Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan grup toplantısında açıklamalar

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

İstanbul, Ankara ve İzmir'i kamuoyuna tanıttım. Büyük şehirleri yine bizzat biz açıklayacağız. Cuma gününden itibaren Trabzon, Sakarya gibi illere gidip adaylarımızı açıklayacağız. Açıklamadığımız 6 il kaldı. Büyükşehirlerin bir kısmını bizzat açıklayacağız. Bugün MKYK'da arkadaşlarımıza görev dağılımlarını yapacağız.

"KARARLARA SAYGI DUYULMASINI ÖZELLİKLE İSTİYORUM"

Bu ittifakta her şeyden önce tüm teşkilat mensuplarımızın partimizin MKYK'nın aldığı kararlar neticesinde verdiğimiz kararlara saygı duymasını özellikle istiyorum. Sizler işin bir yanından olaya bakabilirsiniz. Bizler ise enine boyuna istişare yapıyor, kararımızı ona göre veriyoruz. Kimse 'ben' demesin burada 'biz' var. Cumhur İttifakı inşallah 31 Mart akşamı bu yoldan zaferle çıkacaktır.

KILIÇDAROĞLU'NA SERT ELEŞTİRİ

Bugün CHP yönetimi cumhuriyetçilikle de halkçılıkla da kültürümüzle de uzaktan yakından ilgisi olmayan bir zihniyetin eline geçmiştir. Bu zat sorsanız demokratlığı kimseye bırakmaz. Ağzını her açtığında Batı ülkelerinden örnekler verir. Kendisi 9 yılda 9 seçim kaybetmiş olmasına rağmen oradan çivilenmiş gibi yerinden kalkmaz. Bir de şu dikkatimizi çekti. CHP'nin başındaki zatın ve kimi belediye başkanlarının içindeki Bizans aşkı oldu. Gezi döneminde zulüm 1453'te başladı diye yazılmıştı. Uzunca bir süredir Türkiye'de ülkenin hayrına yapılan her işin karşısında CHP yer almıştır. CHP tüm hizmetleri engellemek için tüm gücüyle çalışmıştır.

"FAŞİSTLİĞİN EN SEFİL HALİ"

Bu ülkenin başörtülü hanımlarına "Suudi Arabistan'a gidin" demek faşistliğin en sefil halidir.

İşte en son biliyorsunuz şurada iki üç gün önce, bir konserden çıkan başı açık-başı örtülü kızlarımıza orada gelip bu şekilde sataşıp, "Suudi Arabistan'a gidin, burada ne işiniz var" diyenlerin halini düşünün. Adı da neymiş; sanatçıymış.

CHP zihniyeti inşallah önümüzdeki seçimlerde milletimizden hak ettiği dersi bir daha alacaktır. Yeter ki biz milletimize verdiğimiz sözlerin arkasında duralım. AK Parti'nin milletin partisi olduğunu unutmayalım. 31 Mart seçimleri milletimizle olan gönül bağımızı tazeleme ve güçlendirme vesilesi olacaktır.

ERDOĞAN'DAN MÜJDE ÜSTÜNE MÜJDE

Son grup toplantısında müjdeler vermiştik. Bütçe disiplininden, tasarruflardan taviz vermeden bu yolu yürüyeceğiz. Bir dizi müjdeyi daha milletimizle paylaşmak istiyorum. 16 yıllık AK Parti iktidarlarının en büyük özelliği sosyal devlet olma özelliğini yerine getirmesidir. Düzenli sosyal yardım alan ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın aylık 150 kw saate kadar elektrik faturalarını biz karşılayacağız. 2.5 milyon hanede aylık ortalama 80 lirayı devlet karşılayacak.

KREDİ KARTI BORCU OLANLAR...

Kredi kartı borçlarını ödemekte güçlük çeken vatandaşlarımız için bir imkan sağlıyoruz. Ziraat Bankası aracılığıyla güçlük yaşayan vatandaşlarımızın borçları tek bir çatıda borçlanacak. Ziraat Bankası'na 24 ya da 60 ay gelirine göre borcunu ödeyecek.

ESNAFA KREDİ MÜJDESİ

2002’de 154 milyon lira olan Hazine destekli esnaf kredileri bakiyesi 2018’de 31,1 milyar liraya yükseldi. Esnafa destek 202 kat arttı. 2002 yılında 64 bin olan kredili esnaf sayısı 500 bine ulaştı. Halkbank 2019 yılında 350 bin esnafa 22 milyar liralık kredi kullandıracak. Bütün kurla ilgili oyunlara rağmen aldığımız tedbirlerle başlayan dengelenmeyi sağlamak için tutarın 10 milyar lirayı ilk çeyrekte kullandıracağız.

Sigorta prim teşviki uygulaması kapsamında 500 ve üzerinde çalışanlar için 3 puan desteğini 5 puana çıkarıyoruz. 506 sigortalı çalıştıranlar için de 5 puan uygulamasını aynen devam ettiriyoruz.

"BOLTON'UN MESAJINI KABULLENMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL"

Bolton'un İsrail'den verdiği mesajı kabullenmemiz, yutmamız mümkün değil. Bunlar bu ülkede Kürt vatandaşım kimdir, PKK kimdir herhalde tanımıyorlar. Hiçbir zaman PKK terör örgütü, PYD terör örgütü hiçbir zaman benim Kürt kardeşlerimin temsilcisi olamaz. Burada çok ciddi bir yanılgı içerisindeler. Teröre yeni bir tarif mi geliştirdiniz? Nereden çıkarsa çıksın eğer teröristse gereğini yaparız. John Bolton çok ciddi bir yanlış yapmıştır. Kim bu şekilde düşünüyorsa yanlış yapmıştır.

"HAZIRLIKLARIMIZI TAMAMLADIK, HAREKETE GEÇECEĞİZ

ABD Başkanı Trump ile 14 Aralık’ta yaptığımız telefon görüşmesi tarihi bir görüşmedir. Trump’a memnuniyetsizliği açık bir dille ifade ettim. Kendisinin bu işbirliğini DEAŞ’ın bu bölgedeki varlığıyla ilişkilendirmesiyle ilgili de Türkiye bin ÖSO ile halledebileceğini ilettim. Trump da zaten Suriye’den çekilme niyeti olduğunu belirtti. DEAŞ bittiğinde ABD’nin Suriye’deki varlığına gerek kalmayacağını söyleyen Trump’a bu konuda her türlü inisiyatifi üstlenme sözü verdim. Bunun ardından da ekiplerimize detayları konuşma talimatı verdim. Trump’ın kararlılığı referans noktamız olmaya devam ediyor. Askeri harekat için hazırlıklarımızı tamamladık. YPG içinde adımlarımızı atmaya kararlıyız. Çok yakında Suriye topraklarındaki terör gruplarını etkisiz hale getirmek için harekete geçeceğiz Teröristlerin kimliğine bakmıyoruz. Sadece elindeki silahı kime yönelttiğine, döktüğü kana bakarak teröristi halktan ayırt ediyoruz.