Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan HDP tepkisi! Oturumdan ayrıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan HDP tepkisi! Oturumdan ayrıldı

Paylaş
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan HDP tepkisi! Oturumdan ayrıldı

Türkiye Büyük Millet Meclisi 99 yaşında. Meclis'te 23 Nisan özel oturumu düzenlendi. Oturuma Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanı Buldan kürsüye çıkınca özel oturumdan ayrıldı. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Benim Mehmetlerimi şehit edenleri bunlarla omuz omuza verenleri dinleyelim mi?" dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel gündemle toplanan TBMM Genel Kurulu'ndan, HDP Eş Genel Başkanı Buldan’ın konuşmasını dinlemeden ayrıldı.

Haberin Devamı

Şeref Holü'ne gelen Erdoğan, gazetecilerin "Erken gidiyorsunuz" şeklindeki sözleri üzerine, "Nasıl ayrılmayalım? İstiklal Marşı'nı şu parlamento içerisinde okumayanları dinleyelim mi? Benim Mehmetlerimi şehit edenleri dinleyelim mi! Onlarla kol kola gezenleri, onlarla omuz omuza verenleri dinleyelim mi! Eğer bunlara sizler de olumlu bakıyorsanız, diyecek bir şeyim yok ama benim ne vicdanım ne karakterim ne şu topraklar altında yatan şehitlerimin ruhunu ben muazzep edemem. Onun için de bunları dinleyemem." şeklinde konuştu.

Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından bir gazeteci, "HDP'nin kapatılması için bir girişim olacak mı?" diye sordu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da "Parti kapatmak ayrı bir şey, suç irtikap edenler ayrı bir şey. Parti kapatma konusu farklı ama suçu irtikap edenlerle ilgili hukukun çok farklı çalışması lazım. CHP Genel Başkanı 'hak, hukuk, adalet' diyor. Hak, hukuk, adalet kimler için çalışacak? Onlara da yargı kararını vermesi lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Haberin Devamı

Saldırıya uğrayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu arayıp aramayacağına ilişkin soru üzerine Erdoğan, bu konuda açıklama yaptığını belirterek, "Yorumumu yaptım. Daha niye arayayım?" dedi.

Kendisinin, "Türkiye İttifakı'na" ilişkin açıklamalarından sonra bu saldırının gerçekleştiğinin belirtilmesi ve zamanlamasına ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine de Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin İttifakı', saldırıya çağrı mıdır? Yoksa burada bir şehit var ve bu şehidin kimler tarafından şehit edildiği belli. PKK ile hangi siyasi örgüt, el ele, kol kola geziyor ve bunun yanında da Türkiye'deki siyasi partiler kol kola veriyorlar, kol kola verdikten sonra da oraya gidiyorlar. Burada artık bir gaz sıkışması var. Bu insanların, birikmiş olan bu gaz sıkışması karşısında, nereye gideceksin; bunların hepsini etraflıca bir incelemek, bunun üzerinde de düşünmek lazım. Değil mi? Yani bunları bir istismar şeyine dönüştürmenin de anlamı yok. Buralarda çok dikkat etmemiz gerekir. Ben bile bir Cumhurbaşkanı olarak, herhangi bir şehit evi ziyaretinde, öncelikle soruyorum; 'Gidişim orayı rahatsız eder mi? Eğer edecekse gitmeyeyim' derim. Dua yapacaksam duamı evimden yaparım. Olay bu kadar basit."

Haberin Devamı

Erdoğan, akşam Mecliste gerçekleştirilecek, resepsiyona katılıp katılmayacağına ilişkin soruya da "Katılacağım." yanıtını verdi.

MECLİS'TE ÖZEL OTURUM

TBMM Genel Kurulu, Meclisin açılışının 99. yıl dönümü ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da izlediği Genel Kurul'a, liderlerden ilk olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geldi.

AYAKTA ALKIŞLANDI

Erdoğan'ı locaya gelişinde AK Parti Grubu ayakta alkışlarken, MHP Grubu da ayakta karşıladı.

