Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan çok sert açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan çok sert açıklamalar

Paylaş
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan çok sert açıklamalar

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle yüklendi, "Anamuhalefet partisinin başındaki zat işi müptezelliğe vuruyor. Yaptığı iş hep iftira, iftira, iftira..." dedi. Erdoğan, kendi adını kullanarak bazı işlerin engellendiğini de şu sözlerle belirtti: Nerede işinin altından kalkamayan biri varsa şu tarz ifadelerle işin içinden sıyrılmaya çalışıyor; beyefendi böyle istiyor...Ben söylemiyorsan babamın oğlu olsa kapıdan geri koysun. Ne demek adımı kullanmak? Bunların hepsi sahtekardır, dolandırıcıdır bunlara yol vermeyin!"

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları...

Soçi'deki zirvede kritik kararlar aldık. Astana görüşmelerinin sahada hayata geçirilmesi konusunda 3 ülkenin anlayış birliği içinde olması bu görüşmenin en önemli sonucudur. Suriye'de siyasi çözüme dayalı bir barış ikliminin tesisi konusunda mücadele etmeyi sürdüreceğiz.

Ardından harp okulumuzun mezuniyet törenindeydik. Harp okullarımızda çok daha önce yapılması gereken köklü bir reformun hayata geçirilmiş olması önemli bir kazançtır.

Cuma günü ise Trump ile önemli bir telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Uzun zamandır ilk defa ortak bir frekans yakalayabildiğimiz bir görüşme oldu. Bu görüşmenin devamını önümüzdeki günlerde tekrar yapacağız.


"GÜYA BELGE AÇIKLAYACAKMIŞ"


Anamuhalefet partisinin şahsım ve ailem hakkındaki iftiralarına cevap verme fırsatı buldum. Kendisine ya iddialarını ispat etmesi ya da özür dilemesi çağrısı yaptım. İspat ederse siyaseti bırakacağımı ispatlayamazsa kendisinden siyaseti bırakmasını söyledim. Güya belge açıklayacakmış biraz sonra. Bizimle ilgisi olmayan konuları ısıtıp ısıtıp yeniden gündeme getirecektir. Müflis tüccar eski defterleri karıştırırmış. Kendisine bir yerlerden bir şeyler gönderiliyor o da açıklıyor. Benim çağrım açık. Benim yurtdışına milyonlarca lira para gönderdiğimi açıklıyor belgesi var mı? Yok. Bu çağrılarımın beyhude olduğunun farkındayım.

"BENİ ÇOK RAHATSIZ EDİYOR"


Bugün beni çok rahatsız eden bir hususu paylaşmak istiyorum. Nerede işinin altından kalkamayan biri varsa şu tarz ifadelerle işin içinden sıyrılmaya çalışıyor; beyefendi böyle istiyor, Cumhurbaşkanımız böyle istiyor, külliye istiyor...Ömrümde hiç görmediğim insanların tasfiyesine kadar her konuda bunun kullanıldığı anlaşılıyor. Benim ağzımdan çıkan böyle bir söz var mı? Daha önce belirtmiştim. Eğer ben birisine bir şey söyleyeceksem tavır koyacaksam kimseyi aracı kılmaya ihtiyacım yok bizzat kendim yaparım.


"BÜROKRATİK OLİGARŞİNİN YENİ ŞİFRESİ BU OLDU"


Kafasında 40 tilki dolaştırıp kuyruklarını birbirine değdirmeyen sinsilerden hiç bir zaman olmadık olmayacağız. Biz ülkemizin ve milletimizin tüm meselelerini konuşur tartışır sırtlanır üstesinden geliriz. Biz milletimizle aramıza kimseyi sokmamak için yeri geldiğinde medyaya, bürokrasiye yedi düvele meydan okuduk, çekinmedik. Şimdi birilerinin çıkıp bu tarz ifadelerle milletimizle aramıza girmesine izin vermeyiz. 'Beyefendi böyle istiyor' sözü adeta bürokratik oligarşinin yeni bir şifresi haline dönüşmüştür.


