Yeni kimlik duyurusundan bu yana Türkiye'de 50 milyondan fazla vatandaş e-kimlik sahibi oldu ve bu sayı her geçen gün artıyor. Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı Yönetmeliği'ne göre vatandaşların biyometri, çip ve PIN koruma özelliğiyle hem ulusal hem de uluslararası seviyede güvenliği sağlayan yeni kimliklere 2023 yılının sonuna kadar geçmesi gerekiyor. Bu durum e-imzanın günlük hayatımızda daha çok kullanılacağı anlamına geliyor. En son açıklanan rakamlara göre 2019'un 3. çeyreği itibariyle e-imza kullanıcılarının sayısı 4,3 milyon kişiye ulaştı. Genelgeyle birlikte 2023'e kadar e-imza'da işlem hacminin iki katına ulaşması öngörülüyor.

Yeni çipli kartlarda yer alan parmak izi, dijital fotoğraf, PIN ve dijital sertifika unsurlarını kullanarak üç faktör kimlik doğrulama gerçekleştirebilecek. Kimlik doğrulama en üst seviyede güvenlik önlemleriyle gerçekleştikten sonra, yetkili Elektronik Sertifika Hizmet Sağlayıcısı (ESHS) üzerinden çevrimiçi ve uzaktan anında alınan elektronik imza sertifikası sayesinde dijital ortamdaki belgelerin, sözleşmelerin imzalama işlemi 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında hukuka uygun şekilde yapılabilecek. Elektronik imza e-kimlik kartlarına yüklenebildiği için kullanıcının yanında ek bir kart taşıması da gerekmeyecek. Bu uygulamayla kurumların da matbu evrak veya kâğıt masrafları başta olmak üzere operasyonel süreçlerde tasarruf ederek, ıslak imzanın kontrolüne harcanan vaktin ve arşivlemede çıkan kişisel verilerin kaybolması gibi sorunların ortadan kalkması bekleniyor.