AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, "Bir ay içinde mazeretsiz olarak beş birleşime katılmayan milletvekillerinin milletvekilliklerinin Genel Kurul kararıyla düşürülebileceği"nin kural olduğunu belirterek, "Sadece bir ihtimali hatırlatıyoruz, bir kuralı çok net olarak söylüyoruz. Elbette bu arkadaşlarımızın da bunu dikkate almaları gerekir. Yoksa bunun tehdit, şantaj olarak nitelendirilmesini gerçekten anlamak mümkün değil" dedi.

Canikli, Meclis’te gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Canikli, "Başbakan, MHP ile ortak konsensus sağlanırsa anayasa değişikliğini yapabileceklerini söyledi. MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin Anayasa’nın ilk 3 maddesinin değişmemesi konusunda açıklaması oldu. Sizce de ilk 3 madde asla değişmez midir? Siz de bu kanaatte misiniz?" sorusuna karşılık, şunları söyledi:

"Sayın Başbakanımızın söylediği söylediği husus şudur; Öncelikle ve ağırlıklı olarak tüm siyasi partilerin mutabakatı ve tam bir konsensusla anayasa değişikliği ya da yeni bir anayasa gerçekleştirilmesidir. Her zaman tercih edeceğimiz yöntem budur. Ancak bu sağlanamazsa, bütün uğraşlara ve çabalara rağmen böyle bir tam mutabakatı, siyasi partilerin tamamının mutabakatının sağlanamaması halinde CHP veya MHP’den bir tanesinin katkısıyla da böyle bir düzenlemenin yapılabileceğini ifade etti. Yani burada kastedilen esas hedeflenen de CHP ya da MHP’nin, tam mutabakat sağlanamazsa bunlardan birinin katkısıyla 367 çoğunluğun, referanduma gidilmeden anayasal düzenlemeyi yapma imkanı olabileceğini söyledi Sayın Başbakan. Yoksa herhangi bir siyasi partiyi dışlayan ya da onu bu çalışmalarda hesaba katmayan bir ifade söz konusu değil. Öncelikli ve ısrarla bütün siyasi partiler hepsi için geçerli. TBMM’de temsil edilen tüm siyasi partiler için geçerli, yani Meclis ayağı açısından söylüyorum. Onlarla gerekli görüşmeler, talepler söz konusu olacak, randevular talep edilecek, görüşmeler yapılmak için ne gerekiyor adımlar atılacak. Ama bu noktada istenen mutabakat sağlanamazsa, o zaman herhangi bir siyasi partinin, CHP de olabilir, MHP de olabilir. Ancak CHP, Meclis çalışmalarına katılmıyor. Yemin etmedikleri için CHP’li milletvekilleri, yasama faaliyetlerine iştirak edemiyorlar."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Eğer iki arkadaşlarıyla ilgili sorun çözülmediği takdirde tavırlarına sonuna kadar devam edecekleri"ne yönelik ifadesinin hatırlatılması üzerine Canikli, "Eğer gerçekten bu şekilde bir tavırları olursa, bundan sonra da yasama faaliyetlerine katılmamakta ısrar ederlerse, anayasa görüşmelerine katılmama kararı anlamına gelir. Çünkü sonuç itibarıyla anayasa, bir kanundur ve TBMM’de görüşülmesi, kabul edilmesi gerekir. Yasama faaliyetidir. CHP, yasama faaliyetlerine katılmamasındaki ısrarı devam ettiği takdirde, hiç kuşkusuz bir yasama faaliyeti olan anayasa değişikliği faaliyetlerine de katılamayacaktır" dedi.

Canikli, aynı durumun BDP ve bağımsız milletvekilleri için de geçerli olacağını belirterek, "Geriye sadece MHP kalıyor. Yani bu tavrında ısrar ederse, o zaman yasama faaliyetleri kaçınılmaz olarak ve mecburen, TBMM’deki yasama faaliyetleri çerçevesinde anayasanın görüşülme süreci kaçınılmaz olarak MHP ile götürülmek zorunda kalınacaktır" diye konuştu.

-"İLK ÜÇ MADDE"-

Bir gazetecinin "İlk üç madde konusunda MHP’nin şartı var. Siz de ’ilk üç maddede kesinlikle değişim olmaz ve bu şartla görüşürüz’ anlayışında mısınız?" sorusuna Canikli, bu konudaki hassasiyetlerinin daha önce ifade edildiğini hatırlattı.

