Antalya Çifte cinayet sanığının çocukları, 'Vur baba, öldür bunları' diye bağırmış

Çifte cinayet sanığının çocukları, 'Vur baba, öldür bunları' diye bağırmış

Paylaş
Çifte cinayet sanığının çocukları, 'Vur baba, öldür bunları' diye bağırmış

Çifte cinayet sanığının çocukları, 'Vur baba, öldür bunları' diye bağırmış

Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA) - ANTALYA'nın Serik ilçesinde, arazi anlaşmazlığı tartışmasında Mehmet Ali Merih (74) ve oğlu Rüştü Merih'i (53) av tüfeğiyle öldüren, kızı Mesudiye Kılıç'ı da yaralayan Süleyman Ünal hakkında 2 kez 'kasten insan öldürme', 4 kez de 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçlamalarıyla hazırlanan iddianame, Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, olay sırasında Ünal'ın eşi, oğlu ve kızlarının; 'Sık, bunları öldür', 'Babamızı ellemeyin, bugün bu kanı döksün', 'Vur baba, öldür bunları', 'Biz bugün buraya kan dökmeye geldik, hepinizin kanını buraya döküp, ölünüzü sereceğiz' dediği iddiaları yer aldı.
Olay, 17 Mart günü saat 15.00 sıralarında, Serik ilçesinin Çatallar Mahallesi Kır mevkisinde meydana geldi. Süleyman Ünal, iddiaya göre, aralarında önceden arazi anlaşmazlığı bulunan Mehmet Ali Merih ile çocukları Rüştü Merih ve Mesudiye Kılıç ile tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Süleyman Ünal, yanında getirdiği av tüfeğiyle Mehmet Ali Merih ve çocuklarına ateş açtı. 3 kişi tüfekten çıkan saçmaların isabet etmesiyle kanlar içinde yere yığılırken, Süleyman Ünal da olay yerinden kaçtı. Silah seslerini duyup, gelen çevredekilerce hastaneye götürülen Mehmet Ali Merih Serik ile Rüştü Merih, tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Kolundan yaralanan Mesudiye Kılıç ise Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gördü. Süleyman Ünal, kısa süre sonra tüfeğiyle karakola giderek, teslim oldu. Adliyeye sevk edilen Ünal, çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. Ünal ile birlikte gözaltına alınan 7 yakını ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
İDDİANAMEDEN ÇARPICI İFADELER
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianame, Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, çifte cinayetle ilgili ifadeler yer aldı. Olayın iki aile arasında, arazi anlaşmasından kaynaklandığına vurgu yapılan iddianamede, şöyle denildi:
"İki aile arasında arazi anlaşmazlığı yüzünden tartışma meydana geldiği, tartışmanın devamında Süleyman Ünal'ın çocukları ile birlikte araziye tekrar geldiği, elinde bulunan şarjörlü av tüfeği ile ateş etmeye başlaması üzerine maktuller Rüştü Merih ve Mehmet Ali Merih'i öldürdüğü, müşteki Mesudiye Kılıç'ı vurarak ağır şekilde yaraladığı, diğer müştekilerin kaçması sonucunda yara almadan kurtuldukları, böylelikle şüpheli Süleyman Ünal'ın iki kez kasten öldürme suçunu işlediği, müşteki Mesudiye Kılıç'ı, Süleyman Biber, Mehmet Kılıç ve Emine Çetin'e yönelik de hedef alarak öldürmek amacıyla ateş ettiği, bu atışlardan yalnızca Mesudiye Kılıç'a isabet ettiği, böylece Süleyman Ünal'ın müştekilere yönelik ayrı ayrı toplamda dört kez kasten öldürmeye teşebbüs suçunu işlediği anlaşılmıştır."
'SIK, BUNLARI ÖLDÜR' DEMİŞLER
İddianamede, olay sırasında Süleyman Ünal'ın yanında eşi ve çocuklarının da bulunduğuna dikkat çekilerek, şunlar kaydedildi:
"Meydana gelen olayda S.Ü., arabadan av tüfeğini çıkartarak babasına vermiş, yine av tüfeğine ait 2-3 tane dolu vaziyette şarjörleri de babasına vererek eylemi gerçekleştirmesine yardım etmiştir. Ayrıca, 'Ellemeyin babamı, sık baba bunları öldür' şeklinde sözlerde bulunmuştur. Ayrıca Süleyman Ünal'ın eşi G.Ü., kızları B.K., G.G., eylem sırasında 'Sık bunları öldür' diyerek bağırdakları, G.Ü.'nün 'Babamızı ellemeyin, bugün bu kanı döksün. Ellemeyin babamız yapsın' dediği, G.G., B.K. ve S.Ü.'nün 'Sık baba bunları öldür. Biz ellemeyelim babam halletsin' dedikleri, yine Süleyman Ünal'ın eşi G.Ü. ile çocukları H.Ü., B.K., G.G. ve A.Ü.'nün babalarının etrafında toplanarak, 'Biz bugün buraya kan dökmeye geldik. Hepinizin kanını buraya döküp, ölünüzü sereceğiz' şeklinde sözlerde bulunduğu anlaşılmıştır. Süleyman Ünal'ın eylemi gerçekleştirmesinde, S.Ü., G.Ü., H.Ü., B.K., G.G., H.G. ve A.Ü. yardımda bulunmuş ve teşvik etmişlerdir."
Olaya ilişkin dava, ilerleyen günlerde Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

FOTOĞRAFLI

Haberin Devamı