Ergenlik Çocuğu dinlemenin faydaları
Paylaş
Çocuğu dinlemenin faydaları

Konumuz çocuğunuzla iletişim. İlk adımlarınızı attınız, empati kurdunuz, sempati kurma tuzağına düşmediniz. Çocuğunuzun, dünyasında yaşadığı veya anlattığı konu ile ilgili duygularını tahmini olarak ifade ettiniz. Bunu yaparken onun neler hissettiğini veya neler düşündüğünü tam olarak tespit etmek için kendinizi zorlamadınız, sadece anlamaya çalıştınız, o kadar.Uzman Psikolog Funda Tekelioğlu konu hakkında önemli bilgiler verdi.

Şimdi sıra anlatmasını kolaylaştırmaya ve dinlemeye geldi. Duygularını empati odasında gördüğünüz kadarıyla “galiba, sanırım” ile başlayan cümlelerle ifade ettiniz. Ya “evet” dedi ve devam etti anlatmaya ya da “yok hayır” ve “aslında böyle” dedi ve yine devam etti anlatmaya. Gördüğünüz gibi akıl okumanıza gerek yok. Çocuğunuz sizin dikkatinizin onda olduğunu anladı. Konuşuyor. İşte burada yine “aman dikkat” demek istiyorum.

Haberin Devamı

DINLEYIN SADECE!

O anlatsın siz dinleyin. Arada size anlattıklarını özetleyin mutlaka. Hem sizin hala dinlediğinizi bilsin. Hem de siz doğru anlayıp anlamadığınızı kontrol edin. “aman canım, ne olacak anlarım ben onu zaten, kontrol etmeme gerek yok” falan derseniz, bir çuval inciri berbat edersiniz. Soru filan sormak istiyorsunuz diyelim, merak ediyorsunuz çünkü. Sorun tabiî ki ama konuşmayı kesecek cinste olmasın sorularınız. Yani cevabın “evet” ya da “hayır” olacağı soruları sormamaya özen gösterin. Kesiliverir konuşma. En önemlisi ise, sorularınız “niçin, neden”le başlamasın. Çocuğunuz kendisini yargılıyorsunuz zanneder, oysa sadece öğrenmek istiyorsunuz ama soruyu yanlış soruyorsunuz. Bu sefer de çocuğunuz kendini savunmaya geçer, anlatacağı şey yarım kalır. Daha sonraki zamanlarda benzer birkaç konuşma denemesi daha yapar sonra da vazgeçer size bir şeyler anlatmaktan. İyisi mi siz sorularınızı “ne, nasıl, neler” şeklinde sorun. Anlatmaya devam etsin çocuğunuz, siz de dinlemeye devam edin. Bütün aşamalardan geçtiniz, çocuğunuz anlatıyor, anlatırken de üzgün, kızgın, çaresiz belki görüyorsunuz. İçiniz daralıyor, onu böyle görmek sizi fena yapıyor. Hemen bir hal çaresi bulmak, çocuğunuzun derdine derman olmak istiyorsunuz. İşte burada kırmızı alarm demek istiyorum. Sakın ama sakın yapmayın.

Haberin Devamı

ONUN BULMASI GEREKEN ÇÖZÜMÜ SIZ BULMAYIN

Bırakın anlatsın, siz de sadece bazı küçük müdahalelerle (müdahale dediğim de işte yukarıda değindiklerim) dinleyin, lütfen sadece dinleyin. Çocuğunuza zaman vermiş olursunuz böylece. En önemlisi de kendi sorununu çözeceğine inandığınızı yani ona güvendiğinizi hissettirmiş olursunuz. Merak etmeyin kendi dünyasına göre mutlaka bir çözüm bulur.