Bekir Saçar

bekir.sacar@posta.com.tr

Cenk Suyabatmaz’ı bize kısaca anlatır mısın?

İlkokul ve ortaokul eğitimim devam ederken Mimar Sinan Üniversitesi’nde piyano bölümünde eğitim aldım. Liseye başlayınca konservatuardan ayrıldım. Üniversite yıllarında solistliğimi geliştirmek için eğitim aldım ve canlı performanslarla sahneye çıkmaya başladım. Şimdi sahnede gitar da çalıyorum.

Hayatının nasıl bir dönemindesin?

Hayatımın en heyecanlı ve en yaratıcı dönemindeyim. Bu sebepten geceleri uyuyamıyorum. Edinburg’da yapılan uluslararası Fringe Tiyatro Festivali var. 15 gün önce ilk kez İstanbul’da yapıldı. Biz de bu festivale Kraft Tiyatro olarak ‘Shakespeare Müzesi’ diye bir proje hazırladık. Yönetmenliğini ben yaptım. Tiyatro eleştirmenlerinden çok iyi yorumlar aldık. Bu projeyi kasım, aralık ve ocakta Kraft Tiyatro’da izleyebilirsiniz.

‘Alıştırman Lazım’ adını verdiğin bir single’la müzik piyasasına profesyonel bir giriş yaptın. Süreç nasıl gelişti?

Kendi bestelerim ve şarkılarım olmasına rağmen bir parça arayışındaydım. Murat Pirpiri “Bende bir şarkı var. Dinlemek ister misin?” dedi. Şarkının samimiyeti ve hissi içime çok sindi. Aranjör arkadaşım Çağrı Kodamanoğlu’yla birlikte bu şarkıyı hayata geçirdik. Klibi de Kraft Tiyatro’nun sahibi ve yönetmeni Çağ Çalışkur çekti.

KENDİMİ TÜRKİYE’YE TANITMA KONUSUNDA EMEKLEME DÖNEMİNDE BİR BEBEĞİM

Çocukken de şarkıcı olmak mı istiyordun?

Çocukluğumdan beri hayatımda hep müzik vardı. Hep iyi bir şarkıcı olmayı hayal ederdim. Hâlâ aynı heyecanla aynı hayali kuruyorum.

Kimleri dinleyerek büyüdün?

Beni en çok Sting etkiledi. Hem yazıyor, hem çalıyor, hem de söylüyor. Sürekli üretiyor. Müthiş bir yetenek. O benim idolüm. Kenan Doğulu, Tarkan, Ajda Pekkan ve Sezen Aksu’yu severek dinlerim ama Kenan Doğulu’yu tek geçerim. 25 senedir kalitesini hiç bozmadı.

Şu an bu mesleğin neresinde olduğunu düşünüyorsun?

10 yıldır canlı performanslarımla sahnelerdeyim. Sahne performansım iyi gidiyor. Kendimi Türkiye’ye tanıtma konusunda emekleme dönemindeki bir bebeğim. Kendimi Harbiye Açıkhava’da konser verirken görmek istiyorum.

10 yıldır sahne alıyorsan neden single çıkarmak için bu kadar bekledin?

Her şeyin bir zamanı var. Bu geç kalmış bir single olabilir ama ben bu sürede kendimi çok geliştirdim ve çok şey öğrendim.

Oyunculuk eğitimin de var. Hangisi ön planda?

Oyunculuk eğitimleri aldım, evet. Aynı zamanda tiyatro yönetmenliği de yapıyorum. En son ‘Muhteşem Yüzyıl Kösem’de oynadım. Oyunculuğu da çok seviyorum ama ille de bir seçim yapacaksam her zaman müziği seçerim.

MAYMUN İŞTAHLI DEĞİLİM

Ailen müzisyen olmanı destekledi mi, köstekledi mi?

Ailem beni her konuda destekler, çünkü maymun iştahlı biri olmadığımı bilirler.

Peki bu single’dan sonra bizleri neler bekliyor?

Bu zamana kadar yaptığım canlı performansları dizayn edip YouTube’da sunacağım. Ocak 2020 ve Mayıs 2020’de iki single daha çıkaracağım. Eylül’de de sekiz şarkılık ilk albümümü çıkaracağım.

Hangi müzik türüne kendini daha yakın hissediyorsun?

Şu anda pop müzik yapıyorum ve mutluyum. Önceliğim iyi müzik yapmak. Şarkılarımla insanlara dokunabilmek istiyorum.

TÜKETİM KÜLTÜRÜNE GÖRE YAPILAN MÜZİK KALİTESİZ OLACAK DİYE BİR ŞEY YOK

Yeni nesil müzisyenleri nasıl buluyorsun?

Teknoloji de moda da sürekli değişiyor. Ayak uydurmak gerekiyor. Tüketim kültürüne göre yapılan müzik kalitesiz olacak diye bir şey yok.

Müziğini kimler dinlesin istersin?

8-80 yaş arası kitleye ulaşmak en büyük hayalim. 8 yaşındaki çocuk da, 80 yaşındaki dede de beni dinlesin istiyorum. 8-25 yaş aralığındaki insanlara, “Bakın hayatta bu duygular da var. Bunları da yaşayabilirsiniz” diye seslenmek istiyorum.

Oyunculuk ve şarkıcılık karakterine neler kattı?

