Siyaset Bahçeli'den "1 metre" tehdidi
Paylaş
Bahçeli'den "1 metre" tehdidi

Bahçeli'den "1 metre" tehdidi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Genel Kurulunda geçen hafta yaşanan kavgaya ilişkin, "Niyet sahipleri ayaklarını denk alsınlar, kuru tehditlere pabuç bırakmayacağız ve nereden gelirse gelsin her türlü saldırıyı da anında defedeceğiz. Meclisteki herkese sesleniyorum: MHP’nin sıralarına bir metre yaklaşan bundan sonra ne olacağını görecek" dedi.

Bahçeli, "Partimize ve milli iradeye yönelik doğrudan saldırıya yeltenen AKP zihniyetini terbiyeye, ölçülü olmaya ve hadlerini bilmeye tekraren davet ediyorum" dedi.

VE ERDOĞAN'IN YANITI:

"Bugünkü konuşmasında AK Parti'yi Haçlı ordularına benzetecek kadar densiz bir yaklaşım var. Sağolsun bir de eline metre almış bundan sonra AK Partililer bizim sıralarımıza yaklaşamazlar diyor. Teşbih hata kabul etmez. Bunun tıp dünyasındaki karşılığını nedir onu tıp dünyasına havale ediyorum. Hani siz milletin maneviyatını en üst seviyede önemsiyordunuz? Bu mu sahip çıkmak, bu mu milliyetçilik? Sayın Bahçeli benim faşizmi bilmediğini iddia ediyor. Evet Bahçeli biz faşizmi sizin kadar iyi bilmiyiz. Çünkü faşizmle bir bağlantımız, ilişkimiz yok. Siz faşiszimin özelliklerini açıklayın da biz de sizin nasıl bir zihniyete sahip olduğunu anlayalım. Gerçi tahmin edebiliyoruz. Çünk siz hem teorisyenizisiniz hem de pratisyenisiniz. Bu ülkede milleyetçilk adı altında nasıl kafatasçılık yapıldığını milletimiz daha iyi anlasın."

ERDOĞAN KIŞKIRTTI

Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, geçen hafta TBMM Genel Kurulunda yaşanan kavgaya değindi. İktidar partisine mensup milletvekillerinden bazılarının, 69 milletvekili olan MHP grubuna yönelik müdahaleye kalktığını ifade eden Bahçeli, bütün bunların ekran önünde ve canlı olarak, kamuoyunun hakemliğinde ve şahadetinde gerçekleştiğini söyledi.

Hitabet esnasında eleştirilerin dozunun kaçtığını, konuşma adabı ve ahlakın seviyesinin ise giderek düştüğünü dile getiren Bahçeli, "Parti grubumuza doğrudan yönelerek ağır ithamlar ve eleştirilerde bulunulmuş, tam bir çarpıtma ve yalan ile partimize yönelik iftiralar atılmıştır" dedi.

Bu gelişmeler esnasında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, "hiddetten kıpkırmızı olan bir çehre ile kürsüye geldiğini" iddia eden Bahçeli, "Tahriklerin zirve yaptığı bu esnada bazı AKP milletvekillerinin oturmaları gereken yerlerden kalkarak Genel Başkanlarının işaret ettiği yöne doğru ilerlemişlerdir. TBMM’de kendilerine ayrılan bölümde oturan partimize mensup milletvekillerine yönelmişler ve fiili bir saldırı gerçekleştirmek istemişlerdir. Bütün bu gelişmeler olurken, olayın tahrikçisi Başbakan Erdoğan ise grubunu kendi rezillikleri ile başbaşa bırakıp Genel Kurul dışına kaçmıştır" diye konuştu.

Bahçeli, bu kötü niyet ve saldırı teşebbüslerine, partisine mensup milletvekilleri tarafından hak ettiği karşılığın verildiğini vurgulayarak, "Büyük bir sabır ve metanetle kendilerine yönelen ağır tahriklere katlanan grubumuz, tam bir disiplin ve vakar ile davranmıştır. Partimize ve milli iradeye yönelik doğrudan saldırıya yeltenen AKP zihniyetini terbiyeye, ölçülü olmaya ve hadlerini bilmeye tekraren davet ediyorum. Milliyetçi hareketin temsilcileri olarak, ağır kışkırtmalara karşı gösterilen olgunluk ve olayların daha fazla büyümesini engelleyen sağduyulu yaklaşımınız nedeniyle ise sizleri kutluyorum" ifadelerini kullandı.