Anayasa’nın ilk üç maddesi konusunda kendilerinin de hassasiyeti olduğunu belirten Canikli, "Ama şu anda bunların bu platformda tartışılması ve değerlendirilmesinin katkı sağlayıcı olmaz. Zaten bizim elimizde şu anda bir metin yok. Sadece çok genel ilkeler var. Onun dışında hiçbir metin ve hiçbir çalışma söz konusu değil. Hep birlikte ve tüm toplum olarak yapacağız. Bu çalışma süreci içinde bu konular da değerlendirilecek, enine boyuna etraflıca detaylandırılacak" diye konuştu.

"Başbakan Erdoğan’ın dünkü açıklamalarının ardından 15 Temmuz tarihi ifade ediliyor. Kılıçdaroğlu da bunu şantaj ve tehdit olarak değerlendirdi" denilmesi üzerine Canikli, şöyle konuştu:

"Başbakan ve arkadaşlarımızın söylediği sadece bir hukuki gerçeğin hatırlatılmasından ibarettir. Sayın Başbakan şunu söyledi ki bütün hukukçular da bu konuda mutabık, yemin etmeyen ve yasama faaliyetlerine katılmayan milletvekilleri mazeretsiz devamsızlık etmiş olurlar. Bir ay içinde mazeretsiz olarak beş oturuma katılmayan milletvekillerinin milletvekillikleri Genel Kurul kararıyla düşürülebilir. Bu kuraldır. Sadece kural hatırlatılmıştır. Burada bir yorum yoktur. Burada bir değerlendirme söz konusu değildir. Burada buna bağlı olarak TBMM Genel Kurulunun muhtemel kararı ifade edilmemiştir. Sadece Anayasa’mızın çok net bir kuralı, Başbakanımız ve arkadaşlarımız tarafından hatırlatılmıştır. 15 Temmuz olayı da şudur; 15 Temmuz’a kadar TBMM beş oturum gerçekleştirecektir. İkisi yapılmıştır. 15 Temmuz’a kadar planlanan çalışma içinde üç oturum daha vardır. Dolayısıyla beş oturum tamamlanmış olacaktır. Sayın Başbakan ve arkadaşlarımızın hatırlattığı 15 Temmuz itibarıyla, bütün hukukçuların üzerinde mutabakata vardığı, beş oturumda katılmama hususu gerçekleşmiş olacak."

-"ŞU ANDA ÖYLE BİR KARARIMIZ YOK"-

Bir gazetecinin "Peki grubunuzun bu konuda kararı var mı?" sorusuna karşılık Canikli, "Hayır, öyle bir kararımız yok, öyle bir görüşümüz yok, öyle bir çalışmamız da yok" dedi. "Yani harekete geçmeyeceksiniz?" sorusuna karşılık Canikli, şunları kaydetti:

"Şu an itibarıyla öyle bir görüşümüz, kararımız yok, öyle bir değerlendirmemiz söz konusu değil. Sadece bir ihtimali hatırlatıyoruz, bir kuralı çok net olarak söylüyoruz. Elbette bu arkadaşlarımızın da bunu dikkate almaları gerekir. Yoksa bunun tehdit, şantaj olarak nitelendirilmesini gerçekten anlamak mümkün değil. Çok net bir şekilde olan kuralın, bir anayasal kuralın hatırlatılmasından ibarettir. Bu kural var mıdır, yok mudur? Bu kural vardır. Yani bir ay içinde 5 oturuma mazeretsiz olarak katılmayan milletvekillerinin milletvekilliği, üyeliği TBMM kararıyla düşürülebilir. Yemin etmeyen ve yasama faaliyetlerine katılmayan milletvekilleri devamsızlık etmiş mi sayılır? Evet. Bu konuda daha önce yazılmış olan tüm hukuki metinlere baktığınızda, görüşlere baktığınızda, herkesin mutabık olduğunu görürsünüz. Dolayısıyla söylediğimiz sadece budur."

Canikli, "Siz başvuru yapmazsanız da bir ara seçim konusunda kurallar kendiliğinden işler mi?" sorusuna, ara seçimin şartlarının belli olduğunu belirterek, belli oranda temsilin ortadan kalkması, belli sayıda milletvekilliği düşmesi ya da bir ilin temsil kabiliyeti ortadan kalktığında karara gerek kalmadan ara seçimin yapılma durumunun ortaya çıktığını söyledi. Canikli, "Ama bu şartlar oluşur, oluşmaz, onu bilemeyiz" dedi.