Uğur Alkapar 40 yaş üzeri bir festivalcinin hafta sonu anıları: Big Burn'de nasıl hayatta kaldım?
HABERİ PAYLAŞ

40 yaş üzeri bir festivalcinin hafta sonu anıları: Big Burn'de nasıl hayatta kaldım?

Eskiden festival festival gezerdik. Çadır kurar, çamurda yuvarlanırdık. Ne mutluyduk! Geçen hafta sonunu Suma Beach’teki Big Burn’de geçirdim. 30 yaşın altındaysanız seneye bu deneyimi kaçırmayın. Ama 40 yaşını geçmiş bir festivalci olarak uyarıyorum: 30’un üstündeyseniz iki kez düşünün!

HAZIRLIK

Line-up’taki DJ’lerin Spotify’da setlerini bulup müziklere aşinalık kazandım. Ferhat Albayrak dışında daha önce dinlediğim neredeyse kimse yoktu. Festival havasını evde yakalamaya çalışırken alt komşu tavana vurdu. “Büyükler beni anlamıyor” deyip ergen triplerine girdim.

Haberin Devamı

YOLCULUK

Yaş almanın güzel yanı artık festival servisiyle değil, eşin dostun bile olsa arabayla alana gidebilmek. Kilyos’ta yolda jandarma arabamızı aradı. Güvenlik had safhada. Aracınıza alkol depolamak aklınıza bile gelmesin, otopark girişinde el koyuyorlar!

GİRİŞ

VIP olsanız, CEO bile olsanız o sıraya gireceksiniz. Girdik. Çünkü hepiniz aranacaksınız. Arandık. Cebinizde unuttuğunuz anahtarınız cihazdan geçerken ötecek. Öttü. Dönüp bir daha geçeceksiniz. Geçtik. İlk zaferi kazandınız!

ÇADIR

Üç gün eviniz olacak bir buçuk metrekarelik, 90 santim yüksekliğindeki çadırınıza hoş geldiniz. Şaka şaka, bana karavan verdiler. Bu yaşta biri o çadıra sığmaz. Ama gençlere sesleniyorum: Çadır çok cool bir şey. Kurup içinde evcilik oynamadan festivale gelmiş sayılmazsınız!

DİSKO

Ana sahneyi, sihirli ormanı görünce tüm huysuzluklarım sona erdi. Her yer ışıl ışıl, rengarenkti. İçeri girip yerleşmenin stresini attıktan sonra festival ruhunu yakalamak mümkün oldu. O noktada kendimi ne yaşlı ne yorgun hissettim. Bir enerji geldi. İşte müziğin gücü!

DOSTLUK

Festivallerin güzel yanı insanlarla tanışmaktır. Sonuçta aynı müziğin peşine düşmüşsünüz. Ortak payda bulmak çok zor değil. Tuvalet sırasında, içki sırasında, yemek sırasında illa ki kaynaşıyorsunuz. Evet, festival demek sıra demek. Bunu da kabullenelim lütfen.

PLAJ

Neeee? Denize girilen festival mi? Evet. Gündüzleri ‘Big Burn’de yanıp kendinizi Karadeniz’in sularına bırakıyorsunuz. Ama fazla yüzmeyin, akşama dans edecek enerjiniz kalmıyor. Kulaç atmak çok yoruyor.

Haberin Devamı

EVE DÖNÜŞ

Cuma öğleden sonra başlayan macera, pazartesi sabahı bitti. Müzik çok güzel, ortam şahaneydi. Eğlence hayatını gençlerin ele geçirdiği gerçeğiyle bir kez daha yüzleştiğim ‘Big Burn’de zaman zaman ben de kendimi genç hissettim. Ama benim için bu maceranın en güzel yanı, sonu oldu! Yanacaksam, evimde yanayım.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder