarılamıyor. Bunu satmaya kalksam ben bile satamıyorum. Benim durumum ne olur? V.O.

Borçlunun evinin satılamayacağı haller vardır. Bu husus İcra İflas Kanunu hükümlerinden gelmektedir. ‘Borçlunun hali ile münasip evi satılamaz’ bu doğrudur. Ancak ihtiyacını aşan değerde bir ev ise bu satılır.
İhtiyacını karşılayacak bir ev parası kendisinde muhafaza edilir, artan alacaklıya ödenir. Sistem budur ancak sizin durumunuz bunun da dışında. Zira şu an oturduğunuz ev sizin bile değil. Diyorsunuz ki tapusuz, tapusuz bir ev sizin demek değildir.
Bilemiyorum tapusu kimin veya niye size tapu verilemiyor. Bunun muhtelif nedenleri olabilir. Ancak bilinen tek şey var, o da dairenin sizin olmadığı. Zira bu yere ancak tapuda tescil ile birlikte malik olabilirsiniz. Ev sizin olmayınca da haciz de edilemez. Yani siz şimdi bir başkasının evinde oturuyorsunuz. O bir başkası tapu kütüğünde adı yazılı kişidir.