"BABAMIN OĞLU OLSA KAPININ ÖNÜNE KOYUN"


İşini yapan herkesin Cumhurbaşkanı olarak bırakın önünü kesmeyi yardımcısı olmuşumdur. Bizim tarzımız doğruya doğru yanlışa yanlış demektir. Bunu birlikte çalıştığımız herkes çok iyi bilir. Şahsım üzerinden bürokratik oligarşi üretmeye çalışmaları asla kabul edilebilir değildir. Hiç bir kurumda şahsımın adı kullanılarak işin tıkanmasına rıza gösteremeyiz. Ben söylemiyorsan babamın oğlu olsa kapıdan geri koysun. Ne demek adımı kullanmak? Bunların hepsi sahtekardır, dolandırıcıdır bunlara yol vermeyin.

Milletimizi bölmeye çalışan kim olursa olsun bu ülkenin düşmanıdır. Parasını veren herkesin kullandığı bölücü terör örgütünü Kürt kardeşlerimizle bir araya getirmek yapılacak en büyük hakarettir. Aynı şekilde son günlerde Alevi kardeşlerimize yönelik provokasyonları yapanlar da olsa olsa Lawrence misyonlu kişiler olur. Alevi kardeşlerimiz 1. sınıf vatandaşlarımızdır. Asıl tehlike Alevi kardeşlerimizi özlerinden kopartarak dinsizleştirmeye çalışan akımlardır.


"DEAŞ'A KARŞI MÜCADELE ETMELİYİZ"


Cuma namazı kılanları katleden bir örgütün adı nasıl İslam'la bir arada anılabilir? Irak'ta ve Suriye'de misyonu biten DEAŞ katillerinin yeni cinayetler için dünyaya yayılmaya çalıştığını da çok iyi biliyouz. DEAŞ saflarında savaşan, ruhlarını kanla yıkamış bu katil güruhuna karşı dikkatli olmalı hep birlikte mücadele etmeliyiz.

"KILIÇDAROĞLU İŞİ MÜPTEZELLİĞE VURUYOR"


Türkiye olarak bu hassas dönemde ne kadar kucaklayıcı olmaya çalışıyorsak anamuhalefet partisinin başındaki zat da işi o derece söylemek zorundayım müptezelliğe vuruyor. Yaptığı iş hep iftira. iftira, iftira...Hadi şahsımla ailemle ilgili meseleleri bıraktım ülkemize saldıran herkesle aynı safta yer alması düşündürücüdür. Biz PKK'nın üzerinde gideriz iyi çocuklar diyerek yola devam eder. Biz FETÖ'nün üzerine gideriz Ankara'dan yürüyecek kadar FETÖPEREST olur. Yüreği nasırlaşmış beyni sulanmış bir zat var.

Atatürk'ü andığımız için CHP'den Atatürk karşıtı açıklamalar bekler hale geldik. CHP hızla anamuhalefet partisi olmaktan çıkıp anahıyanet partisi konumuna doğru sürüklenmektedir.

CHP'nin eski genel başkanıyla tartışırdık, karşılıklı atışırdık ama polemiklerimizin bir seviyesi vardı. Yok sayıp cevap vermesek terbiyesizliği siyaset yapmak sanıyorlar. Ne yapacağımızı biz de şaşırdık. 2019 seçimleri hızla yaklaşıyor. Biz milletimizin önüne çıkacağız. Anamuhalefet de çıkacak heybesinde ne kadar zehir varsa ortaya dökecek. Küp içindekini sızdırır. 2019 yılı inşallah bğir imtihan yılı olacak. Son saldırılarıyla ilgili ailece bu zat hakkında manevi tazminat davamızı 1,5 milyon lira olarak açıyoruz. Biz buna yönelik çizgi çekmiştik ama anlamadı.Çünkü bu cibiliyet meselesi. Cibiliyetinin gereğini yapıyor. Bundan sonra hukukumuzu hukuk içerisinde aramaya devam edeceğiz. Bir yanağıma vurdun mu öbür yanağını bekle bizden gelecek.