"AKP YURT DIŞINDA TASARLANMIŞ"

Bahçeli, partisine yönelik tahriklerin yalnızca Meclis çatısı altında meydana gelmediğini dile getirerek, TBMM’de yaşanan olayın derinliklerini 2 ayrı süreç içinde aranması gerektiğini anlattı.

Bunlardan birincisinin, partisinin de koalisyon ortağı olduğu dönemde, küresel projeler için engel görülen MHP’nin olmadığı bir siyaset mühendisliği arayışı olduğunu ileri süren Bahçeli, "O karanlık süreçte iktidara gelip bugün bizi demokrasi karşıtı gibi sunmaya çalışanlar ne tesadüftür ki 28 Şubat denilen dayatmaların doğrudan doğruya ürünü olup, bu kirli dönemin hedeflenen sonucu oluşmuş kadrolarıdır. Bu itibarla AKP, geleneksel köklerini inkar ve red ile oluşmuş, yurt dışında tasarlanmış, yurt içinde tanımlanmış ve tamamlanmış bir siyasal projedir" diye konuştu.

Bugün karşılarına çıkan gelişmelerin ikinci aşamasının da partilerinin bütün engelleri aşarak TBMM’de grup kurması sonrası yaşananlar olduğunu ifade eden Bahçeli, "Siyaset kurgularını MHP’siz bir Meclis üzerine şekillendiren AKP zihniyeti, ülkemiz üzerindeki bütün tasarruflarını hiçbir engelle karşılaşmadan rahatça yürütmek için planlarını o dönemde hazırlamıştı" dedi.

Bu planların ne olduğunu sıralayan Bahçeli, "Küresel güçlerin talep listelerini gerçekleştirmek, milletimizi, birbirine yabancılaştıracak senaryoları uygulamak, Türkiye’yi teröre teslim etmek ve bölücülüğün emrine sokmak, milli meselelerde dış dayatmalara boyun eğmek, uluslararası görüşmelerde tahkir ve aşağılamaları sineye çekmek ve kimliğini bulamamış bir Başbakanın bozmaya çalıştığı kardeşliğin fitne tohumlarını ekmek, iş başındaki AKP’nin en büyük emeli ve heyecanıydı" diye konuştu.

Devamı 2. sayfada...

"İKİ KUTUPLU SENARYO BOZULDU"

Bahçeli, "taviz, teslimiyet, ilkesizlik, boyun eğme üzerine şekillenmiş bu çürümüş siyaset algısının beklentilerinin 22 Temmuzda yapılan seçimle suya düştüğünü" söyledi.

Son milletvekili genel seçimleriyle partisinin Mecliste yerini aldığını ve yüksek bir siyasi sorumlulukla oynanan oyunlara çomak soktuğunu kaydeden Bahçeli, böylece hem küresel oyunları hem de AK Parti ve CHP’nin iki kutuplu senaryosunu bozduğunu ifade etti.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, şöyle konuştu:
"Özellikle tek başına iktidar kuvvetinin hoyratlığı ile kendinde güç vehmeden AKP zihniyetinin ’açılım’ denen yıkımın ve PKK ile işbirliği arayışlarının, MHP kalesine çarparak darmadağın olması, Başbakan ve ekibinde şok dalgası yaratmış ve tam bir bozgun ve gerçek ricat hali bütün partisini kaplamıştır. Bugün öfke, hiddet, tahrik, telaş, panik, tükeniş ve nihayet sonuçsuz saldırı olarak karşımıza çıkan AKP zihniyetinin durumu budur ve gerçekler bundan ibarettir. Türk milleti kavramından duyduğu rahatsızlık, Başbakan Erdoğan’ı, bu milleti canı pahasına savunmaya yemin etmiş MHP’nin temsilcilerine saldırmaya varan bir tükenişin içine sürüklemiştir. Bütün bu gelişmeler, iktidardan gideceğini anlayan, saltanatının sona erdiğini gören, milletimizin sırtından atmaya hazırlandığını fark eden siyaset sırtlanlarının nafile saldırılarıdır. Ve milletimizin son kalesi olan MHP’nin surlarına çarpıp düşmeye mahkumdur. Bu saldırılar yalnızca partimize değil, onun temsil ettiği milli kimlik, milli dil, milli birlik ve milli devlete yönelik düşmanca tavırdır."

"AKP’NİN YANLIŞLARI,BİZİM DOĞRULARIMIZ..."

AK Parti’nin 7 yıldır TBMM’de olduğunu, bu grubun, partisini sindirmek ve korkutmak için ayağa kalktığını ileri süren Bahçeli, şu soruları yöneltti:
"Milletimiz açlıktan ve yoksulluktan inim inim inlerken, işçi, memur, esnaf, emekli, çiftçi kan ağlarken, vicdanı sızlayan bir vekil gören var mıdır? Hükümet Washington masalarına yüz sürerken, aman dilerken, ’deliğe süpürmeyin’ diye yalvarırken, bunu şerefine konduramayıp eleştiren bir AKP’liye rast gelen var mıdır?

