8 kelimeli günümüz aşk sözlügü

Öyle görücü usulü evlilikleri geride bırakalı çok oldu zaten. O konuya hiç girmiyorum bile. 6-7 sene önce hayatımıza Tinder gibi bir şey girdi. Sonrasında aşk meşk işleri tamamen bambaşka bir boyuta taşındı. Tinder kullanmayana şaşırır olduk. İşler böyle evrilirken, flörtler hayatımıza giderek daha da fazla sızarken aşka dair daha önce duymadığımız, psikologların danışanlarından dinlediği belki kimsenin isim verme gereği duymadığı birçok olay artık gündelik hayatta dilimizden düşmez oldu. Eğer bu yeni aşk jargonuna yabancıysanız, yeni nesil 'datelerinden' ve 'matchlerinden' bahsederken Fransız kalmak istemiyorsanız, sizi 2021 güncel aşk sözlüğümüze alalım! İngilizce'de eşleşmeme anlamına gelen match'in anlamını duyduğunuzda 'hııııı' olacaksınız. Match kelimesi tamamen Tinder, yani şeytan icadı. Tinder'in çalışma prensibini artık öğrenmeyen kalmamıştır. Lokasyonunuza uygun olarak karşınıza çıkan kullanıcılar arasından beğendiklerinizi sağa, beğenmediklerinizi sola kaydırıyorsunuz. İki kişi birbirini sağa kaydırdıysa, hayırlı olsun, artık onlar birbirlerinin match'i. Yeni nesil olarak artık online dating uygulamalarından tanıştığımız insanlardan bahsederken 'match'im diyoruz. Randevu ya da buluşma sözcükleri artık tarih oldu. İnsanların artık tek bir insana bağli kalmayarak sık sık online dating uygulamalarından tanıştığı insanlarla görüşmesine 'flört alemi', bir başka deyişle 'dating' deniyor. Dolayısıyla her buluşmanız bir date. Sevgili olduğunuzu zanediyorsanız ama karşınızdaki kişi bir var bir yok. Tam her şey güzel gibi gidiyor, bir anda aramalarınıza saatler sonra dönmeye ya da hiç dönmemeye başladı. Kendinizi bu noktada eksik ya da kötü hissettirecek bir şey yok. Ghostinge maruz kalan ilişkilerin ortak özelliklerinden en belirgini, çoğunlukla sanal ortamda ve sosyal medya aracılığı ile başlamış olmalarıdır. Yani her şey çok güzel giderken bir anda terk edilme durumunu sadece siz yaşamıyorsunuz. Kişilerin birbirleri için yeterli vakti geçirmeden, sosyal medya profilleri üzerinden yansıttıkları profille ilişkiye başlamaları, gerçek bir ortamda tanışma olmaması bu durumu tetikleyen başlıca sebeplerden. Kendini olduğundan farklı göstermek, daha genç ya da zayıf göründüğü post’lar girmek, özelliklerini abartmak, fotoğraflarına filtre uygulamak, kittenfishing’i tanımlıyor. Yani karşınızdaki kişiyi gerçekten tanıdığınızda aslında müzik zevklerinizin o kadar da uyumlu olmadığını ya da photoshoplu göründüğü kadar güzel (size göre) olmadığını fark ediyorsunuz. Geçmiş olsun, avlandınız. Çok değer verdiğiniz bir insanın bir anda tamamıyla hayatınızdan çıktığını düşünün. Ve uzun bir aranın ardından, aniden bir mesajla ya da sosyal medyadaki küçük bir iletişimle hayatınıza geri döndüğünü ve bunun bir ilişkiye dönüştüğünü. O kişinin yeni bir ilişkiye dönüşüp dönüşmeyeceğine siz karar verin. Eğer ilişkide eksik kalana bir şeyler olduğunu düşünüyorsanız, tamamlamak için devam edin. Ancak manevi olarak ve alacağınız vereceğiniz bir şey kalmamışsa yalnızca sizden götürür. Bench nedir? Öncelikle bu sıralar Survivor'da sık sık duruyoruz. Sporcular ya da yarışmacıların oyun sırası gelene kadar sıralarını beklediği yer olarak tanımlanır. İlişkilerde de bazen herhangi bir ilişkiye başlamak istemediğimiz ama kırmaktan da korkmadığımız Yoklukta gideri var dediğimiz insaları yedek kulübesinde bekletiriz. İşte bunun adı benching. İlişkiye başlayalı aylar oldu ama hala sosyal medyada birlikte tek bir kareniz yok ve özellikle koymadığını düşünüyorsunuz, henüz hiçbir arkadaşıyla tanışmadınız. Sosyal çevresine hiç girmediniz. Ya hayatınızdaki insan gerçekten asosyal ya da sizi sosyal statünüz, dış görünüşünüz ya da başka bir sebepten etrafındakilere göstermiyor. Sizden utanıyor olabilir mi? Breadcrumbing yapan insanlar, Hansel ile Gratel'i zamanında çok izlemişlerden oluşuyor. Size İltifatı da güzel sözü de ağır ağır çok nadiren verir. Her seferinde bir adım gidersiniz, eliniz boş dönersiniz. Sizi bu şekilde kendine kovalatır ve daima saltanatını sürdürür. Size verdiği en ufak ekmek kırıntısında dünyalar sizin olur.