HAVA ŞARTLARINA UYGUN GİYİNİN
Bahar aylarında cildinizin terlemesine ve kuruluğun artmasına yol açabilecek sentetik, naylon kıyafetler yerine vücuda nefes aldıran pamuklu giysilerin tercih edilmesi önerilir. Çok dar giysiler yerine içinde daha rahat hissedeceğiniz kıyafetler giymenizde fayda var. İç çamaşırı tercihlerinizde de pamuklu kumaşlardan üretilmiş olanların seçilmesi önemlidir. Hava güneşli olsa da yanınızda mutlaka ince bir mont bulundurun.
SAĞLIKLI BESLENEREK KORUNUN
Bahar aylarında meyve ve sebze çeşitlerinin artması daha sağlıklı ve çeşitli beslenme fırsatı sunar. Böylece hamilelerin ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri besinlerden karşılama şansı da artar. Ancak meyve ve sebzelerin iyi yıkanmadan tüketilmemesi gerektiği unutulmamalıdır. Kış aylarının aksine hareketsiz yaşamı terk ettiğimiz bahar aylarında enerji tüketimimiz de arttığından daha besleyici ve dengeli beslenmeye dikkat etmek gerekir. Proteinden zengin tavuk, yoğurt, yumurta ve mercimek, kalsiyumdan zengin olan badem, peynir ve balık, demir açısından zengin et, balık, üzüm tüketmeyi ihmal etmeyin. Hamilelikte aşırı yağlı, şekerli yiyeceklerden ve konserve ürünlerden kaçınılması çok önemlidir.
SU İÇMEYİ AKSATMAYIN
Hamilelikte sıvı alımı çok önemli bir yere sahiptir. Bahar aylarında hava sıcaklıklarının da artmasıyla beraber günde 2-3 litre sıvı alınmalıdır. Alınması gereken sıvı ihtiyacı su dışında ayran, meyve suyu ve soda gibi içeceklerin tüketilmesiyle de karşılanabilir. Su içmek için susamayı beklemeyin.
ÖDEMİ AZALTACAK BESİNLER TÜKETİN
Hamilelikte fizyolojik değişimler sonucunda artan kan ihtiyacını karşılamak için vücutta su tutulumu olur, vücutta daha fazla kan dolaşır. Dolaşımdaki kanın bir kısmı damar dışındaki dokulara sızar ve buradaki hücrelerin arasında birikir; buna ‘ödem’ denir. Özellikle hamileliğin ilerleyen haftalarında, hava sıcaklığının arttığı bahar ve yaz aylarında ödem daha sık görülür. Ödemi atmanın en güzel yolu bol su tüketmektir. Bunun yanında egzersiz yapmak, proteinden zengin beslenmek, uzun süre ayakta kalmamaya çalışmak, yatarken sol yan pozisyonda olmak da ödem oluşumunu azaltmaya yardımcı olacaktır.
KABIZLIĞI ENGELLEYECEK YİYECEKLER YİYİN
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Aysel Nalçakan “Hamilelikte kabızlık çok sık rastlanan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Büyüyen rahmin bağırsaklara basısı, hormonal değişimlere bağlı bağırsak hareketlerinin yavaşlamış olması kabızlık sorununu artırıyor. Ancak hamilelerin kabızlık sorununun büyük bir sorun olmadığını bilmesi önemlidir. Aksi halde artan stres ile birlikte bu durum daha çözümsüz bir hal alabilir. Kabızlığın önlenmesinde bol su tüketimi, lifli gıdalardan zengin beslenilmesi, bol bol sebze meyve ve posalı gıdaların tüketilmesi önemlidir. Bahar döneminde meyve sebzelerdeki çeşitlilik arttığı için bu gıdaların tüketimini artırmak bağırsak hareketlerinin artmasına yardımcı olacaktır. Kabızlığı azaltmak için kayısı ve erik kompostosu içilebilir, sabahları bir bardak ılık su içerek bağırsak hareketleri hızlandırılabilir” diyor.
CİLDİNİZİ NEMLENDİRMEYİ UNUTMAYIN
Havaların ısınmasıyla terleme yoluyla nem kaybı artar. Hamilelikte zaten hormonal değişimlere bağlı oluşan cilt kuruluğunda daha fazla artış yaşanabilir. Cildi nemlendirmenin en iyi yolu bol su tüketimidir ama dışarıdan da cildinize düzenli olarak bakım vermeniz cildin nem dengesini korumakta önemlidir. Hindistan cevizi yağı, kakao yağı, badem yağı gibi doğal yağlar kullanarak veya kollagen üretimini uyaran peptidler içeren ürünler ya da topikal hyalüronik asit içeren nemlendiricileri tercih edebilirsiniz. Nemlendiriciler cildi kurutan etkenlere karşı bariyer görevi yaparken aynı zamanda çatlakların oluşmasının azaltılmasına da yardımcı olur.
GÜNEŞİN ZARARLI IŞINLARINDAN KORUNUN
Bahar aylarında güneşten faydalanırken, hamilelikte daha da hassas hale gelen cildinizi UV ışınlarına karşı korumaya da özen göstermek gerekir. Bu nedenle güneşe çıkmadan en az 20-30 dakika önce güneş kremi sürmeli ve güneşte kalınan süre uzayacak ise 2-3 saatte bir yenilenmelidir. Hamilelik döneminde çinko oksit ve titanyum dioksit gibi cildin yüzeyinde bir tabaka oluşturarak güneş ışınlarını yansıtıp deriyi güneşin zararlı etkilerinden koruyan mineral bazlı fiziksel koruyucular tercih edilebilir. Mineral bazlı fiziksel koruyucular ciltten tam olarak emilmez bu nedenle hamilelik döneminde bu tip güneş koruyucu kremlerin tercihi önerilir. Güneş ışınları D vitamini sentezinde önemli olduğundan, sabah 07:00-11:00, öğleden sonra 16:00 itibariyle bahar güneşinden faydalanabilirsiniz.