Pazar Postası Dünyayı 'kurtaran' adam
Paylaş
Dünyayı 'kurtaran' adam

Mücadele, hırs, azim, kararlılık... Pitbull lakaplı Brezilyalı Melo geçen yıl attığı 12 golle Galatasaray'ı şampiyonluğa taşımıştı. Bu yıl eski performasından bir hayli uzak olan Melo, kırmızı kart gören Muslera'nın yerine kaleye geçip penaltıyı kurtarınca bütün gözler yeniden 'kahraman' Brezilyalının üzerine çevrildi...

CEM KERPİÇÇİLER

Haberin Devamı

cem.kerpicciler@posta.com.tr

Geçen yıl Galatasaray’ın şampiyonluğunda attığı goller, hırsı, kaybetmeyi kabullenmemesi ile büyük rol oynayan Felipe Melo bu yıl attıklarından çok kurtardığı golle gündeme geldi. Sanica Boru Elazığspor maçının son anlarında Fernando Muslera kırmızı kart görüp penaltı yaptırınca Felipo Melo tereddüt etmeden eldivenleri giyip kaleye geçti. Penaltıyı kurtaran Melo, liderlik, hırs, cesaret, fedakarlıkla bezeli karakterini bir kez daha öne çıkararak Galatasaraylı taraftarların gönlündeki yerini sağlamlaştırdı.

İdmandan eve aç dönüyordu

26 Haziran 1983’te Brezilya’nın Rio de Janeiro eyaletine bağlı Volta Redonda şehrinde dünyaya gelen Felipe Melo de Carvalho’nun hayatı yeşil sahalardaki en belirgin özelliği olan mücadeleyle geçti. Çocuk yaşta futbolcu olmayı kafasına koyan Felipe Melo, önüne çıkan tüm zorluklara direnip hayalinin peşinden koştu. Büyük annesiyle birlikte yaşayan Felipe Melo, antrenman sahasına ulaşmak için yaklaşık 2 kilometre yürüyordu. Antrenmanın ardından cebinde parası olmadığı için aç halde 2 kilometre daha yürümek zorunda kalıyordu.

Haberin Devamı

Gol attı takımı kümede kaldı

Flamengo, Cruzeiro, Gremio, Real Mallorca, Racing Santander, Almeria, Fiorentina ve Juventus’un ardından yolu geçen yıl kiralık olarak Galatasaray’a düşen Felipe Melo, futbol hayatının en önemli anını şu sözlerle tarif ediyor: “2001 yılında Flamengo forması giyerken International’e attığım golü unutamam. Çok gençtim, maçın son anlarıydı ve yeni oyuna girmiştim. Topa ilk dokunuşumda kafayla golü attım. Bu golle Flamengo küme düşmedi.”

Tam bir savaşçı!

İtalya’da Gladyatör olan lakabının Türkiye’de Pitbull’a dönüştüğünü söyleyen Felipe Melo, bu durumdan rahatsız değil. Felipe Melo, “Birçok insan bir köpeğe benzetilmekten hoşlanmayabilir ama bu lakap benim savaşçı tarzımı anlatıyor. Muhteşem bir taraftarımız var. Beni farklı bir havaya sokuyorlar. Onların verdiği destekle maçta tekmeye kafa atasım, çimi ısırasım, yiyesim geliyor. Galatasaray’da 1 şampiyonluğu başka takımlarda art arda 4 şampiyonluğa tercih ederim.” Bu yıl da Juventus’tan kiralanarak Galatasaray’da top koşturan Felipe Melo, geçen yılki performasını aratsa da takımın en önemli silahlarından biri olmaya devam ediyor. Takımın en zor anında sorumluluk almaktan kaçmayıp eldivenleri giyerek kaleye bile geçmekten imtina etmeyen Felipe Melo her takımda olması gereken ‘kahraman’lardan biri aslında.

Haberin Devamı

Yüreğini koyar ortaya

Onun takımını nasıl motive ettiğini ve galibiyet için nasıl çaba gösterdiğini anlamak için Manchester United maçına bakmak bile yeter. Burak’ın muhteşem kafa golünden bir dakika önceye dönelim bir an için. Melo’nun kafa şutunu kaleci güçlükle kornere gönderir. Bu sırada arkadaşlarını yüreklendiren Felipe Melo, tribünlere dönüp galibiyet için kendilerini daha arzulu desteklemelerini ister. Ellerini havaya kaldıran Melo’nun isteğine taraftar zevkle cevap verirken Burak’ın müthiş golüyle Galatasaray 1-0 öne geçer. İşte bu kare ‘Bir takımın neden Melo’ya ihtiyacı vardır?’ sorusuna verilen en net yanıttır.

Haberin Devamı

Başarımın sebebi inancım

“Benim tanrıya olan inancım çok yüksek. Ailemle vakit geçirdiğim zamanlarda dini sohbetler yapmayı çok seviyorum. Başarımın zaten en büyük sebebi, tanrının verdiği güçle yaşıyor olmam. Onun haricinde ailemin payı çok büyük. Her dinde olduğu gibi, bizim dinimizde de istediğiniz zaman tanrıyla konuşabiliyorsunuz. Soyunma odasında, saha içinde dua ederim. Çünkü kazanmayı çok istiyorum.”

İtalyanca anlaşıyoruz

Teknik Direktörü Fatih Terim ile çok iyi anlaştığını söyleyen Felipe Melo, “Onun çok önemli bir teknik direktör olduğunu düşünüyorum. Buralara gelmesi şans olamaz. Çok çalışkan birisi. Ben de bunu görüyorum, devamlı kulüpte, ofiste çalışan birisi. Ciddi olması gerektiği yerde ciddi, şaka yapması gerektiği yerde şaka yapmaktan çekinmiyor. Bütün sıkıntılarımızla yakından ilgileniyor ve çözüm bulmaya çalışıyor. Ben hocayla İtalyanca konuşuyorum” diyor.

(02.12.2012 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)