Eskiden tüyler nasıl alınırdı? Ne oldu da tüyleri almaya başladık?

Sahiden, eskiden tüyler nasıl alınırdı? Şimdi bile ağda, epilasyon, jilet türlü yöntem arasında halen mutlu olamıyorsak eski kadınlar tüylerini nasıl alıyordu? Buraya kocaman bir soru işareti. Daha da önemlisi, tüylerin nesinden rahatsız olduk ki. Koltukaltını alsan bacakta çıkıyor, bacağı alsan bikini bölgesinde... Yani pürüzsüz bir hayat zor zanaat. İstenmeyen tüyleri neden istememeye başladık merak ettik, size de anlatalım dedik. Mısırlılar pek çok güzellik riüelinin öncüsü olarak biliniyor. Ama onlar en çok zamanlarını tüylerinden kurtulmaya harcadılar. Mısırlı kadınlar vücutlarındaki tüm kılları denizkabuklarından yapılma ustura, poza taşı ve balmumu ile şekerden yapılan ağdalarla aldılar. Saçları da buna dahil. Roma İmparatorluğu boyunca insanlar vücutlarındaki tüyler ne kadar azsa, toplumda o kadar yüksek bir sınıfta değerlendirildiler. Zengin kadınlar ve erkekler çakmaktaşından yapılma usturalar ve cımbızlar kullandılar. Fazla tüylerden kurtulmanın bir başka yöntemi ise çeşitli bitkilerden hazırladıkları karışımlarla tüy dökücüler hazırlamaktı. Hatta, genital bölgelerdeki tüyler bile medeniyetsizlik olarak addediliyordu, pek çok Yunan heykelinde ve tablosunda kadınların tamamen tüysüz olarak tasvir edilmesinin nedeni de buydu. Tıpkı Kleopatra'nın kendi döneminin kadınlar arasındaki öncüsü olması gibi Kraliçe Birinci Elizabeth de Orta Çağ'ın deyim yerindeyse 'trend belirleyicisiydi'. Onun günümüze kadar gelen en önemli trendi ise tüyleri almak. Ama Kraliçe Elizabeth, vücudundaki değil, kaşlarından alnına kadar yüzündeki tüyleri alıyordu. Böylelikle alın bölgesini daha geniş gösteriyordu. Peki kadınlar kaşlarını ve alınlarındaki tüyleri nasıl alıyordu? Ceviz yağı, amonyağa batırılmış bezler ve sirke yardımıyla. 18. Yüzyıl'da epilasyon yöntemleri biraz daha kolaylaşırken, çoğu Amerikalı ve Avrupalı kadın tüylerini halen o kadar da önemsemiyordu. Jean Jacques Perret ve bir Fransız berberin 1760'da usturayı icat etmesinin ardından bazı kadınlar da tüylerinden artık tıraş yöntemiyle kurtulmaya başladı. 1844'te Dr. Gouraud Poudre Subtile ismiyle dünyanın ilk tüy dökücü kremlerinden birini icat etti. Bundan kısa bir süre sonra, 1880'de King Camp Gillette'in erkekler için ilk modern usturayı icat etmesiyle birlikte adeta bir devrim başladı. Ama yine de sadece kadınlar için pazarlanan bir jilet için daha 30 yıl geçmesi gerekiyordu. 1915'te Gillette, Milady Decolletée ismiyle ilk defa kadınlar için bir ustura icat geliştirdi. Artık 1900'lerde iyiden iyiye tüy dökücü kremler görülmeye başlanmıştı. 1907'de, X-Bazin isimli tüy dökücü pudranın reklamları dergilerde yer alıyor, 'yüzde, boyunda ve kollardaki küçük düşürücü tüylerden kurtulma vaadi veriyordu. Bundan 10 sene sonra bir moda dergisinde çıkan reklamda ilk kez kollarını kaldıran bir kadının koltukaltlarında tüy yoktu. İşte bu reklam, her şeyi değiştirdi. Remington, 1940'ta erkek versiyonunun başarılı olmasının ardından kadınlar için ilk elektrikli epilatörü piyasaya sürdü. İkinci Dünya Savaşı döneminde naylon maddesinin eksikliği nedeniyle kadınlar çorap giyemiyor, çıplak bacaklarıyla dışarı çıkmak zorunda kalıyordu. Bu da bacaklardaki tüylerden kurtulmak için daha fazla ürün ve tekniğin geliştirilmesiyle sonuçlandı. 1950'lerde artık tüyleri alma, toplumda kabul gören bir güzellik ritüeline dönüştü. Tüy dökücü kremler halen cilde büyük zararlar verdiği için kadınlar bacak ve koltuk altı tüylerini almada jiletlere, kaşlarını şekillendirmek için de cımbızlara daha fazla güveniyordu. Ağda bantları büyük çkışını 1960'larda yaparak hızla kol ve bacaklardaki tüyleri almada en çok tercih edilen method oldu. İlk lazer epilasyon yöntemi 1960'larda pazara çıktı ancak cilde büyük zarar verdiği için piyasada uzun süre kalamadı. İğneli epilasyon yaklaşık bir asırdır var olmasına rağmen, 1970'lerde -küçük bir değerdeki gerilim veya akımla, büyük miktarda akımı veya gerilimi kontrol etmek için kullanılan yarı iletken bir devre elemanı- transistörlü ekipmanların geliştirilmesiyle daha güvenilir hale geldi. 70'lerde bikini bölgesindeki tüylerin alınması da yeniden popülerleşti çünkü mayo sektörü giderek büyüyordu. Bugün, tüyleri alma işlemi dünyada kadınların pek çoğunun güzellik rutinlerinden biri. Elektrikli epilasyon aletleri, lazer epilasyonlar, evde yapılan sir ağdalar, ağda salonları, cımbızlar, jiletler kaş usturaları. Hem epilasyon yöntemleri çoğaldı, hem de geliştirilen yöntemler giderek daha güvenilir hale geldi. Ancak vücut tüylerini almayı reddeden kadınların sayısı da giderek artıyor. İster hijyen, ister güzellik amacıyla olsun tüylerden kurtulmak artık kadınlar için yüz yıkamak gibi bir şey. Peki siz tüylerinizi alıyor musunuz, almaya devam edecek misiniz?Kaynak: The Encyclopedia Of Hair: A Cultural History, Victoria Sherrow, Gillette arşivleri