Akkum Gezer Selimiye cennetten bir köşe

Bu dünyada cenneti görmek istiyorsanız mutlaka görmeli, Akkum Gezer Selimiye Motel'de bir kaç gün geçirmelisiniz.

Öyle bir yer ki burası... Denizse deniz... Güneşse güneş... Mezeyse meze... Balıksa balık.

Önce... Nasıl gidecekseniz?

Uçakla gidecekseniz eğer... İstikamet Dalaman. Oradan servis otobüsleriyle Marmaris... Oradan da minibüs dolmuşlarla Selimiye... Yok otomobilinizle giderseniz doğru Marmaris'e, oradan ver elini Bozburun yolu üzerindeki Selimiye...

Giderken yol boyunca göreceğiniz manzaraya zaten hayran olacaksınız. Bir taraf deniz,. diğer taraf doğa. Deniz gerken; yok böyle bir görüntü! Resmen lacivert!

Selimiye'ye geldiniz. Köyün içine girdiniz. 2 kilometre gidiniz. Hemen sağda Akkum Gezer.

Girdiniz içeri. Karşınızda Mehmet Sali Gezer. Adam patron! Ama üstü başı perişan! Neden mi perişan; çünkü misafirleri için sabahtan akşama kadar tarlasında sebze topluyor da ondan!

Yiyeceklerinizin hepsi bahçesinden... İnsan masanıza gelen bir şeyi de pazardan veya marketten alır değil mi? Almaz bu adam! Sorarsanız hakaret kabul eder. İlle de bahçesinden olacak, itiraz edersen adamı beter eder!

Hadi Mehmet Salih'i aştınız, motele daldınız!

Karşınızda bu kez kızı Evrim ve damadı Mustafa...

Sizi nasıl ağırlayacaklarını, nereye oturtacaklarını şaşırıyorlar, bu kadar da olmaz ama...

Deniz bir tarafta, lokantaları bir başka...

Mutfakta ise emeklemesinden bu yana çalışan Mehmet Salih'in oğlu Sinan...

Bir kalamar, ahtapot yapıyor, parmaklara dikkat etmek gerekiyor!

Haa... Bu arada... Mehmet Salih köyün en ünlü balıkçısı. Kalamarlarla ahtapotları kendisi tutuyor.

Servisteki Kadir ise öyle donatıyor ki masayı... Bir kuş sütü eksik! Bu kadar yani!

Kahvaltı, beş çayı...

Her şeyiyle mükemmel bir tatil sizleri bekliyor.

Selimiye zaten güzel de...

Gezer farkı olaya daha da bir güzellik katıyor.