'Çok düştüm kalkmayı öğrendim'

Son olarak da Hande Yener’den dinlediğimiz ‘Ya Ya’ parçasıyla isminden söz ettirdi. Ama Berksan ile sadece şarkı sözü yazarlığını değil, yeni çıkardığı ‘Oh Oh’ adlı albümünü de konuştuk. Öğrendik ki Sibel Can, Kutsi, Emre Altuğ’a da parçalar hazırlamış. “Oh oh bu ne üretkenlik” dedik ve Berksan’a kayıt cihazını uzattık...

Röportaj: Pınar YILDIZ YÜKSEL
pinar.yildiz@posta.com.tr

Neden iki yıl ara verdin müziğe?

İki yıl aslında uygun süre ama her şey çok hızlı tüketildiği için uzun gibi geliyor insanlara.

Son albümde 4 parça var...

Daha sık aralıklarla buluşmak, bizim de dinleyicinin de heyecanını canlı tutmak için 4 şarkılık bir albüm yaptık. Bundan sonra böyle.

‘Oh Oh’ nasıl bir albüm oldu?

İçime sinen bir proje oldu. ‘Çata çat’ ve ‘Oh oh’ hareketli parçalarım. Ama ben romantik şarkıları çok seviyorum. Albümde en sevdiğim iki şarkı ‘Duman’ ve ‘Çözemedim’. Sevdiğim romantik şarkıları hep 3 numaraya koyarım. Böyle bir geleneğim var.

Niye en sevdiğin parçanın adını vermedin albüme?

Bunu albüm çıktıktan çok sonra sordum ben de kendime (gülüyor). Yapımcım ‘Oh Oh’u bir an önce paylaşmak istedi. Ama ben de insanlar bir oh’ desinler istiyorum.

Sipariş yaptığın şarkılar da hep ‘oh oh’, ‘ya ya’ gibi kısa ünlemlerden oluşuyor. Yeni kuşak bunları mı seviyor?

Şarkının içinden bir slogan seçiyoruz. Dedesi yok ki şarkıya onun adını verelim (gülüyor).

“Statlara düşecek bir şarkı yaptım”

‘Oh oh’un bir hikâyesi var mı?

Yapımcım “Statlara düşecek bir parça istiyorum” dedi. Ben yazdım, ortaya o çıktı. ? Hangi takıma düşer dersin? Ben Galatasaylıyım ama farketmez tabii.

Nakaratını filan ayarladın mı statlara göre?

Düşündüm ama ‘oh oh’tan sonra hep müstehcen kelimeler geliyor aklıma (gülüyor)

‘Duman’ adlı parçan da sosyal medyada çok ilgi gördü.

‘Duman’ kendini çaldıran bir parça oldu. Albümü iten lokomotif parça. Şarkı iyiyse zaman tanımaz, yürür gider, dinleyicisiyle buluşur. Şarkı, tek gerçektir.

“Hande ‘Ya Ya’yı söküp aldı”

Hande Yener yorumuyla senin parçan ‘Ya Ya’ da geçen yaza damgasını vurmuştu. Bekliyor muydun bu başarıyı?

40 milyon tık beklemiyordum ama Hande’nin yorumu ile buluşunca çok ses getireceğinden emindim. Üstelik uzun süre parçayı gizli tuttuk, birdenbire patlattık.

O ana nasıl karar veriyorsunuz?

Bunun için yapımcım Polat Yağcı gibi özel adamlar var. Bu süreci onlar yönetiyor. Yoksa ben yaptığım parçaları anında paylaşırım, tutamam kendimi.

‘Ya Ya’yı Hande için mi yazmıştın?

Stüdyo odasında çalışıyordum. Hande de oradaydı çıkmak üzereyken ne yaptığımı merak etti. Dinlettim. Hemen çıkardı montunu. “Bunu hemen bitiriyoruz, ben de gitmiyorum” dedi. O şarkıyı orada söküp aldı resmen.

"Şarkıların da kaderi var"

Hande kendine yakışan şarkıyı hemen seçebiliyor, değil mi?

Hayatımda tanıdığım en zeki solist diyebilirim. Çok özel bir sesi, güçlü bir yorumu var. Enerjisi de çok yüksek. Bence o dünya starı.

‘Ya Ya’ çok tutunca “Keşke bunu ben okusaydım” dedin mi?

Hiç demedim. Onu başkası okusaydı böyle olmazdı. Şarkıların da kaderi vardır. O şarkının kaderi Hande idi. Bana düşen gurur duyup hayranlıkla seyretmekti.

Söz yazarı olarak kıskandığın parçalar var mı?

Ooof, olmaz mı? Sezen’in parçaları var. Ama en çok ‘Yerine Sevemem’ şarkısını yazmış olmak isterdim.

“Sibel Can insanı büyülüyor”

Sibel Can’ın albümü yolda. Ona da şarkı yapmışsın.

Evet. Adı ‘Narsist’. Bir tane daha var ama o bomba. Duyunca çok şaşıracaksınız. ? Duyalım o zaman... Ama ben söyleyemem ki, Sibel Hanım açıklayacak onu.

Sibel Can özel mi sipariş etti şarkıyı?

Onunla 2-3 albümdür görüşüyoruz, zamanı şimdi geldi. Çok da güzel oldu.

Sibel Can’la çalışmak nasıl bir şey?

Sibel Hanım yorumuyla şarkılara bambaşka bir kimlik kazandırıyor. Bir de o cilvesi var ki, ah ah. Çok kibar, yetenekli, insanı büyülüyor. Gözlerine bakamıyorsunuz bile.

"HAYATIMDA AŞK YOK"

Güzel aşk şarkıları yapıyorsun, senin aşk hayatın nasıl?

Hayatımda aşk yok bir-iki yıldır. Arayışım yok ama karşılaşırsam hoşuma da gitmez değil (gülüyor).

Aşıkken nasıl biri oluyorsun?

Biraz beceriksiz, hatta yeteneksiz oluyorum. Yani aşık olunca abartıyorum bazı şeyleri. Fazla seviyorum mesela. Şaşkınlıklarım, aptallıklarım artıyor.

Sevgiyi bol keseden veriyorsun yani.

Aynen, bu huyum çok fena. Arkadaşlarıma da sevgimi bol keseden dağıtırım. Hak edeni de etmeyeni de aynı derecede sevip kırılıyorum. Üstelik “Bunu bir daha yapmayacağım” deyip tekrar yapıyorum. Aptal derecesinde sevgi dolu insanım. Karşımdaki beni, benim kadar sevmeyince de kırılıyorum.

Aşkların bu yüzden mi bitiyor?

Aşklar bu yüzden bitmez. Aşklar, insanların birbirini severken saygı duymayı bıraktığı yerde azalmaya başlıyor. Burada da ilişkiyi bitirmeye götüren saçma şeyler ortaya çıkıyor. Bir de karşındakini hamur gibi yontmaya, değiştirmeye çalışıyorsun. Sevdiğin kişinin formunu bozuyorsun ve artık sevmemeye başlıyorsun. Aslında onu bozan sensin.

2013, kariyerinde 10. yılın. Neler değişti bu 10 yılda?

Beni şarkılarım ve anlattığım hikâyeler olgunlaştırdı. Çok düştüm, kalkmayı öğrendim.

10 yıl sonra müzik nasıl olacak diye düşünüyor musun?

10 yıl sonra ben müzik yapabilecek miyim, daha çok bunu düşünüyorum. Korkarak, dua ederek geçiriyorum zamanımı (gülüyor)

(14.12.2013 tarihli Cumartesi Postası'ndan alınmıştır. )