Yıllardan beri Palikaryaların, Ermeni komitacıların, Brüksel komiserlerinin aşağılamalarına karşı haysiyet mücadelesi verenine tanık olanı var mıdır? Şehide ’kelle’ diyen çürümüş zihniyeti duyunca, katile ’sayın’ diyen alçaklığı işitince, Mehmetçiği ’yan gelip yatmakla’ suçlayan kokuşmuşluğu görünce, bunu şerefine, izzeti nefisine, ahlakına, ailesine ve mukaddesatına yediremeyip bu kepazelikler için ayağa kalkmış AKP’li bir vekil gördünüz mü? Türkiyem’iz üzerinde hesabı olanların hepsi, Haçlı zihniyeti, Müslüman katili, Türk düşmanı, insanlık kasabı, milletimizden ve coğrafyamızdan intikam almak isteyenlerin tamamı Başbakan’ın arkasında kuyruğa dizilmişken, bunu alçaklık sayıp bir kez olsun ayaklanmış bir AKP milletvekiliyle karşılaştınız mı? Vereceğiniz cevap hayırsa, AKP’nin yanlışları bizim doğrularımızdır. Biliniz ki değerli milletvekili arkadaşlarım, doğru yerdeyiz, doğruları söylüyoruz, doğruların peşindeyiz."

"ŞER CEPHESİNİN NEDENİ BU"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "partisine karşı oluşan şer cephesinin ve ihanet ittifakının da nedeninin bu olduğunu" iddia ederek, şu ifadeleri kullandı:

"PKK’ya, Haçlı kalıntılarına boyun eğenler, teslim olanlar, şimdi Meclis içinde Milliyetçi hareketi sindirme arayışına girmişlerdir. Bu, bin yıldır Türk milletinden intikam almak isteyenlerin, Türklüğü ağzına almak istemeyenler tarafından süregelen Haçlı zihniyetinin açık bir saldırısıdır. Bu, teslimiyetçilerin, yabancı başkentlerde verilen tavizlere ’dur’ diyen Milliyetçi Harekete karşı işbirlikçilerin saldırısıdır. Türk ve İslam dünyasına yönelik sömürüye başkaldıran Milliyetçi Harekete karşı, küresel zulmünün eş başkanlarının saldırısıdır. Brüksel’de Avrupalı, Washington’da Amerikalı, Erivan’da Ermeni, Erbil’de Peşmerge olup da Ankara’da bir türlü ’Türk milletindenim’ diyemeyenlerin, bunu ağzına almaktan korkanların, kaçanların, ürkenlerin açıkça saldırısıdır. PKK ile kolkola ama MHP’ye düşman, Peşmerge ile can ciğer MHP’ye tepkili, Rum’la kardeş, Ermeni İle dost ama MHP ile hasım olanların, Türk milletinden utananların, Türk tarihinden tiksinenlerin son çırpınışlarıdır."

Daha önce, bugün yaşadıklarının kökünün geçmişte, derinlerde olduğunu söylediğini belirten Bahçeli, "Bunun, Anadolu’yu kaybetmiş Bizanslı Diyojen’nin, Selçuklu Sultanı Alparslan’la, İstanbul’u kaybeden Konstantin’in, Sultan Fatih’le, Boğazın sularına gömülmüş sömürge donanmasının, Çanakkale şehitleriyle, ayağa kalkmış Anadolu’dan defolmuş yedi düvelin, Mustafa Kemal’le, Beşparmak’ta aklı, Gabar’da, Şırnak’ta, Hakkari’de gözü kalmışların Mehmetçikle, Açılım, çözüm, çare, reform denilenlerin ise yıkım anlaşması Sevr’in, kuruluş anlaşması Lozan’la günümüzdeki bir hesaplaşması olduğunu bütün dünyaya ilan etmiştim" diye konuştu.

Devamı 3. sayfada...

"HAÇLI KALINTILARI GİBİ..."

