Spor Atletizm milli takımında "Roman havası"

Atletizm milli takımında "Roman havası"

Paylaş
Atletizm milli takımında "Roman havası"

Roman babanın hurdacılıktan, annenin gündelikçilikten kazandığı parayla iki göz odada büyüttüğü oğulları Muammer Demir, önce milli takım sporcusu oldu, şimdi de olimpiyatlara gitmek için çalışıyor.

Roman babanın hurdacılıktan, annenin gündelikçilikten kazandığı parayla iki göz odada büyüttüğü oğulları Muammer Demir, Rio Olimpiyat Oyunları’na katılarak, Türk bayrağı dalgalandırmak ve Romanların gururu olmak için çalışıyor. Muammer Demir, Bornova ilçesinin Atatürk Mahallesi sırtlarındaki iki göz odada büyüyen bir Roman genci.

Babası Haydar Demir’in hurdacılıktan, annesinin gündelikçilikten kazandığı parayla yetişen Muammer, lisedeki beden öğretmenin dikkati sayesinde seçildiği Atletizm Milli Takımı’nda mücadele ediyor. Türk Milli Takımı’na katıldığı 2011 yılından bu yana arka arkaya rekorlar kıran Muammer, her başarılı atlayışının ardından sahada Roman figürleri sergiliyor. Kendi deyimiyle "esmer tenli" olmaktan gurur duyan Muammer, hala babasının evine gittiğinde yer yatağında uyuyor, çocukluğundan bu yana arkadaşı olan terastaki güvercinleri besliyor.

Muammer: "Biz böyleyiz, böyle de güzeliz"

Büyükler kategorisinde 2016 yılında uzun atlama branşından Balkan Şampiyonası’nda ikinci olan Muammer’in, 23 Yaş Altı Avrupa 7.liği, Gençler Balkan 2.liği, Türkiye Büyükler Şampiyonluğu bulunuyor. Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenecek olimpiyatlara katılmak için 8.15 metre barajını geçmeye çalışan ENKA Spor Kulübü’nun sporcusu Muammer, Rio Olimpiyat Oyunları’na gitmek istediğini belirterek, şunları söyledi: "Benim için buraya gelmek çok zor olmadı. İyi atlıyorum çünkü. Atladıktan sonra da Roman havasından küçük birkaç figür gösteriyorum. Önceleri korktum oynamaya ama sonra güzel tepkiler aldım. Seyredenler şaşırıyorlar. Şu an rekorum 7.76 metre. Türkiye’de de Avrupa’da da güzel dereceler elde ettim. Olimpiyat her sporcunun istediği bir şey. Ben de gitmek istiyorum. Hayalim Brezilya’ya gidip, Roman havası oynamak ve gururla Türk bayrağını dalgalandırmak." Hiçbir zaman Roman olduğunu gizlemediğini vurgulayan Muammer, "Okulda ilk başta beni diğerlerinden ayıranlar oldu ama ben hiçbir zaman saklamadım Roman olduğumu, saklamayı da düşünmedim. Biz Romanız, kimse saklamasın, biz böyleyiz, böyle de güzeliz." dedi.

Baba Demir: "Önceleri atlet olmasını istemedim"

Yıllarca hurdacılık yaptıktan sonra asgari ücretle temizlik işlerinde de çalışmaya başlayan Haydar Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir gün Muammer’in beden eğitimi hocasının kendisini okula çağırdığını ve oğlunun çok iyi bir atletizmci olabileceğini söylediğini ancak bu teklifi önceleri kabul etmediğini anlatıyor.

Atletizmin zengin sporu olduğunu savunan Demir, şöyle devam etti:

"Atletizm, zengin sporu. Fakir kalkıp biftek alamaz ki. Zenginle fakir bir olmaz. Ben oğluma 500 liralık tişört, çorap alamam. Vitaminleri var, onları bile alamıyorum. Oğlumun sigortası bile yok. İhtiyaçları var ama milli takıma girmesi büyük gurur. O bir Roman çocuğu ve göklerde ay-yıldızlı bayrağımızı dalgalandırıyor. Roman çocukları böyle yerlere zor geliyor. Çünkü Roman deyince akla uyuşturucu, hırsızlık geliyor. İnsanlar korkuyor. Çocukları bile korkutmuşlar ’Seni çingene veririz’ diye."

"Ancak Romanların içine girmek, onları anlamak lazım. Bir kere Romanlar sıcaktır, coşkuludur, eğlencelidir." Muammer’in Romanların gururu olduğunu aktaran Haydar Demir, "Tenimiz esmer diye bize ev bile kiralamayanlar oldu ama şimdi bizi gördüklerinde ’tüh be ne hata yapmışız’ desinler isterim. Oğlum milli takım sporcusu oldu, Romanların da gururu artık. Herkes tanısın bilsin, Romanlar da iyi insandır."

Annenin gözyaşı gururdan

Muammer’in annesi Seniha Demir ise oğlunu okutmak için çok çalıştığını ama insanların hor gördüğünü düşündüğü için veli olarak okula pek gitmediğini gözyaşları içinde hatırlıyor.

Bugün milli takım sporcusu olan oğlunu televizyonlardaki yarışlarda izlerken heyecanına hakim olmadığını belirten Demir, şunları kaydetti:

"Ben temizliğe, ütüye çok gittim ama bugün bambaşka bir mutluluk yaşıyorum. Ben Muammer’den bir şey istemem, ona verebileceğim bir şey de yok. Allah herkesin çocuğuna nasip etsin. Bir anne olarak zaten ne diyeyim. Çok disiplinliydi, tuttuğunu koparırdı. Çok zor günlerimiz de oldu. Sofrada beklerdim önce iki oğlum doysun da ben ondan sonra karnımı doyurayım diye. Olsun şimdi her şeye değdi."

AA

Haberin Devamı