Corona virüs salgını sonrasında bizi bekleyen sosyal değişimler

1- Salgınla mücadelenin ön safındaki kahramanlar olan sağlık çalışanlarının fedakarlıkları, onları yeni dünyanın kurucuları yapıyor. 199 ülke ve sınırda yaşayan insanlar sağlıkçıları her gün alkışlıyor.

2- Bilim insanları harıl harıl tedavi ve aşı geliştirmek için çalışıyor. Onlar sayesinde bilime saygı hiç olmadığı kadar arttı. Eskiden olduğu gibi yine aileler, çocuklarının büyüyünce doktor olmasını hayal ediyor.

3- Chicago Üniversitesi’nden sosyologlara göre; el sıkışmak tarihe karışacak. ‘COVID-19 nesli’, evden dezenfektansız çıkmayacak. İzole hayat 6 aydan uzun sürerse insanların birbirine yaklaşabilmesinin koşulu güvenilir hijyen alışkanlıkları olacak.

4- Bebeklerin temas ihtiyacı hem fiziksel hem de zihinsel olarak tüm insanlardan daha fazla. O nedenle bu dönem ebeveynleri hariç çevreleri ile temas kuramamak bebeklerin gelişimini etkileyebilir.

5- İnsanların her yaşta temasa ihtiyacı vardır. O nedenle sosyal mesafe ve izole hayat özellikle de çocuklar için sürdürülebilir değil. Sosyal becerilerinin gelişmi açısından arkadaşlarıyla görüntülü konuşmalarını, en azından telefonlaşarak haberleşmelerini sağlamak gerekiyor.

6- En bağımsız hissettikleri üniversite çağında evlerine kapanan gençler, yine en bencil oldukları yaşlarda topluluk ruhuna uygun hareket etmeyi öğreniyor. Dünyanın dört bir yanından gençler, salgını durdurmak için yardım seferberliğine katkı sağlıyor. Son yılların en bilinçli genç nesli, gözleri yaşartıyor.

7- İnsanları dizleri üzerine çöktüren görünmez bir virüsün gücünü kavrayan herkes, yaşadığı dünyaya karşı daha duyarlı ve hassas olmaya başladı. Bundan sonra çevre ve iklim krizi konularında işbirliğinin artması bekleniyor.

8- Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden sosyal bilimcilere göre; modern insanlara konuşmak yerine mesajlaşmak normal geliyordu. Ama insanlar yüz yüze iletişimle empati kurabiliyorlar. Tüm bu kabus bittiğinde, bir arada olabilmenin kıymeti anlaşılmış olacak.