Magazin Alişan: Büyük bir evde oturuyorsam kime ne! 23 yıl aralıksız çalıştım

Alişan: Büyük bir evde oturuyorsam kime ne! 23 yıl aralıksız çalıştım

Paylaş
Alişan: Büyük bir evde oturuyorsam kime ne! 23 yıl aralıksız çalıştım

Alişan ve Buse Varol Tektaş, Türkiye’nin en popüler çiftlerinden... Evlilikleri, 1 yaşındaki bebekleri Burak’la daha da güçlendi. Ünlü çift ile hem corona virüs sürecini hem hayatı hem de 6 Mayıs’taki evlilik yıl dönümlerini konuştuk. Karşınızda Alişan ve Buse... Alev Gürsoy Cimin- alev.gursoy@posta.com.tr // #pazartesipostası

Günleriniz nasıl geçiyor?

Haberin Devamı

Alişan: Biri çıkıp “2020’de kimse evinden çıkmayacak, tokalaşamayacak, öpüşmeyecek” dese inanan olmazdı ama oldu. Tüm dünya bir virüsün esiri oldu. 15 Mart’tan bu yana evdeyiz. Kimseyle görüşmüyoruz.

Buse: Eve tıkılmak zor ama bizim için bir yandan iyi oldu. Burak, 1 yaşını yeni geçti ve onunla hep birlikte vakit geçirmek bizim için çok iyi oldu. Yakında normalleşeceğiz umarım.

Bu süreçten kendinize nasıl bir ders çıkardınız?

Alişan: Biz zaten lüks tutkunu değildik. Şu an en çok özlediğim şey arkadaşlarımla Nişantaşı’nda bir çay içebilmek, tatil yapabilmek. İnsanlık mesajı almıştır inşallah. Suriyeli bir çocuk “Ölünce sizi Allah’a şikayet edeceğim” demişti. Herhalde o çocuk şikayetini etti ki insanlık böyle bir şey yaşıyor. Bir korku filminin içindeyiz.

Haberin Devamı

Buse: İnsanlar her şeyi o kadar çabuk tüketir hale gelmişti ki... Hayvana işkence, insana yapılan zulümler, savaşlar, hırslar hayatın önüne geçmişti. Bu virüs bunları azalttı. Herkes canının derdine düştü. İnsanlar daha temiz yaşamayı öğrendi. Denizler bile çöp içindeydi. İnsanlar elini eteğini çekince Boğaz’a yunuslar geldi.

Alişan benden daha romantik

6 Mayıs evlilik yıldönümünüz. İki yılı devirdiniz. Maşallah...

Alişan: Bu yıl korona kutlamalara engel oldu. Sağlık olsun. Buse’yle birlikteyiz, sağlıklıyız, Burak bizimle... Daha ne olsun.

Buse: Hiç böyle hayal etmemiştik. Şaka bir yana, geçen sene de kutlama yapmadık. Evlendiğimiz yerde sade bir yemek yemiştik. Kutlama anlayışımız öyle deli divane gibi eğlenmek değil. Artık o kafaları geçtik. Sağlığımız yerinde olsun, yeter.

Birbirine sürpriz yapan romantik bir çift misiniz?

Buse: Sürprizlerle dolu bir çiftiz ama Alişan benden daha romantik.

Cicim ayları bitmedi yani?

Alişan: İlişkimizde değişen bir şey yok fakat çocuk olunca koşturmaca da fazla oluyor. Buse özel günleri unutabiliyor, benim sürprizlerim daha çok oluyor.

Buse: Burak’tan sonra her şeyin boş olduğunu anladık. Ama yine de bir sabah uyandığımda, özel bir gün değilse de çiçeklerle karşılaşıyorum. Alişan’ın jestleri çok oluyor.

Alişan çok iyi bulaşık yıkar

Ünlülerin evlilikleri genelde kısa sürüyor. Siz evlenirken böyle bir korkuya kapıldınız mı?

