AdvertorialEğitime yapay zeka dopingi
Sponsorlu

Eğitime yapay zeka dopingi


Paylaş
Eğitime yapay zeka dopingi

Global Vodafone Vakfı’nın aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 7 Avrupa ülkesini kapsayan araştırmasına göre; yapay zekâ eğitimin önemli bir parçası haline geldi. Türk öğrenciler bazı çekincelere rağmen, yapay zekânın profesyonel hayatlarına ve öğrenme süreçlerine önemli katkı sağladığını düşünüyor.

Dijital alemdeki tüm verileri (Big Data) işleyen ve bu yolla insanların sorularına hızla yanıt bulmasını sağlayan ‘yapay zekâ (AI)’ artık hayatımızın her alanında kullanılıyor. Elbette teknoloji sektörü bu noktada başı çekiyor. Ancak finanstan sağlığa, savunmadan havacılığa ve eğitime kadar yaygın şekilde kullanılmaya başlanan yapay zekâ, artık cebimizde. Yapay zekânın ‘tehdit mi, fırsat mı?’ olduğu konusunda sıkça tartışmalar yaşansa da yapılan araştırmalar bu teknolojinin özellikle eğitimde pozitif dönüşüm sağlayacağını ortaya koyuyor.

7 BİN ÖĞRENCİ KATILDI

Bu araştırmalardan en dikkat çekeni kısa süre önce Global Vodafone Vakfı tarafından yapıldı. Vakıf, 7 bin öğrencinin katıldığı araştırma sonucunda aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 7 Avrupa ülkesini kapsayan ‘Eğitim Alanında Yapay Zekânın Artan Rolü’ adlı bir rapor yayınladı. Araştırmaya katılan Tük öğrencilerin yüzde 85’i yapay zekânın profesyonel yaşamlarında önemli bir rol oynayacağına inanıyor. Raporun detaylarını ve yapay zekânın eğitimdeki rolünü Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel ile konuştuk.

Eğitime yapay zeka dopingi

POZİTİF DÖNÜŞÜM SAĞLAYACAK 

Yapay zekânın eğitime katkısını nasıl değerlendirirsiniz?

Yapay zekâ, Avrupa’daki ortaokullarda eğitimi hızla yeniden şekillendiriyor. Teknolojinin gücüne inanan bir şirket olarak, yapay zekânın pozitif dönüşüm sağlayacağına inanıyoruz. Yakın geleceğimizi şekillendirmede büyük bir etkisi olacağına inandığımız yapay zekâ konusunda Türkiye’deki gençlerin de eğitim almasını önemsiyoruz. Nitekim, Bakanlığımız yapay zekâ müfredatını 7 ve 8’inci sınıflar için hazırladığını ve bu sınıflarda yapay zekânın seçmeli ders olarak okutulmasının hedeflendiğini duyurdu. Biz bu çabaların en kısa sürede sonuç vereceğine ve Türkiye’de yapay zekâ konusunda farkındalık ve becerilerin artacağına inanıyoruz.

CİDDİ BİR YETENEK AÇIĞI BULUNUYOR

Raporun ana çıktısı nedir, nasıl bir yol haritası sunuyor?

Rapor, Avrupa genelinde yapay zekâ alanında ciddi bir yetenek açığı olduğunu gösteriyor. Okullarda yapay zekâ ve dijital araç entegrasyonunun bir dönüm noktasında olduğunu gösteren rapora göre, yapay zekânın potansiyelinin eğitim sektörü tarafından genel olarak kabul edilmesine rağmen sınıflarda henüz tam olarak ya da adil bir şekilde kaynak sağlanmıyor. Düşük gelirli ailelerden gelenler için yapay zekâ bağlantısına ve araçlarına erişimde eşitsizlikler bulunuyor.

RAPOR NE AMAÇLA VE NASIL HAZIRLANDI?

Rapor, IPSOS’un 12-17 yaş arası öğrencilerle gerçekleştirdiği anketin sonuçlarına dayanıyor. Rapor, Avrupa’daki öğrencilerin eğitimde yapay zekâya ilişkin bakış açılarını, karşılaştıkları zorlukları ve beklentilerini ortaya koyuyor. Ayrıca, belirlenen önemli eksiklikleri ve fırsatları ele almak, yapay zekânın sadece bir araç değil, eşitlikçi, etkili ve kapsayıcı bir öğrenim süreci için dönüştürücü bir güce sahip olduğu bir geleceği şekillendirmek için eyleme geçilmesini teşvik ediyor.

