AŞKA GELDiK

CANDAŞ TOLGA IŞIK

candas@posta.com.tr

Geçen hafta salı günü galasına gittim. Tek kelime ile söyleyeceğim: Ba-yıl-dım. Uzun süredir bu kadar eğlenceli ve sahici bir performans seyretmemiştim.

Aşk Doktoru’nun anlattığı hikayelerde herkes kendine ait bir parça buluyor. Tabii Aşka Geldik’te sadece Mehmet Coşkundeniz yok. Kadın-erkek ilişkilerine dair enfes skeçler de var. Genç oyuncular: Barbaros Uzunöner, Merve Erdoğan, Serkan Atar ve Sevil Uyar 10 numara, 5 yıldız bir tiyatral ziyafet sunuyor! Hele çapkın bir Karadenizlinin metresiyle yataktayken karısına yakalandığı bir parodi var ki iddia ediyorum gülmekten bayılacaksınız.

BAŞARILI BİR ADAMIN BAŞARILI ÇOCUĞU OLAMAZ MI?

‘Başarılı adamların başarısız çocukları’ durumuna çok inanırım. İstisnalar elbette vardır ancak genel vaziyet başarılı adamların çocuklarının, babalarının koyduğu çıtayı bırak aşmayı yanından bile geçemediğidir. Uzun uzadıya bunun sebeplerini analiz edecek değilim. Ancak kısa bir süre öncesine kadar bu durumun çocukların ve onları yetiştiren ailenin kabahati olduğuna inanırdım Yanılmışım. Sorun sistemdeymiş! Bu memlekette başarılı bir babanın evladıysan sistem seni sünepe olmaya itiyormuş. İddialı olmana tahammül bile edemiyormuş!

Fatih Terim, bu ülkenin yetiştirdiği en başarılı teknik direktör. Fatih Hoca’nın küçük kızı Buse henüz 20’li yaşlarının başında bir genç kız... Babasından ve futboldan bağımsız bir alanda (stil danışmanlığı ve moda) dikkat çekici işlere imza atıyor. Buse Terim, sosyal medyada binlerce insan tarafından takip ediliyor, stil önerileri önemseniyor. Buse, Fatih Terim’in kızı olarak değil kendi başına başarılı bir marka olmak üzere... Tabii bırakırsak! Buse’nin bu yaşında medyadan yediği dayağı görünce insanın isyan edesi geliyor. “Buse şöyle dedi, Buse şununla gezdi, Buse şuraya gitti, Buse bununla göründü...

” Ne yanlış yapıyor peki bu kız? Yaşına, ailesine, ülkesine yakışmayacak ne yapıyor? Hiçbir şey! Ne yanlış yapıyor biliyor musunuz? Sistemi zorluyor, alışılmışın aksine başarılı bir adamın başarılı çocuğu olmaya çalışıyor. Oysa ne gerek var? Babanın parası, şöhreti, gücü ile şahane bir hayat yaşasana? İstediğin yere git, istediğinle git ne başın ağrısın ne canın sıkılsın!

‘GÜÇLÜ KADIN’DEYİNCE...

NİMET BAŞ: Kadın ve Aileden sorumlu bakan olduğu günden beri yakından takip ederim. Son yıllarda gördüğümüz en etkili kadın siyasetçi figürü Nimet Baş’tır. İnandırıcı, güçlü ve güven veren bir duruşu var. Erkek egemen siyaset dünyasında kolaya kaçıp ‘erkek gibi davranmak’ yerine kıyafet tarzından, söylemlerine kadar tepeden tırnağa bir kadın olarak var olmayı başardı.

DENİZ ÜLKE ARIBOĞAN: Sarışınlarla ilgili bütün önyargıları yıkan olağanüstü bir kadın... Ülke Hoca müthiş bir konuşmacı... Konusuna çok hakim. Akılcı ve sade bir anlatım tarzı var. Konuşurken lüzumsuz bilgilerden ve sıkıcı detaylardan uzak durmaya dikkat ediyor. Bir akademisyenden beklenmeyecek düzeyde başarılı bir espri anlayışı var. 2 saatlik bir konferansta konuşan Ülke Hoca’ysa sıkılmak için 1 saniye bile vaktiniz olmuyor.

NAZLI ILICAK: Gündemdeki 10 tane konuyu saysanız tahminen 8’inde Nazlı Hanım’la farklı görüşe sahibimdir. Ama bu Nazlı Ilıcak’la ilgili gerçekleri değiştirmez. Nazlı Hanım’ı sevin ya da sevmeyin onun demokrat kişiliğini kabul etmek zorundasınız. Nazlı Ilıcak, insan olmanın farklı olmaktan önce geldiğine inanır. Ve böyle yaşar. Benim diyen babayiğidi devirecek şiddette acılar ve tecrübeler yaşamış olmasına rağmen sonunda hep ayakta kalmayı başarmıştır. “Türk basınında güçlü kadın figürü kimdir?” diye sorana hiç tereddüt etmeden ilk onun adını söylerim.

ÖZGE MUMCU: Onu tarif etmek için tek bir cümle yeterli aslında: Tam Uğur Mumcu’nun kızı... Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nda yaptığı ayakta alkışlanası işler ve her fırsatta hayata karşı sergilediği dik duruşu ile Özge Mumcu genç yaşına rağmen herkesin ismi üzerinde mutabık olduğu bir güçlü kadın figürü...

(02.12.2012 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)