Türkiye (Son Dakika) Duruşma salonunda pişmanlık gözyaşı

Duruşma salonunda pişmanlık gözyaşı

Paylaş
Duruşma salonunda pişmanlık gözyaşı

İzmir'de beş ay önce tuvalette doğurduğu bebeğini evin balkonundan boş araziye attığı iddiasıyla yakalanıp tutuklanan 34 yaşındaki R.G.A.'nın 'kasten adam öldürme' suçundan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davaya devam edildi

Sanık duruşmada tanık olarak dinlenen annesi salona girince “Affet beni annem. Allahım ben ne yaptım" diye gözyaşlarına boğuldu. Mahkeme annenin tahliye istemi reddedip duruşmayı temmuz ayına erteledi.

Haberin Devamı



Olay, geçtiğimiz 11 Ocak'ta Konak ilçesi Halil Rıfatpaşa Caddesi üzerinde, apartmanlar arasındaki boş alanda meydana geldi. Vatandaşlar, boş arsada yeni doğmuş bir bebeğin hareketsiz yattığını görünce durumu yetkililere bildirdi. Kapı kapı dolaşıp bölgede hamile kadın sorgusu yapan polis, bebeğin cesedinin bulunduğu binanın 4'üncü katında bir kadının hamile olduğu bilgisine ulaştı. Savcılıktan alınan izin sonrası eve giden polis acı gerçekle karşı karşıya kaldı. Evde özel bir şirkette güvenlik görevlisi olarak çalışan, bekar R.G.A.'yı buldu. Polisleri karşısında görünce olayı kabul eden anne, gözaltına alındı, çıkarıldığı mahkemece de tutuklandı. Cumhuriyet Savcısı sanık hakkında 'Kasten adam öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açtı.

12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü duruşmasına tutuklu sanık R.G.A. ile avukatları Akif Duygu ve Ayşegül Şen katıldı. Mahkeme Başkanı, İzmir Adli Tıp Kurumu'nun bebeğin ölümünün klozete düşmekten değil yüksekten atılma sonucu gerçekleştiği yönünde rapor verdiğini bildirdi.

Sanık avukatı Akif Duygu, raporda belirtilen bulguların bebek öldükten sonra meydana gelebilecek bulgular olduğunu, klozete düşmesiyle balkondan atılması arasında uzun süre olmadığını, bebeğin ağlama sesinin gelmemesinin de klozete düştüğünde öldüğünü gösterdiğini savunarak yeni rapor talep etti. Sanık R.G.A. ağlayarak yaptığı savunmasında, “Her yönden acı çekiyorum. Evladımı kaybettim. Annem için de üzülüyorum. Ciğerim yanıyor" dedi.

Sanığın annesi tanık olarak dinlenmek üzere salona alındığında, sanık, “Affet beni annem. Allahım ben ne yaptım" diyerek ağladı.

Anne Fatma Akın, kızının bir süredir psikolojisinin bozuk olduğunu, olay gecesi kızının banyoda uzun süre kaldığını, kabız olduğunu, odasına geçince bir bardak su istediğini, hamile olduğundan şüphelenmediğini, sabah da normal şekilde uyandıklarını, hiçbir bebek ağlaması sesi duymadığını söyledi.

Tanık Serap Karabaş, sanığın ablasının arkadaşı olduğunu, sık sık evlerine gidip kaldığını, olaydan 1 önceki kalışında sanığın ablasının kıyafetlerini giydiğini ve bu yüzden tartıştıklarını, ablasının sanığın psikolojisinin iyi olmadığından yakındığını ve psikiyatriste gitmesini istediğini anlattı. Karabaş, avukatın sorusu üzerine, “Bir sağlıkçı olarak 8-9 aylık hamile birini görünce anlarım. Sanığın hamileliğinden şüphelenmedim" dedi.

Tanık Burhan Özdemir ise, sanığın evinin altında market işlettiğini, olay günü eşiyle marketteyken sanığın olayın içinde değilmiş gibi “Nolmuş? Allah belalarını versin, böyle mi yapmışlar" dediğini, eşinin de kendisinin de sanığın hamile olduğunu anlamadıklarını söyledi. Diğer tanıklar da sanığın hamile olduğundan şüphelenmediklerini belirtti.

Mahkeme heyeti bebeğin ölümüne dair yeni rapor alınmasına gerek olmadığına ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

Bahri KARATAŞ/İZMİR, (DHA)

Haberin Devamı