Yaşamın her döneminde insanların üstesinden gelmesi gereken zorlu konular var. Bu zorlu konuların üstesinden gelmek deneyim kazandıkça kolaylaşır. Yaşamın ilk yıllarında ise, çocukların karşılaştıkları zorlukları anlamlandırabilmesi ve aşabilmesi için yetişkin rehberliği gerekir. Burada bahsedilen yetişkin rehberliği problemin yetişkin tarafından çözülmesi değildir. Bunun yerine çocuğun zorlu konuları anlayabilmesi için yetişkinlerin çocuğun gelişimine uygun materyal, yöntem ve ortam sunmasıdır. Bir yakınını kaybetme, salgın, bedenini tanıma gibi kavramlar çocuk için soyut kalmaktadır. Bu konuları saklamak ya da geçiştirmek yerine doğru şekilde anlatmak ve kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak gerekir. Ebeveynler zorlu konuları çocuklarına anlatması gerektiğini bilmesine rağmen bu konular bazen ebeveynlerin konuşmaya çekindiği korkulu bir rüyası haline gelebilir.

^{Öğretim Görevlisi Tuğçe Güzelyurt Güçlü}

Tam da bu noktada çocuk kitaplarının en temel işlevlerinden biri yetişkinlere destek olur. Çocuk kitapları dünya ile çocuklar arasında güvenli adımların atılabileceği bir köprü oluşturur. Çocukların çekinip sormaktan vazgeçtiği ya da ebeveynlerin aktarmakta zorlandığı konular kitaplar aracılığıyla somutlaşır. Böylelikle ebeveyn ve çocuk arasındaki sağlıklı iletişim yollarından biri açılır.

Çocuk için anlamlandırması, ebeveynler için ise aktarılması zor olduğu düşünülen konuları çocuk kitapları basit bir şekilde sunabilir. “Masal dinlememiş çocuklar büyüyünce kedi resmini bile cetvelle çizerler.” der Cemal Süreya. Çocuk kitaplarıyla gerçek dünya serüvenimizde zorlu konuları kitaplar aracılığıyla “NE ZAMAN?” sunmalıyız konusunu paylaşmak için haftaya buluşmak dileğiyle…