Haberin Devamı

Buse: Kafamda soru işareti yoktu. Alişan’a çok inanıyor ve güveniyordum. “Ya ayrılırsam, ya boşanırsak, ya olmazsa” gibi endişelerim olmadı. Etrafımızda çok düzgün evlilikler de var. Mehmet Aslantuğ-Arzum Onan, Pınar Altuğ- Yağmur Atacan gibi... Sadece ünlüler değil, artık dünyada herkes her şeyi çok çabuk tüketiyor.

Alişan: Evlilik zor değil. Onu zorlaştıran insanlar. Birbirini seven iki insan hayatı paylaşıyor ve bu zor olmamalı. Sadece sevgi ve aşk yetmez. Saygı da şart. Buse’yi ilk günkü aşkla seviyorum.

“Eşimi çalıştırmam” gibi söylemleriniz vardı. Fikriniz değişti mi?

Alişan: İnsanlar beni yanlış anladı. Buse, biz evlendiğimizde çalışıyordu, şimdi de çalışabilir. Buna ben değil, o karar verir.

Buse Hanım’a ev işlerinde yardım eder misiniz?

Alişan: Aşkım yardım ediyorum, değil mi?

Buse: Yemeklerde bayağı iyi. Temizlikte de fena değil. Zaten yardımcımız var. Çok güzel kahve yapar, çok iyi bulaşık yıkar. Hiç dağınık değildir. Hiçbir kirli kıyafetini yerde görmedim, hep sepete atıyor. İnşallah değişmez.

Haberin Devamı

Alişan’ı birçok kişi maço sanıyordu. Kulaklarıma inanamıyorum!

Alişan: Sanırım kendimi yanlış anlattım. Ev işlerini çok seviyorum. En sevdiğim iş bulaşık yıkamak. Buse kahvemi de çok beğeniyor.

Evde kimin sözü geçer?

Alişan: Kararlarımızı ortak veririz. İkimizin de sözü geçer ama ev işiyle ilgili her şeyde Buse’nin sözü geçiyor elbette. Ben bardakların yerini bile bilmem.

Alişan bana en pahalı çantaları alır

Alişan’ın cimri olduğunu duymuştum. Doğru mu?

Alişan: Aşkım, bu konuya lütfen açıklık getir.

Buse: Asla cimri değil. Özel günlerimizde bana çok pahalı hediyeler alır. Her defasında “Buna bu kadar para vermene ne gerek var. Zaten bin tane çantam var” diyorum ama o “Bu model yeni çıkmış. Bunu takmanı isterim, sana yakışır” der. En pahalısını alır. Alişan cimri değil ama ben ona göre daha bonkörüm. 3 yıldır görüşmediğim bir arkadaşıma bile içimden gelirse hediye alırım.

Biriniz ağustos böceği diğeriniz karınca sanki...

Buse: Kesinlikle. Alişan karınca, bense ağustos böceğiyim.

Haberin Devamı

Alişan: Buse de har vurup harman savuran biri değil ama çevresine çok değer veriyor. İnsanları mutlu etmeyi seviyor. 23 yıldır aralıksız çalışıyorum. Bir tek askerlik sürecimde ve şu karantina sürecinde para kazanamadım. Şükür ki birikim yapmışım, bugünlerde lazım oluyor işte.

Neden diğer sanatçılar gibi sosyal medyada canlı konser vermiyorsunuz?

Alişan: Buse’yle birkaç kez yayın yaptık ama canlı konser vermedim. Çıplak sesle enstrümansız konser vermek bana doğru gelmedi.

Ramazanda herkes oruç tutacak diye bir şey yok

Yakın dostunuz Demet Akalın Ramazan’da canlı yayınlarda su içenler hakkında eleştiride bulundu. Siz ne diyorsunuz?

Alişan: Bizim insanımız herkes kendi gibi düşünsün istiyor. Demet bir konuda haklı; 20 yıl önce herkes birbirine daha saygılıydı. Annemlerle yaşarken apartmanda bir tek biz Müslümandık. Komşularımız Hristiyan ve Musevi’ydi. Bize olan saygılarından iftar saatine kadar yemek kokusu olmazdı. Biz de onların bayramlarını kutlardık. Artık hoşgörüsüz bir toplumda yaşıyoruz.