Bu düşüncelerinde abartı bulanların, bunu bir politik mesaj olarak görenlerin o günlerde bunları yeterince ciddiye almadığını ifade eden Bahçeli, "Tekraren söylüyorum ki bu son olay, yalnızca Meclis zemininde meydana gelen bir taşkınlık değildir. Türk milleti ile tam bir hesaplaşmanın işaretidir. Bu hesap, Türk milleti ile kapanmamış defterlerin, al bayrağımıza karşı silinmemiş nefretlerin, İslama karşı tükenmemiş düşmanlıkların ve kahraman ecdadımıza karşı bin yıldır unutulmamış yenilgilerin hesabıdır ve bunun adı, bir kez daha tekrar ediyorum, dokuzuncu Haçlı seferidir. Ve yerlerinden kalkarak MHP sıralarına yanaşanlar ise son bir hamle yapmaya çalışan yorgun ve tükenmiş Haçlı kalıntıları gibidir" diye konuştu.

Bahçeli, bir tarafta Türk milletinin, diğer tarafta tarihi emeller, hırslar, kinler ve nefretlerin bulunduğunu iddia ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir tarafta Türk milletinin sevdalısı MHP, diğer tarafta ise işbirlikçi cephenin içimizdeki temsilcisi Başbakan Erdoğan ve hükümetleri vardır. Bu şer cephesi MHP’ye karşı elele vermiş, tertemiz vicdanları inanç istismarı ile doğramak; mütedeyyin yürekleri fitne ile karartmak istemektedir. Ülkemizi yıkmak için, birliğimizi dağıtmak için, milletimizi bölmek için; sizlerin dilsiz olmanızı, sağır olmanızı, kör olmanızı beklemektedir. Mecliste yaşananların da nedeni budur. Susmayan, durmayan, geri adım atmayan Milliyetçi hareket, Başbakan Erdoğan’ın ve kadrolarının oyununu bozmuştur.

Direnen, didişen, uğraşan Milliyetçi Hareket, küresel senaryoları boşa çıkartmıştır. Başbakanın öfkesi bundandır. Yaşadığı derin hayal kırıklığı bu yüzdendir. Kulaklarına kadar kızarmasına, gözünün dönmesine neden olan gerekçe, ne eşi olan Hanımefendinin yaşadıklarıdır ne de kendi partililerinin peygamber yakıştırmasıdır. İktidarda kalma umutları sönmüş, hesap verme korkusu iliklerine kadar işlemiş, her geçen gün irtifa kaybederek her ahlaksızlığa tutunmuş bir zihniyet iflasının tükenişidir. Milletin gözünden düşmenin, iktidarını kaybetmenin, yönetemez hale gelmenin, her gün adım adım erimenin, kaçınılmaz akıbete biraz daha yaklaşıyor olmanın gerginliğidir. Gerçekleri görmeye başlayan ve son oturumda Başbakanın tahriklerine karşı metanetlerini koruyarak yerlerini muhafaza eden AKP’li vekillerin yöneldikleri istikameti sorguladıklarını umuyorum."

"NE GERİ ADIM ATACAĞIZ NE DAYATMALARA BOYUN EĞECEĞİZ"

MHP Genel Başkanı Bahçeli, çırpınışların boşuna, tahrikler, yalanlar ve iftiraların beyhude olduğunu belirterek, "Kaçış ve kurtuluş yoktur. Er yada geç milletin hakemliğine gidilecektir ve beklenen son AKP zihniyetinin karşısına çıkacaktır. O gün geldiğinde ne yandaşların çırpınışları ne hırsızların ve uğursuzların kıvranışları ne başka başkentlerin yalvarışları onları kurtarmaya yetmeyecektir" dedi.

Bahçeli, şunları kaydetti:
"Unutulmasın ki millet sahipsiz değildir. Ülkem ümitsiz değildir. Yüreği Türkiye için çarpan milletvekili arkadaşlarım, Milliyetçi hareketin Türkiye sevdalısı kardeşlerim, bilmenizi istiyorum ki içten ve dıştan çepeçevre kuşatılan Türkiye’nin ümidi sizsiniz. Kuşatmayı yaracak ve milleti yalandan, dolandan, istismardan ve soygundan kurtaracak olan sizlersiniz. Bu yüzden de hedefte siz varsınız. Milletimiz uğruna ne baskılardan yılacağız ne yolumuzdan döneceğiz ne geri adım atacağız ne dayatmalara boyun eğeceğiz. Hak bildiğimiz, doğru olduğuna inandığımız yolda sonuna kadar gideceğiz. Milletimizin can yoldaşı, ecdadımızın temsilcisi olmayı sürdüreceğiz. Niyet sahipleri ayaklarını dek alsınlar, kuru tehditlere pabuç bırakmayacağız ve nereden gelirse gelsin her türlü saldırıyı da anında def edeceğiz. Meclisteki herkese sesleniyorum; MHP’nin sıralarına bir metre yaklaşan bundan sonra ne olacağını görecek."

3

Haberin Devamı