Başı boş kaldıkları anda akla gelmeyecek yaramazlıklar yapmaya başlayan çocuklar anne babalarının çektikleri fotoğraflara yansıyınca ortaya hem çok komik ve sevimli hem de bu dağınıklıklar nasıl toparlanır ki diye düşündürten görüntüler ortaya çıkıyor. Yiyip içmiş, ortalığı toparlayamadan uyuyakalmış. O uyku ne tatlıdır kimbilir... Bebek pudrası pişiklere sürülmez; bu şekilde etrafa saçılır. Minik kardeşimize hak veriyoruz. Bu kız kardeşler ne giyeceklerine bir türlü karar verememişler. Hal böyle olunca da bütün kıyafetleri ortalığa saçmışlar. İnsan fotoğrafa bakarken bile nasıl toparlanacak bu kıyafetler diyor... Ufaklığın yüzündeki Yo, ben bir şey yapmadım ki! bakışı paha biçilmez güzellikte. Suç aleti makas fotoğrafın sağ alt köşesinde. Ufaklığın yüzündeyse yaptığı şeye dair hiçbir suçluluk ifadesi yok. Suç ortağı: Evin sevimli köpeği. Yüzü de dahil her yeri boyadıktan sonra keyifle tuvalete girmiş. Hiç pişman değil... Adeta süt dökmüş bir kedi. Bizce de en güzeli çikolatayı bu şekilde parmaklayarak yemek, çocuk haklı. Koltuğu ne güzel boyamışlar değil mi anneciğim? Başka çocuklar yani... Ufaklığın üzerinde şöyle yazıyor: Annemi suçlamayın, kıyafetlerimi kendim seçiyorum. Her yeri bir güzel boyadıktan sonra yaşanan huzur böyle rahat ve mutlu bir uyku uyumamızı sağlıyor. Kedi yaramazlık yapıyorsa ben neden yapmayayım demiş olsa gerek. Aslında çekmeceyi dağıtmıyor: Çekmeceyi içine girerek düzenlemeye çalışıyor. Döktüğü portakal suyunu bir yandan temizlemeye çalışıyor. Hem dökerim hem de silerim. İnsan en azından bahçede diye derin bir oh çekiyor. Çamura bulanmak insanın yüzünde ancak böyle tatlı bir ifade yaratabilir!