Edirne Edirne'deki 1752 yılı depremi, 'Zelzele-i Azîme' adıyla kitaplaştırıldı

Edirne'deki 1752 yılı depremi, 'Zelzele-i Azîme' adıyla kitaplaştırıldı

Paylaş
Edirne'deki 1752 yılı depremi, 'Zelzele-i Azîme' adıyla kitaplaştırıldı

Edirne'deki 1752 yılı depremi, 'Zelzele-i Azîme' adıyla kitaplaştırıldı

EDİRNE,(DHA)-TRAKYA Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü’nden Öğr. Gör. Dr. Hasan Ali Cengiz’in kaleme aldığı, 1752 yılında Edirne’de yaşanan depremi konu alan kitap, '1752 Edirne Depremi (Zelzele-i Azîme)' adıyla Kitapevi Yayınları’ndan yayımlandı.

Trakya Üniversitesi Öğr. Gör. Dr. Hasan Ali Cengiz, çalışma ile depremin Edirne’de meydana getirdiği hasarın, deprem sonrası tamirat keşif verileri doğrultusunda yapılacak olan işlerin ve maliyetlerinin ortaya konulduğunu belirterek, “Merkez üssü Havsa ve Hasköy kasabası olan 1752 Edirne Depremi, 31 Temmuz 1752’de meydana gelmiştir. Deprem, Edirne’nin çevresindeki yerleşim yerlerinde hissedilse de asıl yıkıcı etkisi Edirne’de olmuştur. Depremin yaz mevsimi ve Ramazan ayında insanların dışarıda açık havada iftar yaptıkları bir zaman diliminde olması can kaybını azaltmıştır. Depremin Edirne toplumu üzerindeki en büyük etkisi, deprem sonrası yaşanan kargaşa ve artçı sarsıntıların devam etmesi nedeniyle yaşanan korku olmuştur. Depremin meydana geldiği dönemde depremin şiddetini ölçecek sismik ölçekler olmadığından depremin büyüklüğü belli değildir. Depremin etkisiyle oluşan hasarlara bakılacak olursa, depremin 7 şiddetinin üzerinde olması muhtemeldir. Deprem, daha çok tarihi taş yapılarda hasar oluşturmuştur. Kaynaklardan tespit edebildiğimiz kadarıyla bu depremde 88 dükkân, 24 cami, 7 mescit, 13 han, 6 tekke, zaviye ve türbe, 4 mektep, 3 hamam, 2’şer köprü, çarşı ve tabhâne ile 1’er saray, konak, şifahâne, mevlevihâne ve ahırda hasar oluşmuştur. Deprem, Edirne’de jeolojik değişikliklere de neden olmuş, bu değişiklikler yer altı sularını etkilemiştir. Şehre gelen su yapılarında hasarlar oluştuğu gibi bazı bahçelerdeki dolap kuyuları kapanarak suları kesilmiştir. Bazı yerlerden de içilemeyen acı gazlı sular çıkmıştır. Depremin oluşturduğu hasar ile Edirne, ticari merkez olma cazibesini kaybederek eski önemini yitirdiği bir döneme girmiştir. Aynı zamanda depremin bir diğer olumsuz etkisi de Edirne’nin tarihi dokusuna zarar vermesi olmuştur” dedi.

Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Edirne ve bölgesi üzerine yapılan çalışmaların Trakya Üniversitesi’nin doğal araştırma sahası olduğunu belirterek “Eser, Edirne’nin geçmişine ışık tutan ve arşiv belgeleri ile desteklenmiş önemli bir bilimsel çalışma olmuş. Yakın geçmişimizde büyük bir depremle karşılaşmayan Edirne’nin deprem nedeniyle geçmişte yaşadığı acı tecrübeyi gözler önüne seren bu eseri bilim dünyasına kazandıran Öğr. Gör. Dr. Hasan Ali Cengiz’i tebrik ediyorum” diye konuştu.

Haberin Devamı