Tiyatro ve sinema insanın kendini yeniden keşfettiği müthiş bir alan. Oyunculuk yaparken duyu alanların daha çok açıldığı için şarkıyı da duygularla söyleyebiliyorsun. İki sanat dalı da karakterime olumlu anlamda çok şey kattı.

BURCU’YLA İLİŞKİMİZ AYNI ŞEKİLDE DEVAM EDİYOR. ABİMLE BOŞANDILAR DİYE SEVGİM EKSİLMEDİ

Abin Berk Suyabatmaz’la ilişkiniz nasıl? Yakın mısınız?

Aramızda dokuz yaş var ama çok iyiyiz. Hayatın her alanında birbirimize destek veriyor ve çok güveniyoruz. Abim hep kardeşi olsun istemiş. Bugün var olmamın en büyük sebebi Berk Suyabatmaz’dır.

Abin ile Burcu Esmersoy güzel bir çiftti ama evliliği yürütemediler. Bu ayrılık hakkında ne düşünüyorsun?

İki medeni insan olarak kavgasız gürültüsüz boşanmayı becerebildiler. Birbirlerini sevmişler ki boşandıktan sonra da birbirlerine saygı duymaya devam ediyorlar. Benim bu ilişkide “Keşke’ ile başlayan bir cümlem yok. Burcu’yu çok seviyorum ve mutlu olmasını istiyorum.

Burcu ile Berk’in aşk kokan flört dönemleri oldu. Evlendiler. 15 ay sonra boşandılar. Sence evlilik aşkı öldürüyor mu?

Hiç evlenmemiş biri olarak buna cevap veremem. Ayrıca evlenmek şart değil. Önemli olan iki kişinin hayat boyu nasıl mutlu olabileceğidir. Deftere atılan imza keşke mutluluğun, evliliğin garantisi olabilse ama ben yine de evliliğin insanlarda bir şeyleri değiştirdiğine inanıyorum.

Burcu ile ilişkin nasıl? Hâlâ görüşüyor musunuz?

Abimle evliyken ilişkimiz nasılsa aynı şekilde devam ediyor. Şarkım bittiğinde ona dinlettim, klibimi çekmeden önce ona danıştım, fikir aldım. Boşandılar diye sevgimden saygımdan eksilen bir şey olmadı.

Klibinde eski yengen Burcu’yu oynatsaydın daha çok ses getirirdi. Bunu niye düşünmedin?

Aklımın ucundan bile geçmedi. Burcu’dan böyle bir ricada bulunsam beni kırmazdı ama o zaman da şarkım yerine ‘Burcu’nun eski kayınbiraderinin klibinde oynaması’ ön planda olurdu. Ben ne Berk’in kardeşi ne de Burcu’nun eski kayınbiraderi olarak konumlandırılmak istiyorum. İnsanlar beni şarkımla ve yaptığım işle tanısın istiyorum.

BEN ONA “HAYIR” DİYEMiYORUM O HEP MUTLU OLSUN İSTİYORUM

Bu kadar güzel aşk şarkıları söyleyen birinin aşkla arası nasıl?

Altı yıldır İdil Sivritepe’yle birlikteyim. Hayatta birbirimize hiçbir yük vermeden, yan yana, el ele harika bir birliktelik yaşıyoruz ve çok mutluyuz. Sevdiğim ve sevildiğim bir ilişki yaşıyorum. Zaten ‘Alıştırman Lazım’ klibinde de partnerimi oynadı.

Bir birlikteliği altı koca yılın sonunda hâlâ ‘harika’ olarak tanımlamanın sırrı ne?

En önemlisi birbirimize çok güveniyoruz. Birbirimizin alanlarına saygı duyuyor ve asla müdahale etmiyoruz. İş alanında ikimiz de birbirimize koşulsuz şartsız destek oluyoruz.

SEVGİLİM ELBETTE Kİ SENARYO GEREĞİ BİRİYLE ÖPÜŞEBİLİR

İlişkinde kırmızı çizgin var mı?

Sevgilin bir oyuncu ve rol gereği öpüşmesi gerekirse buna nasıl bakarsın? Senaryo gereği biriyle elbette öpüşebilir. Çünkü oyunculuk bir şey anlatmaya, bir his vermeye odaklı bir iş. Aynı pozisyonda ben olursam da İdil’in buna söyleyeceği bir şey olmaz. İkimizin de kırmızı çizgisi yok.

Sevgiline aşık mısın?

Evet aşığım, İdil’i çok seviyorum.

Nişan, evlilik gibi bir planınız var mı?

Sevgilimle birlikte yaşıyoruz. Şu anki halimizden çok mutluyuz. Henüz bu konuda bir planımız yok ama neden olmasın?

Sevdiğin kadın için en büyük fedakarlığın nedir?

Bunu sadece İdil için söylüyorum: Ben ona “Hayır” diyemiyorum. O hep mutlu olsun istiyorum.

İkili ilişkilerde aşk mı önde olmalı saygı mı?

Saygı her şeyden önce gelir. Saygı, ilişkilerdeki birçok sorunu ortadan kaldırır. Bunu kendi ilişkimden biliyorum. Bizim ilişkimizde de saygı birinci sırada yer alıyor.

Peki, aşk her şeyi affeder mi?

Aşk her şeyi bir yere kadar affeder.