Açılış konuşmasını Meclis Başkanı Mustafa Şentop yaptı. Şentop şunları söyledi:

Bu Meclis temeli milli irade olan bir abidedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve gazi arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum. 15 Temmuz'da girişilen darbe girişinde eşine az rastlanan liderliğini gösteren Sayın Cumhurbaşkanımızı da teşekkür ediyorum. Kuruluşunun 99. yılını kutladığımız Birinci Meclisimiz bugunkü renklerini taşıyordu. Türkiye ancak farklılıklarını çatışma bahanesi değil zenginleşme olarak görürse ilerleyebilir. Türkiye nereden geldiğini de nereye gideceğini de bilmektedir. Bugün Batı'da İslam'a karşı hastalıklı bir anlayış yükselmektedir. Karar alıcıların üzerinde ciddiyetle durması gerekmektedir. Şiddeti bir yöntem olarak benimseyenler bu ülkenin ve milletin aleyhine çalışmaktadır.

Haberin Devamı

Bugün sadece milli egemenlik bayramı değil aynı zamanda çocukların bayramı Çocuklarına ve gençlerine önem vermeyen bir millet yok olmanın eşiğindedir. Çağın gerektirdiği donanımlara sahip çocuklar yetiştirmeliyiz.

Parti liderlerinin konuşmasından önce bir konuşma daha yapan Şentop, "Sayın Kılıçdaroğlu'na Meclis Başkanvekilimiz Levent Gök'e yönelik bir saldırı gerçekleşmiştir. Bu saldırıyı kınıyorum. Bu Türkiye'ye yakışmamaktadır. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na vekil arkadaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum." dedi.

Haberin Devamı

AK PARTİ GRUP BAŞKANI NACİ BOSTANCI:

Meclis açıldığında imparatorluk toprakları işgal altındadır. Erzurum'daki sayısı 20 bini bulmayan kolordu hariç düzenli ordu yoktur. Anadolu yorgun ve yoksuldur. Evlatlarını 15'lilere varıncaya kadar 7 cephede kaybetmiştir. Bu zorlu şartlarda Meclis açılmadan 1 yıl önce Mustafa Kemal, Samsun'a çıkmış, Amasya üzerinden Erzurum ve Sivas kongreleri ile ortak bir saf oluşturmaya başlamıştır. Hedef Meclis'tir. TBMM merkezli cumhuriyetin temellerinin atıldığı bu dönemi Mustafa Kemal ve arkadaşlarını takdirle anıyoruz.

Tarihi olayları sadece anmak yetmez. Bizlere gösterdiği yolu her zaman hatırlatmak gerek. Tarihi mirasın en başında şüphesiz milletin istiklalini, milletin azim ve kararlılığı kurtaracak ilkesi vardır. Bu mandacılığı, acaba bu tür hamiliklerden siyasi fayda sağlar mıyım diye düşünmeksizin reddetmek anlamına gelir. Ortak kaderimiz ve geleceğimiz için takip edilen milli politikaların sonu mutlaka selamete erişecektir. Çeşitli meydan okumalar karşısında, toplumsal hayata karşılık gelen hassasiyetleri iç siyasetin konusu yapmamak, kuvayi milliye ruhunun ve bu Meclis'in onurudur görevidir.Bu millet imkansızı mümküne çeviren bir ruha, vefakarlığa ve dayanışma bilincine sahiptir. Bunu dün göstermiştir. Bugün o insanların torunları aynı düşüncededir. Bu millet bir imparatorluğun çocuklarıdır. O tarihi çizgiyi muhakkak en gerçekçi şekilde kararlılıkla geleceğe uzatacaklardır.

99 yıl önce Meclisimizde kalpaklılar, fesliler ve sarıklılar vardır. Onlar ortak bir dayanışma ruhunda bir araya gelmiş, her türlü müzakereyi milletin kurtuluşu istikameti yapmışlardır. Bize bırakılan miras, siyasi rekabeti aynı şekilde yapmak, ancak Türkiye'nin geleceğini bir üst değer olarak tutmaktır.

Unutulmasın ki Meclis’in sözü, milletin nihai sözüdür. Bugün bizi burada özel oturumla bir araya getiren Meclis’e karşı duyduğumuz ortak saygı değil midir? Bu saygı, milletin kader birlikteliğinin neticesi olarak görmemiz değil midir? Öte yandan Cumhuriyet ve demokrasilerde kurallar bellidir. Yöneticileri halk seçer ve geri çağırır. Makamlar kimseye mülk değildir. Seçim sonuçlarına hukukun imkanları yönünde itiraz yolları elbette vardır. Şüphesiz ki altın oy yoktur. Kural her bir oyun hakkını korumak ahlakında kayıtlıdır. Siyasi rekabet tartışmalarını, diktatörlük kavramlarında yürütmek kendi içinde çelişkilidir.

