8-Duygularınızı kağıda dökün
Endişelerinizi ve tetikleyicilerinizi yazılı hale getirmek, belirtilerinizi yönetmenize ve genellikle endişeyle ilişkili olumsuz konuşmalarınıza engel olabilir. Anksiyete anında en büyük endişelerinizi tanımlayan iki ila üç kelime veya madde yazın. Onları birer birer alın ve kendinize bunun gerçek mi yoksa sizin fikriniz mi olduğunu sorun. Genellikle şu anda yüzde 100 doğru hisseden şey aslında bizim görüşümüzdür ve bunu böyle tanıdığımızda kaygı yoğunluğunu dağıtabiliriz.
9-Anksiyetenizin asıl sebebini araştırın
Endişe uyandıran bir durumdayken, geri çekilmemeye çalışın.
Kaygı bozukluğu, kaçmaktan beslenir. Herhangi bir senaryo hakkında endişeli olduğunuzda, verilen en yaygın tepkilerden biri onu önlemektir. Mantıken bu durumlarda gerçek bir tehlike olmamasına rağmen, kaygıyı çözmek, bu sıkıntılı durumun üzerine gitmek yerine zorlu bir durumdan bir mermiden kaçmış gibi hissettiriyor. Bu sadece endişe bozukluğunu daha da büyütüyor.
Beş dakika boyunca bu durumda kalmak için kendi kendinize meydan okuyun. Beş dakika boyunca hemen hemen her şeyi tolere edebilirsiniz. Sonra bu 5 dakikayı 10, sonra 15 sonra daha fazla miktarlara çıkarın. Nihayetinde, vücudunuz kendini bu düzene sokar ve endişeli hislerinizin üstesinden gelmek daha kolay hale gelir.