Ekonomi yönetimi küresel belirsizlikte dinamik süreç yönetecek: Otomatik pilotta değiliz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, küresel belirsizliklerin arttığı böyle bir dönemde otomatik pilota bağlı hareket etmeyeceklerini vurguladı. ABD-Çin ticaret savaşının Türkiye’ye etkilerine dikkat çeken Yılmaz, “Çin gibi ülkelerin alternatif pazarlarda agresifleşmesi bizim için en büyük risk” dedi.
Ekonomi yönetimi, Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP) Eylem Planı Bilgilendirme ve İstişare ile bu yılın ikinci Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantılarının ardından gazetecilerle bir araya gelerek, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, bu yıl eylül ayında Orta Vadeli Program’ın (OVP) güncelleneceğini, bunun olağan bir uygulama olduğunu belirterek, dış dünya ve yurt içindeki gelişmeler ışığında programın gözden geçirileceğini ifade etti.
ÖNCELİK DÜŞÜK ENFLASYON
Bütçe büyüklüklerinin de program kapsamında her yılın koşullarına göre güncellendiğini, rutin programın aynı şekilde sürdürüleceğini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: “Programımızın temel çerçevesi yine korunacak. Nedir bu temel çerçeve? Temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek, dengeli bir büyüme içinde istihdamımızı, üretimimizi, ihracatımızı sürdürmek, depremin yaralarını sarmak, diğer taraftan da toplumumuz için kalıcı sosyal refah üretmek. Bu ana çerçeve devam edecek.”
GÖZLER ABD İLE MÜZAKEREDE
Yılmaz, ABD Başkanı Donald Trump döneminde artan gümrük tarifeleri gibi uygulamaların küresel düzeyde belirsizlik oluşturduğunu, böyle dönemlerin otomatik pilotta yönetilemeyeceğini, gelişmeleri sıkı bir şekilde izleyeceklerini ve gerekli tedbirleri de zamanında devreye koyan bir yaklaşım içinde olacaklarını dile getirdi. Cevdet Yılmaz, ABD’nin bazı tarifeleri devreye soktuğunu ancak aynı zamanda müzakereye de açık olduğunu ve birçok ülkeyle bu yönde süreç başlattığını hatırlatarak, Türkiye’nin de bu müzakereleri Ticaret Bakanlığı aracılığıyla sürdüreceğini ancak müzakerelerin sonucunun şu aşamada öngörülemediğini kaydetti.
EN BÜYÜK RİSK AGRESİF REKABET
Bu belirsizliğin oluşturduğu ortamda dünya ekonomisi ve ticaretinin olumsuz etkilenebileceğini, bu durumun tüm dünyayı ne kadar etkiliyorsa Türkiye’yi de o ölçüde etkileyeceğini anlatan Yılmaz, şunları söyledi: “Ama burada bir yine artı tarafımız, bizim iç pazarımız büyük, yani nispeten iç pazar ağırlıklı bir yapıya sahip olduğumuzu söyleyebiliriz, bu da gelen etkileri sınırlayıcı bir yapı teşkil ediyor. Bu şartlar altında petrolün, diğer emtia fiyatlarının gerileğini gözlemliyoruz. Bu konularda ithalatçı bir ülke olduğumuz için bu alanlardaki fiyat düşüşleri lehimize bir görünüm arz ediyor diyebiliriz. Burada bizim için en büyük risk unsuru, Çin başta olmak üzere Amerika pazarını kaybetme riski olan ülkelerin diğer pazarlarda daha agresif hareket etmeleri ve bunun da rekabeti artırması hususu. Bu konuları da yakından takip ediyoruz.”
UCUZ MAL DEPOSU OLMAYIZ
Ticaret Bakanı Ömer Bolat ise “Türkiye, ucuz mal deposu olmayacak” diyerek önlemler alınacağını vurguladı. Bolat, diğer ülkelerin küresel ticaretteki gelişmelerden nasıl etkileneceği ve bu durumun Türkiye’nin bu ülkelerle ticaretini nasıl etkileyeceği konularının önemli olduğuna dikkati çekerek, “Bu bölüm en az Türkiye-ABD ticaret ilişkileri kadar önemli, o noktada da hazırlıklar yapıyoruz. Bu anlamda Türkiye’nin özellikle rakip ülkeler tarafından mallarının boşaltılacağı depo olmasına müsaade etmeyeceğiz, bu konuda kararlıyız. Dünya ticari kurallarının bize verdiği bütün yetkileri kullanacağız” diye konuştu.
İlginç olay! Satmak için kaporasını aldığı otomobilinin üzerine hafif ticari araç çıktı
İstanbul'un göbeğinde üretiyor, yurt dışından bile talep var! Sağlık için birebir, dededen kalma tariflerle yapıyor
Kağıthane'de feci kaza! Ölü ve yaralılar var
Kabataş-Bağcılar hattında bazı seferler iptal edildi
Hava durumu alarmı! 3 bölgeye kuvvetli sağanak yağış geliyor