Giriş
Cengiz Semercioğlu sordu, Fenerbahçe - Galatasaray derbisini locasında izleyen Acun Ilıcalı yanıtladı...
Şükrü Saracoğlu’nda uzun yıllar sonra bir Fenerbahçe-Galatasaray derbisi izledim. Üstelik koyu Fenerbahçeli Acun Ilıcalı’nın davetlisi olarak, Acun’un locasında... Kızları, ailesi, arkadaşları vardı locada, tek Galatasaraylı bendim. Acun hasta bir Fenerbahçeli ama asla gözü kapalı bir fanatik değil, ben de aynı onun gibiyim. O yüzden ne ben 20 yıl sonra Kadıköy’de galip geldiğimiz için çılgınlar gibi sevindim ne o takımı mağlup olduğu için “Neden bir Galatasaraylı davet ettim locama” diye düşünmedi. Birbirimize takıldık, pozisyonları tartıştık, evet 20 yıl sonra Galatasaray yendi ama bizim cephede yine dostluk kazandı. Fenerbahçe-Galatasaray derbileri böyle olunca güzel zaten...
Hiçbir seri sonsuza kadar sürmez
Sana göre nasıl bir maç oldu?
Ben ilk yarı Galatasaray’ı çok beğendim. Zaten maçın ilk 10 dakikasındaki futboluyla Fenerbahçe’den daha üstün oynayacağını belli etti. Ama uzun süre golü bulamadılar. Maçta aslında sürekli her şey ters gitti. Galatasaray iyi oynadı, oyunu domine etti ama golü Fenerbahçe attı. Sonra Fenerbahçe oyunu eşitledi, tam fiziksel üstünlüğü ele geçirdi derken, Galatasaray golleri attı.
Kadıköy’de 20 yıllık galibiyet serisinin sonlanması için ne diyeceksin?
Sonuçta hiçbirimiz ölümsüz değiliz. Bu tip galibiyetler de mağlubiyetler de sonsuza dek sürmez. Tabii ki bir yerde bazı şeyler değişebilir. Bugün de öyle oldu.
İyi niyetli biri olabilir ama...
Fenerbahçe’de en büyük hayal kırıklığı yaratan oyuncu hangisiydi?
Burada bizim için en büyük hayal kırıklığı Jailson’dur. Kendisi iyi niyetli bir arkadaşımız olabilir ama ondan tek ricam bir an önce Fenerbahçe’den gitsin. Fenerbahçe sevgisini, Fenerbahçe’den bir an önce ayrılarak gösterirse ona minnettar olacağım!
G.Saray’ın penaltısı, doğru muydu?
Kesinlikle penaltı olduğu düşüncesinde değilim.
Peki hakemin genel performansı nasıldı?
Hakemin kararlarını genelde hatalı buldum. Özellikle inisiyatif alırken büyük hatalar yaptı. G.Saray mağlupken G.Saray lehine, F.Bahçe mağlupken de F.Bahçe lehine inisiyatif kullandı. Bu tip hakemler için ‘gömlek büyük geldi’ terimini kullanırım. Hakem, mağdurun yanında olmaya çalıştı maşallah ama bunun yeri futbol sahası değil. Yere düşen takımları desteklemek hakemlerin görevi değil.
Beni tekrar locana davet edecek misin?
Tabii ki davet edeceğim. Her zaman misafirimsin. Futbol, bizim beraber olmamızı sağlayan bir etken olmalı. Galatasaray’ın stadına gittiğimde beni çok güzel ağırladılar. Futbolun, bölen değil, birleştiren etken olmasını diliyorum. Keşke hepimiz beraber maç seyredip böyle maç kritikleri yapabilsek. Buradaki olayın nefret ve kine dönmesine anlam veremiyorum.
Kısıtlı kadroda 3 eksik fazla oldu
Emre Belözoğlu ve Gustavo’nun olmaması Fenerbahçe’yi nasıl etkiledi?
Zaten kısıtlı bir kadrosu olan Fenerbahçe’de bir de Rodrigues, Emre ve Gustavo yoktu. Bu oyuncuların oynadığı yerler Fenerbahçe için önemli yerler. Kadronuz zengin olduğu zaman onların yokluğunu kaldırabilirsiniz ama böyle bir kadroda mümkün değil.
Galatasaray hak etti mi peki?
Galatasaray’ı tebrik etmek lazım, sonuç olarak onlar için zor olan bir deplasmanda kendilerine güvenerek oynadılar. Fenerbahçe o kadar kötüydü ki, Onyekuru’ya bile gol attırdı! O golde defansta kimse yoktu. Maçın sonlarıydı ve takımlar 10’a 10 kalmıştı.
Son olarak bir mesajın var mı?
Bu tip maçlarda futbolun güzel yanını yaşamak lazım. Bugün biz üzüleceğiz, Galatasaraylılar sevinecek. Yarın biz sevineceğiz, Galatasaraylılar üzülecek. Bu işin bizim hayatımızdaki rolünün eğlence olması lazım. Ama bana bugün eğlendin mi diye sorarsan, tabii ki eğlenmedim!
Emre Belözoğlu: Benim için en zor maç...
Acun’un locasında Fenerbahçeli Emre Belözoğlu’na da rastladım. Sakatlığı nedeniyle kadroda yoktu. ‘Geçmiş olsun’ dedikten sonra maçı sordum; “Benim için en zor maç bu... Çünkü bu tür maçlarda sahada olmamak ve takımı tribünden izlemek çok sıkıcı. İnsanın içi içini yiyor” dedi. Sakatlığının ne durumda oldugunu sordum; “Geçmek üzere... Ufak bir ağrım kaldı” dedi...
