Beren Saat: Pandemi şarkılarımın şekillendiği zaman dilimi oldu

Beren Saat, L’Officiel Türkiye dergisi için objektif karşısına geçti. Pandemi döneminde eşi Kenan Doğulu ile müzik çalışmaları yaptığını söyleyen Saat, “Kenan’ın bolca boş zamanı olduğu için şarkılarım üzerine çalıştık. Hayatım boyunca pandemi sürecini bir yandan kayıpları anarak bir yandan da şükürle hatırlayacağım, çünkü ilk şarkılarımın şekillendiği zaman dilimi oldu” dedi. Pandemi nasıl bir deneyimdi?Yani herkes gibi benim de çok fazla kendi kendime kalma fırsatım oldu. Bu yüzden, bir yandan dünyada olan bitene kaygılanırken bir yandan da sakin bir keşif süreciydi. Bir de şöyle bir şey oldu; Kenan’ın (Doğulu) da bolca boş zamanı olduğu için benim şarkılarım üzerine çalıştık, stüdyoda beraber bolca zaman geçirdik. Zannediyorum ben hayatım boyunca pandemi sürecini bir yandan kayıpları anarak bir yandan da şükürle hatırlayacağım, çünkü ilk şarkılarımın şekillendiği zaman dilimi oldu. Ne tarz müzikler ürettiniz?Elektronik dans müzikleri; bir sürü janr’adan esintiler taşıyan, biraz deneysel dans şarkıları. Kenan, hem aranjmanları yapıp hem de hayallerimin müzikal bir bedene kavuşmasına yardımcı oluyor diyebiliriz. Şarkıları ilk ne zaman duyabileceğiz?Şarkıları videolarıyla birlikte yayınlamak istiyorum. O yüzden tam bir takvim belirlemek mümkün olamıyor bu dönemde. Zannediyorum 2021’e kalacak.O zaman videolarda siz de yer alacaksınız anladığım kadarıyla...Tabii tabii. Çekmeyi de planlıyorum. Bazı anılarımın abstrakt kısa filmleri gibi videolar hayal ediyorum. Bundan sonra eski normale döndüğümüzde sizce pandemiden kalan alışkanlıklarımız devam edecek mi?Bazı insanlar pandemi öncesine çok hızlı döndü aslında. Onların o süreçten birtakım dersler çıkarmadığını düşünüyorum. İnsanların gereken derslerini alıp gezegenimizle uyumlu hareket ettiğini düşünmüyorum. Bütün insanlık iyileşmeye başlayana kadar da pandemi ya da başka bir biçimde yeni bir öğretiyle eğitilmeye devam edeceğiz gibi. Uzun bir ilişkiniz, yıllardır süren bir evliliğiniz var. İki ayrı evlerden gelen insanın bu kadar uzun süre beraber olmasının sırrı nedir?Hayatını yalnız yaşıyorken, bir gün biriyle tanışırsın ve evde hissedersin. Tam olarak hangi evde olduğunun da bir önemi kalmaz. Bizim öyle oldu. Çok güldük, çok eğlendik, dans ettik, çok saçmaladık... Etrafta, dışımızda ne olursa olsun, ikimizin bir fanusu vardı ve bu böyle yıllarca sürdü. Her ayrılığımızdan sonra bir araya geldiğimizde de yeniden evde ve sevgili hissettiğimiz için kopamadık. “Aşk-ı Memnu”daki karakterin Bihter’i özlüyor musun?Bihter’le şahane bir serüven yaşadım. Onu canlandırdığımda 25 yaşındaydım ve aslında Bihter’le içimdeki kadını keşfettim diyebilirim. Onu özlüyor muyum dersek, evet, ben onlarla biraz da meşakkatli birer süreçten geçtiğim için hepsiyle çok severek vedalaşıyorum. Ama bir yandan bütün karakterler yeni keşiflerim olduğu için, hepsi bilincimin içinde açık kalmış aplikasyonlar olarak benimle yaşamaya devam ediyorlar. Bihter bir bakıma benimle beraber yani.