Giriş
Boşanmanın sebepleri neler olabilir?
Türkiye İstatistik Kurumu’na göre; geçen yıl 541 bin 424 çift evlendi. evlenenlerin sayısı bir önceki yıla göre yüzde 2.3 azaldı. Ayrıca bu evlenme sayısı 2001’den beri en düşük ikinci sayı. Daha önce 2002’de 510 bin 155 çift evlenmişti. Geçen yıl 155 bin 47 çift de boşandı. Bu da bugüne kadar en yüksek boşanma sayısı. Boşanmalar bir önceki yıla göre yüzde 8 arttı. Peki bu istatistikler ne anlama geliyor? Evli çiftler neden boşanıyor? Aşk Doktoru Mehmet Coşkundeniz yazdı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2019 yılı evlenme ve boşanma istatistiklerini açıkladı. Rakamların evlenme açısından da boşanma açısından da vahim olduğunu belirtmeliyim. Son 18 yılın en düşük ikinci evlenme sayısı ve tüm zamanların en yüksek boşanma sayısıyla karşı karşıyayız. Şimdi istatistikler üzerinden evlenmenin neden azaldığını, boşanmanın ise neden yükseldiğini yorumlayalım.
- 2019’da evlenen çift sayısı 541 bin 424. Geçen yıla göre yüzde 2.3 azalma var. Daha önce en az evlenen çift 2002’de görüldü. O yıl 510 bin 155 çift evlendi. Ki o zaman Türkiye’nin nüfusu 63.5 milyondu. Şu anda 83 milyon. 2002’de evlenme sayısının az olmasını tarihimizde gördüğümüz en büyük ekonomik krize bağlayabiliriz. Geçen 17 yılda en az evlenme bu yıl görülüyorsa bunda da ekonomik problemlerin etkili olduğunu söylemek mümkün.
- 2019’da 155 bin 47 çift de boşandı. Bu tüm tarihimizin en yüksek boşanma sayısı. Ayrıca bir önceki yıla göre artış yüzde 8. Bu da tüm zamanlarda bir yıldaki en büyük artış anlamına geliyor. Boşanmaların artmasında da yine ekonomik problemler etkili.
- Boşanmaların yüzde 36’sı ilk 5 yılda, yüzde 56.6’sı da ilk 10 yılda meydana geliyor. Boşanan çiftlerin yüzde 2.6’sı daha 1 yılları bile dolmadan ayrılmış. Bu veri de bize insanların artık birbirine pek de tahammülü olmadığını gösteriyor. Yani evlenirken verilen “Hastalıkta, sağlıkta, iyi günde, kötü günde, ölüm bizi ayırana dek” sözü tutulmuyor. Ayrılığı bu kadar çabuk gündeme getirmede sosyal medyanın etkisini de yadsıyamayız. Çünkü artık herkes herkese erişebiliyor ve seçenek artıyor.
- 2019’da boşanan 155 bin 47 çiftin tam 139 bin 660 çocuğu var. Bu da çocuğun evliliği kurtarmadığını çok net olarak gösteriyor. Ayrıca bu boşanmalardan, çiftlerin ailelerini de sayarsak en az 3 milyon kişi etkileniyor. Biliyoruz ki, anlaşmalı da olsa her boşanma travmatiktir.
- Ortalama ilk evlenme yaşı 2019 yılında erkeklerde 27.9 iken kadınlarda 25.0 oldu. Erkek ile kadın arasındaki ortalama ilk evlenme yaş farkı ise 2.9 yaş olarak gerçekleşti. İstatistiğin en olumlu verisi bu. Erken yaşta evlilik epey azaldı. 2001’de ilk evlenme yaşı kadında 22.7, erkekte 26.0’dı. Bu arada 16-17 yaş grubunda her yıl 20 binin üzerinde kız çocuğunun evlendirildiğini de biliyoruz.
- Boşanmanın nüfusa göre en fazla olduğu ilk 3 il İzmir, Antalya ve Muğla. Akdeniz ve Ege bölgeleri kadınların diğer bölgelere göre ekonomik özgürlüklerini daha kolay kazandıkları bölgeler. Bu nedenle mutsuz olduklarında boşanabiliyorlar. En az boşanmanın görüldüğü iller ise Hakkari, Siirt ve Muş. Bu illerimizde her evliliğin mutlu olduğunu düşünmeyin. Hem gelenekler hem de ekonomik durumlar boşanmayı engelliyor.
Sebepleri belirlenmeli
Türkiye İstatistik Kurumu, elbette sayısal verilerden yola çıkarak istatistikleri açıklıyor. Ama asıl mesele aile birliğini koruyabilmekse boşanmaların neden meydana geldiği yönünde mutlaka her sene araştırma yapılması gerekli. Maalesef bu yapılmıyor. En son 2015 yılında Aile Bakanlığı’nın yaptığı bir araştırma var. Onun da verileri 2013 yılına dayanıyor. 2013’ten bu yana Türkiye’de ve dünyada çok şey değişti. Boşanmaların azalması isteniyorsa sebeplerin üzerinde durulması şart.
Ben kabaca boşanma sebeplerini şöyle sıralayabilirim:
- Sorumsuzluk ve ilgisizlik
- Ekonomik problemler
- Aldatma ve sadakatsizlik
- Eşlerin birbirlerinin ailelerine karşı davranışları
- Kötü muamele ve şiddet
- Cinsel problemler
- İletişim sağlayamama
- Alkol, kumar, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklar
- Çocuğun eğitimi ile ilgili eşler arası anlaşmazlıklar
- Duyguların tükenmesi.
Ancak bunların böyle sıralanması yetmez, sorunların giderilmesi için de çaba gösterilmesi gerekir. Aile terapisi sigorta kapsamı altına alınmalıdır mesela. Evlenmeden önce her çift mutlaka aile terapisine alınmalı, evliliğin öyle çocuk oyuncağı olmadığı anlatılmalı. Belki o zaman boşanma oranlarındaki artış bir nebze olsun azaltılabilir.