Berkin'i sonsuzluğa dünya uğurladı

Bu kadarını beklemiyorlardı! O kara kaşlı, ceylan gözlü çocuk hastanede yatarken bir adını anarlardı yoksa. Suriyeli çocuklar için ağladılar, Mısırdaki çocuklar için 4 parmak yaptılar, Filistin’deki çocuklar için hiç susmadılar! 15 yaşındaki kara kaşlı çocuğun ise adını ağızlarına almadılar! O çocuk 269 gün yattı hastanede.

Bir umutla bekledi anacığı; gözünde yaş kalmadı ağlamaktan. Ne bu kenti, ne bu ülkeyi yönetenlerden elini tutup acısını paylaşan olmadı; bir geçmiş olsun diyen çıkmadı! Cumhurbaşkanı Gül telefon etmiş, az daha bekleseydi “Başınız sağolsun” da derdi, ertesi gün çocuk öldü. Ve biz öldü diye sevmedik Berkin’i, yaşarken umudun sembolü oldu diye sevdik.

[[HAFTAYA]]

Ekmek ve su

için çıkmıştı evinden. Gürültüye koşunca başına gaz kapsülünü yiyip beyninin yarısını yitirmesine rağmen hayata tutundu Berkin. Katillere inat, hemen ölüvermedi!

Dökülen gözyaşları umudun bitmesine, ekmeğini evine götürememesine! Gösterilen sevgi, aslında tepki. Arkasından ağlayanlara “ölü sevici” diyecek kadar da aşağılıklar. Siz nereden nasıl çıktınız; nasıl bu kadar sevgisiz, nasıl bu kadar basiretsiz, nasıl bu kadar vicdansız olabiliyorsunuz?

Bırakın bu şehri, bütün bir ülkenin tekyürek olduğu, Avrupa Parlamentosu’ndan Amerika’sına kadar, 15 yaşında bir çocuğun ölümüne herkesin yüreğinin sızladığı bir gün, nasıl da su sıkabiliyorsunuz sokağa çıkan kalabalıklara?

Anası başörtülü bacı değil, cenaze de cemevi’nden kalktı diye mi? Ama itiraf edin: Sizin yüreğiniz nasır tutmuş, gözünüzü para ve iktidar hırsı bürümüş iken dünya alemin ekmek almaya çıkmış bir çocuğun kafasını, beynini, yüreğini gaz tüfeğiyle vurmanıza tepki göstereceğini beklemiyordunuz değil mi?

Bir 12 Mart günü yaşanan bu çok dramatik cenaze töreni, Türkiye’nin yönetilemediğini bir kez daha gösterdi. Bu yalnız ve güzel ülke, çocuklarını öldüren bir yönetimi hak etmiyor.

Gezi değil aç-kapa parkı!

En ufak bir gösteri potansiyeli mi var? İlk önlem Gezi Parkı’nı kapatmak oluyor! Sekiz kişi ölmüş, onlarca kişinin gözünü çıkarmışsınız; insanı koruyun parkı koruyacağınıza! Bir keçi inadı, içeri sokmayacak. Sanırsın bakire kızını koruyor! Cenaze toprağa verildi. ‘Taksim’e sokmayacağım’ inadı alacak yeni canlar arıyor.

Musluk reklamı gibi aç-kapa yapacağınıza parkta, suçluları bulun: Berkin’i kim vurdu? Ali İsmail’e öldürücü tekmeyi kim attı, kim öldürdü çocukları, gençleri?.. Kim çıkardı gözlerini, kim ateşe verdi servis şoförünü? Kahramanlar diye arka çıkacağınıza, saklayacağınıza, sorumluları teslim edin yargıya. Yoksa bu sokaklar... O “zor zaptedilen yüzde elli” var ya!.. Fena olacak.