Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan Münbiç mesajı

HAKAN ÇELİK

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen ay Ankara’ya gelen ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın Münbiç teklifini açıkladı. Tillerson’ın “YPG’lileri çıkaralım, Münbiç’in yarısında güvenlik sizde, yarısında bizde olsun” dediğini anlatan Erdoğan, “Kentin asli sakini Arapların yerlerine dönmelerini sağlamak için güvenliği birlikte sağlayabiliriz” diyerek teklife yeşil ışık yaktı.

‘TERÖRİSTLERE MİSLİYLE ÖDETECEĞİZ’

Biz Dakar’da (Senegal) iken Afrin’den şiddetli çatışma haberleri geldi. Şehitlerimiz, yaralılarımız var.

Çatışma haberlerinin hemen akabinde Hulusi Paşa ile telefonla görüşerek bilgi aldım. Jandarmadan, JÖH’lerden, maalesef 8 şehidimiz oldu. ÖSO’dan da iki şehit var. Yaralılar da var. Oradaki mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Teröristlere yaptıklarını misliyle ödeteceğiz.

‘ABD’NİN VERDİĞİ SÖZLER FİİLİYATA YANSIMALI’

ABD’nin Ankara Maslahatgüzarı’nın yaptığı açıklama var; ‘YPG’yi Münbiç’ten çekeceğiz, YPG’yi müttefik olarak görmüyoruz, verdiğimiz sözlere bağlıyız’ diyor. Değerlendirmeniz nedir?

ABD’liler Obama döneminden beri bizlere, Münbiç’te kalmayacaklarını, YPG’lileri oradan çıkarıp Fırat’ın doğusuna çekeceklerini söylüyorlar. Bize bunun sözünü vermiş olmalarına rağmen, fiiliyatta YPG’yi oradan çıkarmadılar. Şu an Trump ve ekibi de aynı şeyi söylüyor. Ama sözler henüz fiiliyata yansımış değil. Dışişleri Bakanları Rex Tillerson geldiğinde, ‘Çıkaralım onları. Münbiç’in yarısında güvenlik sizde, yarısında bizde olsun’ dedi. Cevaben ‘Ne sizde olsun güvenlik, ne de bizde! Münbiç oranın gerçek sakinlerinin olmalı’ dedim. ABD’lilerin kast ettikleri, kentin asli sakini olan Arapların yerlerine yerleşmelerini sağlamak amacıyla, Münbiç’in güvenliğini beraberce sağlamak ise bu elbette yapılabilir. Biz sözlerin fiiliyata yansıdığını görmek istiyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 ülkeyi kapsayan Batı Afrika turunun son durağı olan Mali’ye geçti. Erdoğan, Bamako Havalimanı’nda Mali Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita tarafından resmi törenle karşılandı. Mali’yi ilk kez bir Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı resmi olarak ziyaret etmiş oldu.

'BİZDEN SÖZ BİR KEZ ÇIKAR'

Türkiye’ye, Rusya’dan alacağı S-400 füze savunma sistemleri nedeniyle ABD’nin yaptırım uygulayabileceği yorumları Amerikan basınında yer almaya başladı. Böyle bir risk olursa Türkiye füze alma kararını gözden geçirir mi?

Başbakanlık dönemimi de sayarsak, 16 sene oldu. Artık bizi tanımış olmaları lazım. Bizden söz bir kere çıkar, iş biter. Ruslar ile o konuda anlaştık, artık iş bitmiştir. NATO üyesi Yunanistan da Rusya’dan S-300 füzeleri aldı. Yunanistan’a yaptırım mı uygulandı? Kaldı ki ülkemizin güvenliği ile ilgili meselelerde kimden ne alacağımızı başkalarına soracak değiliz. Stratejik ortaklarımızdan, aynı ittifakta yer aldığımız ülkelerden, müttefikliğin gereğini yerine getirmelerini bekleriz. Mesela müttefikimiz olan bir ülkenin, bir terör örgütüne silah temin etmesini, hem de ücretsiz olarak silah vermesini makul karşılamamız mümkün değil.

'ÇOCUKLAR 3-4 YAŞINDA HAFIZLIĞA BAŞLATILIYOR'

Erdoğan, 2’nci durağı olan Moritanya için şöyle dedi: “Kuran ilimleri ve hafızlık açısından güçlü ve özel konuma sahip bir ülke. Cumhurbaşkanları bana ‘Bizde çocuklar 3-4 yaşındayken hafızlığa başlatılır. Zira bu yaşta hafızlığa başlayanlarda hafıza çok daha gelişir, daha güçlü hale gelir.

