Pazar Postası Bir odası olsun diye inşaat mühendisi olmak istedi...
Paylaş
Bir odası olsun diye inşaat mühendisi olmak istedi...

Altan Erkekli, Türk tiyatro ve sinemasının en başarılı oyuncularından. Akbil biletiyle toplu taşıma araçlarıyla yolculuk yapacak kadar mütevazı...

Hazırlayan: Seral CUMALI

Haberin Devamı

seral.cumali@posta.com.tr

Altan Erkekli’nin sünnet hatırası.

Altan Erkekli 1955 yılında İstanbul’da dünyaya gelir. Çocukluğu Koşuyolu’nda geçer. Babası Burhanettin Bey tipik bir Cumhuriyet subayı; annesi Kamuran Erkekli ise çok nüktedan bir hanımdı. Bıyık takar, erkek kıyafeti giyer, sesini değiştirip mahalledeki yaşlıları korkuturdu. Bazen Yahudi, bazen Ermeni, bazen de Rum taklidi yapardı.

25 sene kaldığı Ankara’daki yıllarında.

Altan Erkekli de yeteneğini şüphesiz annesinden almıştı. Altan Erkekli bir röportajında annesiyle ilgili bir anısını şöyle anlatır: “İlkokul 1’den beri yatılı okuyorum. Balığı çok seviyorum. Cumartesileri istavrit alınıyor. Evler yakın olduğu için komşulara da koku hakkı gidiyor.

Haberin Devamı

Yıl 1975. Altan Erkekli AST sahnesinde.

Anneme, ‘Komşulara niye veriyoruz, bize kalmıyor’ dedim. O gün iki kilo balık alınmıştı, annem bir kilosunu önüme koydu, ‘Yiyeceksin’ dedi. 9-10 yaşındayım, ‘Nasıl yiyeyim bu kadar balığı anne’ dedim. Cevabı ‘Yiyeceksin ya da paylaşmayı öğreneceksin’ oldu...

O gün 1 kilo balığı bana yedirdi...” O zamanlar döneri de çok sever Altan Erkekli. Mahalleden bir arkadaşı sünnet olur, sünnet çocuğuna döner getirilir. Babasına, “Ben de sünnet olursam bana da döner getirecek misiniz?” diye sorar küçük Altan. “Tabii” der babası, ve bir dönere tav olan Altan Reks Düğün Salonu’nda sünnet olur.

Altan Erkekli bir röportajında şöyle anlatır unutamadığı o anısını: “Ben acıdan ağlıyorum, herkes ‘Ağla Gitar’ şarkısıyla oynuyor. Döner geldi, yedik.

Ağlıyorum ama acım var diyemiyorum. Düğün bitti eve geldik, karşı komşumuz sağlık memuruydu müdahale etti. Meğerse ölüyormuşum, kan dolaşımımda bir sorun olmuş...”

Hep yatılı okudu

Ailesiyle pek birlikte olamaz Altan Erkekli, hep yatılı okur. Diyarbakır Maarif Koleji’ne onu bırakıp giden babasının bacaklarına ‘Gitme’ diye yapışmasını hiç unutamaz. 11 yaşında Diyarbakır’da tek başına kalır.

Altan Erkekli (en solda) ‘Rumuz Goncagül’ oyununda.

2 gün 39-40 ateşle yatar. Altan Erkekli bir röportajında; “Ne zaman zor bir sahne olsa babamın o gidişini hatırlarım...” der. Sonraki yıllarda da aile İstanbul’da, Altan Erkekli Ankara’da geçirir hayatının uzunca bölümünü. İlk gittiğinde “İki saat kalmam burada” dediği Ankara’da 25 yıl kalır Altan Erkekli. İnşaat mühendisi olmak istiyordur.

Haberin Devamı

Yıl 1990. İstanbul’da BKM kadrosunda... Yılmaz Erdoğan ve Demet Akbağ ile

Nedenini bir röportajında şöyle anlatır: “Koşuyolu’ndaki evimiz 2 katlı ama iki ayrı daire. Altta müstakil bir daire, üstte bizim 58 m2 evimiz. Bazı evlerin salonu 58 m2. İlkokul 1’den beri yatılı okuyorum. Bazı öğrenciler odamda bu var şu var diyordu. Bana sobanın yanında yere yatak yapılıyor. Odam yok. O zamanlar zannediyorum ki, inşaat mühendisleri evleri yapıyor, insanlara dağıtıyor. Ben de inşaat mühendisi olacağım diyordum, bütün çocuklar kendi odalarında büyüsün istiyordum...”