‘DİKTATÖRLÜKTE MAKAMLAR EL DEĞİŞTİREMEZ, BİZDE DEĞİŞİR…’

Diktatörlükte makamlar el değiştiremez, bizde değişir. Diktatörlükte göstermelik seçimde hukuka ihtiyaç yoktur, bizde her türlü ihtiyaçtır. Diktatörlükte muhalefetin iktidar tasavvuru olmaz. Bizde her zaman böyle bir yol haritası olmuştur. Türkiye 16 Nisan referandumu ile sistemi değiştirmiştir. Artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi vardır. Bu sistem toplumsal açıdan bütünleştiricidir.

Bugün sayın Erdoğan Cumhurbaşkanıdır. Yarın bu ülkenin başka evlatları göreve gelecektir. Berat gecesi 4 evladımızın teröristler tarafından şehit edilmesi bizi milletçe üzmüştür. Çubuk’ta şehidimizin cenazesinde gelen olay kabul edilemez. Sayın genel başkana ve CHP temsilcilerine bir kez daha geçmiş olsun diliyorum.

‘DİKKATE DEĞERDİR…’

Cumhurbaşkanımızın ‘kızgın demiri soğutmak gerek’ dediği bir siyasi atmosferde bu olayın yaşanması dikkate değerdir. Toplumsal kutuplaşmanın yerine kucaklaşmanın yolu, siyasal dilin kollarını uzatmaktan geçer. Biz bu ülkenin ortak aklından faydalandık.

Bizim iddiamız, siyasetimiz, temel meselemiz, toplumumuzun vicdanıyla çağa tanıklık etmektir. Haksızlıklar adaletsizlikler karşısında Türkiye’nin sesi hepimizin onur kaynağıdır. Yüzümüz herkese dönüktür ama sırtımız kimseye dönük değildir.

Dünyadaki egemen merkez siyasetlerin, husumetin doğurduğu popülerlikten pay kapmaya çalışmaları endişemizi artırıyor. Yerimiz küresel ölçekte insanlığın, adaletin ve hakkaniyetin safıdır. Buradan aziz milletimize, sayın Cumhurbaşkanımıza, tüm partilerin genel başkanlarına, milletvekillerine hürmetlerimi sunarken, bu ülkenin siyasi yolculuğunun hayırlara vesile olmasını diliyorum.

CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU:

Çok önemli 100. yıl kutlamaları gerçekleştireceğiz. 2020'de Meclis'imizin 100. yılını kutlayacağız. 2021'de sadece düşmanın değil milletin makus talihinin de yenildiği Sakarya Zaferi'nin yüzüncü yılını kutlayacağız. 2023 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yılı. Bu süreç kutlamalar dönemidir. Önümüzdeki 4 yıl tüm yurttaşların da katılımıyla yeni bir arınma dönemidir. Kuruluş da kurtuluş da hukuka dayandırılmıştır. Atatürk, TBMM'nin kuruluşundan bir gün sonra bunu tüm detaylarıyla anlatır.

Egemenliğin kullanılmasının hiçbir suretle hiçbir kişiye sınıfa veya zümreye bırakılmaması için kuvvetler ayrılığı ilkesi getirilmiştir. Yani yasama, yürütme ve yargı demokrasinin olmazsa olmazıdır. Kuvvetler ayrılığı gücün demokratik kurallar içinde denetlenmesidir. Çeşitli defalar, askeri darbeler ve farklı müdahalelerle egemenlik milletten alınmak istense de TBMM er geç aslında dönmüştür. Son anayasa değişikliği ile TBMM kendi yetkilerini kısıtlamış çağdaş demokrasilerin vazgeçilmezi kuvvetler ayrılığı ilkesi ortadan kalkmıştır.

Üzülerek ifade edeyim ki bugün ortaya çıkan tablo şudur; Denetlenen, hesap veren şeffaf bir iktidar yoktur. Oysa demokrasilerde halka hesap vermek temel kuraldır. Yasama, yargı ve yürütme gücünü bir kişiye teslim ettiğinizde hukukun üstünlüğü yok olur. Yani egemenlik bir kişiye, bir zümreye bırakılmış olur.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN MECLİS'TE

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TBMM’nin 99. Kuruluş yıldönümü 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Genel Kuruldaki özel oturumu izlemek üzere Meclis’e geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı en yaşlı TBMM Başkanvekili olarak MHP’li Celal Adan resmi törenle karşıladı. Erdoğan tören kıtasını selamlamasının ardından Genel Kurul salonundaki özel locasına geçti.