Gezici bayi Yalçın Sayar: 4 kez büyük ikramiye verdim

Antalya'da gezici Milli Piyango bayiliği yapan Yalçın Sayar(54), lise eğitiminin ardından baba mesleği olarak şans dağıtmaya başladı. Yaklaşık 35 yıldır bu işi yapıyor. Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde çalışan Sayar, yağmur çamur demeden şans arayan müşterilerine bilet satıyor. Toplamda 4 kez büyük ikramiye veren Sayar, 4 yıl önce Türkiye'nin en büyük ikramiyesi 61 milyonu, bu yıl ise ikinci büyük ikramiye olan 12 milyonu verdi. Kendisini Türkiye'nin en şanslı bayilerinden biri olarak niteleyen Yalçın Sayar, son yılbaşı çekilişinde 120 milyonun teselli ikramiyesini de sattı.

3 ÇOCUĞUMU BU İŞLE OKUTTUM

1987’den beri Milli Piyango bayisi olarak görev yapan Yalçın Sayar, 3 çocuğunu buradan elde ettiği gelirle büyüttüğünü, evini ve arabasını aldığını anlattı. Sayar, “Bütün bu kazancımı Milli Piyango sayesinde yaptım. Bu işi severek yapıyorum. Her gün güler yüzle standı açıp, müşteriye oyunları hoşgörüyle tanıtıyorum. Kazanmasalar bile buradan mutlu ayrılmalarını sağlamanın en güzel yolu vermiş oldukları paranın sadece bir kayıp olmadığını göstermek. Hem bizlere bir kazanç sağladıklarını hem de devlete bir katkı olduğunu bu sayede topluma verdiklerinin önemini müşterilerimize anlatıyorum" diye konuştu.

ÖZGÜRLÜĞÜME DÜŞKÜNÜM DİYE GEZİCİ BAYİ OLDUM

Gezici bayi olmanın detaylarını anlatan Yalçın Sayar, “Gezici bayiliği seçmemin sebebi özgürlüğüm. Kapalı bir alanda değilim. Gezerek her yeri ziyaret ederek ticaret yapıyorsunuz. Bir yerde kapalı kalmak bana göre değil. 35 yıl içerisinde belediyenin bizlere göstermiş olduğu yerlerde bilet satışı yapmaktayız. Zorlukları ise herhangi bir güvencemizin olmaması. Biletleri Milli Piyango'dan aldıktan sonra sorumluluk bizde. Bu nedenle dikkatli olmamız gerekiyor. Satış standında kalabalık ortamda hırsızlara karşı çok dikkatli olmamız gerekiyor. Ama Milli Piyango bayiliği yani umut dağıtmak her şeye rağmen keyifli bir iş" dedi.

İKRAMİYE AÇISINI AYARLAMAYA ÇALIŞAN BİR MÜŞTERİM VAR

Müşterilerin ilginç uğur denemeleri ve totemlerini anlatan Yalçın Sayar, “Genelde en son bileti ben alırım. İş yerime bir müşterim bir sağdan, bir soldan çeşitli yönlerden gelip almaya çalışıyordu. Neden bu şekilde geldiğini merak ettim ve 'Neden her defasında farklı yerlerden geliyorsun' dedim. 'Bir gün bu ikramiye bana çıkacak. O çıkacak açıyı tam olarak yakalamaya çalışıyorum' dedi" diye konuştu.

MÜŞTERİLER DİKKATLİ OLSUNLAR

dikkatsiz olduğunu belirten Yalçın Sayar, “Oyun materyallerinin üzerinde oyunun nasıl oynanacağı, nelere dikkat edileceği açık bir şekilde yazıyor. Bazı Milli Piyango satıcıların eğitim eksikliği var maalesef. Bazen çok satış yaparken üst üste sorular geliyor. Mesela Kazı Kazan’da 7-8 tane ayrı oyun var onları anlatmakta zorlanıyoruz. Bazı müşterilerimiz hemen anlıyor bazıları anlamamak için ısrar ediyor. Oyunların değişik sürprizleri var. Kartların yan tarafında bazen bonuslar olabiliyor. Nerede ne olduğunu müşteriye anlatıncaya kadar bilette tam bakmadan yırtıp atıyorlar" diye konuştu.

BENİM UĞURUM MÜŞTERİNİN VAZGEÇTİĞİ BİLETİ ALMAK

Kendisinin de sık sık oyunlarda şansını denediğini anlatan Yalçın Sayar, şunları anlattı: “Bayiliğe başladığım günden beri aralıksız her çekiliş bilet alırım. Özellikle müşterilerin alıp da bıraktığı biletlerin hastasıyım. Acaba benim şansım değil de bırakanın şansı mı diye düşünürüm. 90'lı yıllarda ilk defa orta düzeyde bir ikramiye kazandım. O günün parasıyla 20 bin liraydı ve yarım bilette 10 bin lira almıştım. Yani tatminkar bir ikramiyeydi. O gün bilet alacak olan müşterime 'Bu bileti bırakma' dedim. O bilet 30 liraydı ve 15 liraya da çeyrek bilet vardı. O da '30 lira çok. Ben çeyrek bilet alacağım' dedi. Ben de 'Senin bıraktığın bileti sen almazsan ben alırım' dedim ve bileti aldım. Espri olsun diye onun aldığı çeyrek biletin arkasına almadığı yarım biletin numarasını yazdım. Arkadaş benden önce listeye bakmış ve daha sonra yanıma 'sana ikramiye çıktı' diye koşarak geldi. Benden takım elbise almamı istedi. Ben bilete baktım ikramiye çıkınca arkadaşa yemek ısmarladım."

KAZI KAZAN YÜKSELİŞTE

Son dönemde kazı kazan oyununun revaçta olduğunu belirten Sayar, “Sürekli güncellenen oyunlar sayesinde halkın eğlenceli kısmına hitap ediyoruz" dedi. Yıllardır daimi müşterilerinin olduğunu belirten Yalçın Sayar, şöyle konuştu: “Bu müşteriyle kurduğumuz bağla ilgili. 35 yılın birikimiyle herkesle güzel bağ kurduk. Bir gün iş yerimi açmadığım zaman müşteri beni merak eder. Beni arar veya çevredeki esnafa beni sorar. Müşteriye çok satış yapıp ısrarcı olmayı sevmem. Özellikle aileler yanıma geldiğinde 1-2 defa Kazı Kazan oynadıkları zaman 'Tamam' demeyi bilirim. Bu da müşterinin hoşuna gidiyor ve her gün geliyorlar. Bir defa kazanmak yerine müşterimin gönlünü kazanıyorum. Bu işin bir şans oyunu olduğunu müşterilere anlatıp eğlence açısından bakılmasını sağlıyorum."

KEYİFLİ BİR İŞ

Türkiye'nin her yerindeki esnaflara da bayilik almasını öneren Yalçın Sayar, “Evde oturmaktansa eve katkı getirmek isteyen herkes bu işi yapabilir. Çok keyifli ve zevkli bir iş. İnsanlarla sosyal bir diyaloga giriyorsunuz" dedi.