Buse: Ramazanda herkes oruç tutacak diye bir şey yok ya da oruç tuttuğumu herkesin gözüne sokamam ki! Herkesin inancı kendine.

Demet Akalın için “Oruç tuttuğunu duyurmak istiyor” diyenler oldu...

Alişan: Ya ne alakası var! Demet Akalın, yıllardır bu camiada. En fazla konser veren isimlerden biri. Kimseye yaranmaya ihtiyacı yok. Bu insanların kötü düşüncesi, başka bir şey değil. Çoğunluk gibi düşünürsen kralsın, onlar gibi düşünmezsen soytarısın.

Buse Varol Tektaş: Her sabah uyandığımda 'İyi ki Alişan'la evlenmişim' diyorum

Alişan’ı hiç böyle hayal etmezdim, romantik biriymiş demek ki...

Buse: Her sabah uyandığımda “İyi ki Alişan’la evlenmişim” diyorum.

Alişan: Buse her gün değişik yemekler yapıyor. Annesini arayıp “Ne kadar iyi bir kızla evlenmişim ben! Garanti süresi kaç yıl?” dedim. (Gülüyor) Annesi de “Ömür boyu garantili” dedi. Biz daha evlendiğimiz ilk gün Buse bana yemek yaptı, yoğurt mayaladı.

Hiç kavga etmiyor musunuz?

Alişan: Tabii ki hayır. Allah korusun.

Buse Hanım dört çocuk istiyordunuz. Hâlâ aynı fikirde misiniz?

Buse: Hâlâ istiyorum. Seneye ikinci çocuk olsun çok isteriz. Ara vermeden hepsini aynı anda büyütmek istiyoruz.

Burak’ın ailenize katılışı ilişkinizi nasıl etkiledi?

Alişan: İnanılmaz bir duyguymuş. Burak, canımın bir parçası. Dualarımın başında artık Burak var. İnsanın bütün önceliği çocuğu oluyor.

Buse: Bakıcımız var ama bir gün bile ayrı kalamayız. Nereye gidersek yanımızda götürüyoruz. Güzellik merkezi açtım ve onun için arkaya oda yaptırdım. Alişan’ın tüm konserlerine onu da götürüyoruz. Elimizden geldiğince birlikte vakit geçiriyoruz.

Paylaşım yapmaya korkar olduk, ufacık bir çocuk ölünce bile insafsızca yorumlar yapıldı

Sosyal medyanın acımasız diliyle aranız nasıl?

Alişan: Acı zamanlarda bile insanların kin ve nefret dolu oluşu beni hayrete düşürüyor. Ebru Şallı’nın oğlunun vefatına o kadar üzüldük ki iki gün kendimize gelemedik. Ufacık bir çocuk ölmüş ama insafsızca yorumlar yaptılar. Nur Yerlitaş’ı kaybettik, onun da arkasından demediklerini bırakmadılar. İnsanı bir tek Allah yargılar. Her şeyi eleştirmeyi kendinde hak bulanlar var. Ölen birinin ardından bu yapılamaz. Bu kadar kötü olmayı nasıl başarıyorlar, anlamıyorum.

Siz de sosyal medyanın gazabına uğrayanlardan birisiniz.

Alişan: Evde yaptığımız paylaşımlara bile laf ediyorlar. Paylaşım yapmaya korkar olduk. Neymiş efendim, çok büyük evde yaşıyormuşuz da onlar küçücük evlerde yaşıyormuş. 23 yıl aralıksız, köpek gibi çalıştım. Büyük evde oturuyorsam kime ne! Nasıl bir evde yaşadığım kimi, niye ilgilendirir? Keşke herkes eşit şartlarda para kazanabilse ama dünyadaki eşitsizliğin suçlusu ben değilim.

Buse: Ayrıca ilk evlendiğimizde bir apartman dairesinde oturuyorduk. Şimdi de kiradayız. Bunun açıklamasını yapmak da acı bir durum.