‘AST gemisi’nde

Altan Erkekli Ankara Dil Tarih Tiyatro Bölümünü kazanır. 1. sınıftayken okul tiyatrosu bir oyun sahneleyecektir. Oyunu Mehmet Birkiye yönetmektedir. Mehmet Birkiye’nin arkadaşı Ferhan Şensoy gelir, “Sen de papazı oyna” der Altan Erkekli’ye. Böylece Altan Erkekli’nin sahne yaşamı başlar. Ve ardından Ankara Sanat Tiyatrosu (AST) dönemi başlar Altan Erkekli için...

Haberin Devamı

Altan Erkekli, eşi Ebru Hanım, çocukları Efe ve Can. Aileye 2012’de Ali katıldı.

Rutkay Aziz bir oyundan sonra Altan Erkekli’nin yanına gelir, “Bizimle Ankara Sanat Tiyatrosu gemisine binmek ister misin?” der. Şaşırır Altan Erkekli, “Benim denizle bir ilgim yok” der. Ankara’ya gelmeden önce bir boğulma tehlikesi geçirmiş, o yüzden gemi lafını duyunca da tepki göstermiştir. Rutkay Aziz şaşırır. Gökhan Akçura, “Seni tiyatroya çağrıyor” der ve Altan Erkekli iki günde hazırlandığı rolü başarıyla oynar. Altan Erkekli, tiyatro serüvenini şöyle özetler: “Rutkay Aziz benim hayatımı değiştiren, bana çok şey öğreten, dünyayı tanıtan insan.

Öz abim gibi hakkı olan insan. Beşiktaş Kültür Merkezi ve onun çok değerli emekçileri Yılmaz Erdoğan ve Demet Akbağ da benim hayatımdaki makastır...”

56 yaşında baba oldu

Haberin Devamı

Altan Erkekli; Ebru Hanım’la büyük aşkını ise bir röportajında şöyle anlatır: “Ebru benim ikinci eşim. Aramızda 14 yaş fark var. Ebru, Bilkent Tiyatro Bölümü mezunudur, öğrenciyken AST’a gelirdi. Fuayede öğrencilerle bir arada bulunmak bir AST geleneğiydi. Ben Ebru’nun ‘Altan Abi’siydim. Ebru mezun olduğu yıl AST’ta Jeanne D’Arc adlı oyunda başrol oynadı.

AST’ın yüksek maliyetli prodüksiyonlarını çıkarabilmesi için bir oyunun da turnede olması lazımdı. Biz de Altan’la (Gördüm) Nazım Hikmet’in Yolcu adlı oyunu ile 25 gün turnede dolaştık. Döndüğümde baktım Ebru benim o güne kadar tanıdığım Ebru değil. Jeanne D’Arc saçı bir değişik olmuş, beni fuayede görünce koştu; ‘Altan Abicim’ diye sarıldı.

Ben de ona sarıldım ama bu sefer farklı sarıldım. Böyle hissedince dedim ki; ‘Eyvah! Bende bir şeyler değişti galiba...’ Bunu bir an önce dile getirmeliyim diye düşündüm; ‘Ebru sana evde tiyatro broşürleri göstereyim, gelmek ister misin?’ dedim. ‘Olur’ dedi. Evde tavuk suyu çorba yapmıştım, ‘Yanına bir şey alayım’ dedim, minibüsten indik.

Bir karpuz aldım Ebru ’nun eline verdim, birşeyler daha almak için markete gittim. Ebru da ‘Ya Altan Abi bu karpuzu benim elime niye verdi? Ne tuhaf davranıyor, karpuzu bırakıp gitsem mi? ‘ diye düşünmüş. Evde tiyatro broşürlerine bakarken Ebru, ‘Ne güzel bir hayatınız var Altan Abi, ne güzelliklerle yaşamışsınız...’ dedi. Ben de birden, “Bundan sonra benimle birlikte bu hayata devam etmek ister misin?” dedim. Sarıldı bana...”

Mutlu evlilik devam ediyor. En son 56 yaşında baba olur Altan Erkekli. İlk eşinden bir oğlu olan Altan Erkekli’nin Ebru Hanım’la evliliğinden de 2 çocuğu var.