Ne manuel terapi, ne proloterapi ne nöral terapi ne kuru iğneleme ve ne de kök hücre uygulamaları tek başına çözüm üretici değildir. Bele kortizon, lazer, ozon, hidroterapi, radyofrekans gibi yöntemlerle de bel fıtığına kesin çözüm üretilememektedir. Sülük, hacamat (yardımcı olarak kullanılabilir) ve yüzeyden sürülen kremlerin çözüm üretici etkisi yoktur. Ameliyat, ancak %1-2'lik kısmında gerekmektedir ve dışkı ve idrar tutamam, cinsel fonksiyonlarda bozulma, ve her türlü(asla tek yöntem değil) tıbbi tedavi ve önleme rağmen ilerleyen kuvvet kaybı gelişmesi durumlarında düşünülür. Ameliyatlar ve disk içi uygulanan nükleoplasti veya anuloplasti gibi yöntemler diske zarar verdiğinden gelecek ay ve yıllar içinde yeni problemlerin davetçisi olabilmektedir ve esnekliği belli derecelerde kısıtlar ve hastayı hafif veya ciddi özürlü hale getirebilir. Ameliyatın endoskopik veya mikrocerrahi olması cazip gösterilmektedir ancak açık cerrahi gibi volüm azalması yaptığından dolayı diske verilen zararı engellememektedir.
Bel fıtığı olanlar nelere dikkat etmeli?
Ani hareketlerden kaçınılmalı, ağır kaldırılmamalı, spor yaparken beli zorlamaktan kaçınmalı, uzun süreli olarak aynı pozisyonda kalınmamalı, eğilirken dizleri kırarak bel düz olarak eğilmeye dikkat edilmeli, omurgayı zorlayacak ve zedeleyecek hareketler yapılmamalı, kilo almamalı, kilolu olanlar mutlaka normale dönmelidir, el çantası yerine hafif sırt çantası tercih edilmeli, çok fazla ayakta durulmamalı, duruluyor ise bir yere yaslanılmalı, sırt üstü veya yan yatmak tercih edilmeli, dik ve kısa süreli oturulmalı ve bel desteklenmeli.