35 BİN YILDIZA ULAŞACAK

Türkiye’de yapay zekâ eğitimi alanında bir proje başlattınız. Bu proje nasıl ilerliyor?

Yapay zekâ eğitimi konusunda biz de Türkiye’de önemli çalışmalar yapıyoruz. Habitat Derneği ortaklığında başlattığımız ‘Yapay Zekâ Yıldızları’ projesiyle, 11-14 yaş arası ortaokul ve 14-18 yaş arası lise öğrencilerinin yapay zekâ ile buluşmasını sağlıyoruz. Bu öğrencilerimiz, yapay zekâ konusunda çeşitli araçlarla içerik, pilot tasarımlar, prototipler üretebiliyor. Amacımız, genç nesillerin teknolojik bakımdan donanımlı olmalarını sağlamak, günümüzde her alanda gördüğümüz yapay zekâ teknolojisini öğrenip kullanarak yaratıcı fikirlerini yeni teknolojilerle birleştirmelerini mümkün kılmak. Bu projeyle, ilk yılda 35 bin öğrenciye ulaşmayı hedefliyoruz.

COĞRAFİ ENGELLERİ KALDIRIYOR

Yapay zekânın eğitimde fırsat eşitliği açısından rolü nedir?

Yapay zekânın, ölçeklenebilir ve kişiselleştirilmiş çözümler sunarak eğitimde fırsat eşitliği sağlayabileceği öne sürülüyor. Örneğin, yapay zekâya dayalı analizler yaparak, yetersiz hizmet alan okulları ve öğrenci topluluklarını tespit ederek kaynakları daha adil bir şekilde dağıtmak mümkün. Yapay zekâ, eğitimciler açısından da coğrafi engelleri ortadan kaldırarak uzaktan öğrenme ve mesleki gelişim fırsatlarını kolaylaştırabiliyor. Bu da eğitimcileri ihtiyaç duydukları beceri ve destekle donatarak öğretme kapasitesini güçlendiriyor. Diğer yandan, yapay zekâ destekli uyarlanabilir öğrenme sistemleri, eğitimi her öğrencinin bireysel ihtiyaçlarına uyacak şekilde kişiselleştirebiliyor.

TÜRK ÖĞRENCİLER PROFESYONEL HAYATA KATKISINA İNANIYOR

Türkiye ile ilgili veriler bize ne söylüyor?

Ankete katılan öğrencilerin yüzde 74’ü yapay zekânın profesyonel yaşamlarında önemli bir rol oynayacağına inanıyor. Türkiye’de okuyan öğrencilerin ise bu konuda en güçlü görüşe sahip grup olduğu görülüyor. Türk öğrencilerin yüzde 85’i yapay zekânın geleceklerindeki rolüne değinirken, yüzde 81’i yapay zekâya erişimi akademik başarıyla ilişkilendiriyor.

Raporda Türkiye ile ilgili öne çıkan diğer sonuçlar şöyle:

Türk öğrencilerin yüzde 34’ü, yapay zekâyı kişiselleştirilmiş öğrenim yollarının oluşturulması ve planlanması amacıyla kullanıyor.

Türk öğrencilerin yüzde 67’si öğretmenlerinden, yüzde 78’i sınıf arkadaşlarından ve yüzde 77’si ebeveynlerinden yardım alıyor.

Türk öğrencilerin yüzde 73’ü, okuldaki performansını iyileştirmek için yapay zekâyı nasıl kullanacağını biliyor ve bu sayede günlük hayatında yapay zekâ kullanımında başarılı oluyor.

Türk öğrencilerin yüzde 42’si, yapay zekânın ürettiği cevapları iyileştirmek için doğru ve net bir şekilde formüle edilmiş soru ve komut oluşturma becerisi geliştirmeye öncelik veriyor.

Türk öğrencilerin yüzde 52’si, sınavlarda yapay zekâ kullanımına izin verilmesi gerektiğine inanıyor.

Yapay zekânın etkileriyle ilgili en fazla endişeyi Türk öğrenciler duyuyor. Türk öğrencilerin yüzde 64’ü özellikle Deep Fakes ile zorbalığa maruz kalmaktan endişe ediyor.

Türk öğrencilerin yüzde 49’u, yapay zekâyı kendi avantajlarına kullanmak için sınıf arkadaşlarından daha az fırsata sahip olmaktan korktuklarını belirtiyor.

İlandır