‘Dediği kadar var’

Biz çocukların bu şekilde geliştiklerine inanıyoruz’ dedi. Nitekim orada bir çocuğu dinleme imkanı da buldum. Hakikaten dedikleri kadar var. Bu durumu ben Somali ve Sudan’da da gördüm. Afrika’nın bu bölgelerinde çok yaygın bir olgu.”

'ŞAM'A TAHLİYELER EJDERHAYA TESLİM'

Putin, ‘Doğu Guta’daki siviller Erdoğan sayesinde tahliye edilebildi’ dedi. Bu konuda ne diyeceksiniz?

Doğu Guta’da çocuklar ve kadınlar öldürülüyor. Sözüm ona sivillerin gözetileceği söyleniyor ama videolar, fotoğraflar ortada. Yapılanları gördüğüm zaman, insan olmaktan, baba olmaktan, siyasetçi olmaktan, hatta cumhurbaşkanı olmaktan utanıyorum. Bu zulme seyirci kalamayız. Sayın Putin’i arayıp Doğu Guta’ya insani yardım ve yaralıların tahliyesi konusunda ricada bulundum. ‘Tahliye edilenleri biz alalım, ülkemizde tedavilerini yaptıralım’ dedim. O da buna olumlu bir yaklaşım gösterdi. Ama bu isteğimizle ilgili maalesef bir mesafe katedilemedi. Çocuklar ve kadınların tahliye edilerek Şam’a gönderildiklerine dair haberler var. Şam’a gönderilmiş olmaları, ejderhaya teslim edilmeleri anlamına gelir.

Afrin’de Türkiye’ye olumlu yaklaşıp sessiz kalan Rusya, İdlib’de bizi rahatsız edecek bir teklifle karşımıza gelebilir mi?

Afrin olayında Rusya’yla bir sıkıntımız yok. İdlib’de gözlem noktaları oluşturma sürecimiz de devam ediyor. Şu ana kadar 8 gözlem noktası oluşturduk. Önümüzdeki süreçte Soçi’deki üçlü zirvenin benzerini İstanbul’da yapacağız. Bu ve benzeri konuları orada değerlendirme imkanımız olacak.

'KKTC VE TÜRKİYE'NİN HAKLARINI ÇİĞNETMEYİZ'

Macron (Fransa Cumhurbaşkanı) ile telefon görüşmenizde Kıbrıs konusu da gündeme gelmiş. Konuyu hangi çerçevede konuştunuz?


Kıbrıs ve münhasır ekonomik bölge konusunda bizim daha yumuşak davranmamızı istiyor. Ben de kendisine uluslararası hukuka uygun davrandığımızı anlattım. Orada bulunacak petrol ve doğalgazda, Kıbrıs’ın kuzeyinin de güneyinin de hakkı var. Birilerinin tek taraflı hareket etmesini kabul edemeyiz. Sondaj beraber yapılmalı, ürün de beraberce paylaşılmalı.

Bu süreçte Türkiye de bir sondaj gemisini envanterine kattı. Türkiye’nin arama çalışması olabilir mi?

Tabii ki olabilir. Bu gemi bunun için alındı. O bölgede KKTC’nin ve Türkiye’nin rızası olmaksızın bir adım atılamaz. ENİ hadisesinde bu görüldü. Yarın belki Fransa Total ile ABD Exxon ile bu işi yapmak isteyecek. Ama KKTC’nin ve Türkiye’nin uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarının çiğnenmesine fırsat vermemiz mümkün değil.

'28 ŞUBAT MAĞDURLARI İÇİN BAKANLIK ÇALIŞIYOR'

28 Şubat süreci mağdurlarının özgürlüklerine kavuşmaları veya iade-i itibarlarının sağlanması için yeniden yargılama gibi bir süreç başlayacak mı?

Biz arkadaşlarımıza, ‘Bu konuda adaletin tecellisi için bir yasal çalışma yapın’ dedik. Adalet Bakanlığı’nın bu konuda şu an bir çalışması var. Ama ne zaman neticelenir bilmiyorum.

'AFRİKA'YA BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ'

Günümüzde giderek kıtlaşan kaynaklara erişim mücadelesi yaşanıyor. Bu yer üstü ve yer altı kaynaklarının en az zedelenmişi ve en bakiri Afrika’da. İnsanoğlu meteorların, kuyruklu yıldızların kaynaklarına ulaşıncaya kadar Afrika, bu alanda kutup yıldızı olmaya devam edecek. Biz Afrika’ya büyük önem veriyoruz. Bir dahaki seyahatimizde inşallah kıtanın güneyine ineceğiz. Afrika’da biz Çin ile bir yarışa girme gayreti içerisinde değiliz. Mali imkanlarımız mukayese edilir gibi değil. Afrika’ya biz sömürgeci mantığıyla değil, muhabbetle yaklaşıyoruz.