Depresyonda olan birine iyi bir tavsiye verir misiniz?

Hayatın kendisi de dahil olmak üzere dünyada sonsuza dek süren hiçbir şey yok. Tüm hüzünler ve mutluluklar büyür, küçülür, bazen yok olur, bazen yerini daha iyilerine bırakır. Sabırla hayatın gizemli mucizesine inanmak, güzel şeylerin kendi hızında insana yaklaştığını düşünmek belki de en kilit nokta. Sevdiklerine tutunmak ve sahip olunan güzellikleri düşünmek de böyle zamanlarda karanlığa ışık tutar.

Bir şansınız olsa geçmişinizdeki hangi hataları düzeltmek isterdiniz?

Tüm hatalarım beni bugün sahip olduğum tecrübelere kavuşturdular. Hayatta aldığım tüm kararlar zaman içerisinde bana iyi veya kötü dersler sundu. Geçmişime tüm minnetimle, hatalarımı da kucaklamayı öğrendim. Gerçek huzurun sırrı burada saklı olabilir.

Aldığınız en ilginç hayran mesajı neydi?

Sevgilisi ile barışmak için, kapısında serenat yapmaya davet eden, yer ve zaman belirtip, o gün bana “Nerede kaldın abi? Kaçta çıkalım?” yazan bir dinleyici dostumuz vardı. Açık ara favorim kendisi.

Tutkulu bir aşık mısınız?

Mevsimsel olarak dozajı değişir.

Size aşık olmak nasıl bir his?

Sanırım bu aralar bana aşık olmak hızla geçen bir trenin rüzgarıyla saçların uçuşması ve ardından gözden kaybolması gibi. Öyle çılgın bir tempom var ki aşkı yaşayacak vaktim bile yok. Varış noktam da uzaklarda görünüyor. Daha yolumuz uzun ve yapılacak çok iş var. Hüzünlü ama gerçek.

Aşk uğruna yaptığınız en çılgınca şey?

Bir keresinde sabah 02.00’de Facebook’ta yazışırken kavga ettiğim kız arkadaşımla barışmak için, sabahın kör karanlığında Londra’dan İsviçre’ye doğru yola çıktım. Yağmurda penceresinin altında uyanmasını bekledim. Apartmandan çıkarken onu çiçeklerle karşıladım...

Vücudunuzda en rahatsız olduğunuz yer neresi?

Tamamen barışığım ve tanıdıkça daha çok seviyorum her organımı.

Ölsem de vazgeçmem dediğiniz bir huyunuz?

Gururum. Çünkü hayatta onurlu bir yol yürümek hep vazgeçilmez önceliğim oldu. Onsuz ben, ben olamam zaten.

RÜYALARIMDA AĞLARIM

Şu anlık durumunuzu özetleyen kelime?

Bir cümle olurdu: Hayat adı verilen koşu bandındayım ve çalan şarkı çok güzel.

En tuhaf karşılanacak takıntınız?

Saçlarımı kendim keserim. Son 15 yıldır berbere gitmedim.

En son ne zaman ağladınız?

Ben en son ne zaman ağladığımı hatırlamıyorum. Rüyalarımda ağlarım bazen. O da sanırım, vücudum ister istemez hüznü, acıyı, kötü enerjiyi bir şekilde atmak istediğinden kendi kendine dram yaratıyor.

KÜRK GİYEN BİRİNİ GÖRÜNCE ÜRPERİYORUM

Satışı acilen yasaklansın dediğiniz şey?

Kürk satışı yasaklansın. Hayvanların çektiği acıları düşündükçe, kürk giymiş birini görünce ürperiyorum.

Türk insanının en tipik özellikleri nelerdir?

Bozulanı akıl almaz yöntemlerle tamir eder. Turiste bağırarak el kol hareketleriyle de olsa o yol mutlaka tarif edilir. Dolaptaki dondurma kabının içinden yaprak sarması çıkabilir. ‘Hesap ödeme Aikidosu’ bizim milli sporumuzdur. Yolda tanıdık görünce arabayı üstüne sürerek selamlaşan, macera sever, nüktedan, kirli cam görünce ‘Beni yıka’ yazmadan geçemeyen bir milletiz. Gökkuşağının renkleri gibi, hepsi başka, her biri kendi renginde güzel.

KADININ EN GÜZEL YAŞI EN ÖZGÜR OLDUĞUDUR

Bir kadının en güzel yaşı kaçtır?

Hayattan ne istediğini ve ne beklediğini anladığı, kendi mutluluğunu kendi içinde bulduğu, kendini en özgür ve en güçlü hissettiği yaş ne zamansa o yaştır. Her kadın en güzel yaşını kendi hikayesinde yine kendisi bulur. Bu duygular kadınlara o kadar yakışıyor ki, yaydıkları enerji ile en güzel hallerine bürünüyorlar.

Diyelim ki aşkın kanununu yazıyorsunuz, ilk kural ne olurdu?

İlk adımı sen at. Böylelikle yılların dilemmasını çözmüş olurduk, “İlk adımı kim atacak?” krizine ilk kuraldan son! Tabii devamında inatlaşmaların, gururların doğurduğu krizleri de böylelikle saf dışı bırakmış olurduk. Tek kanunla birçok sorunu çözdük.