2024 Paris Olimpiyatları’nda ikonik pozuyla gündem olmuştu! Yusuf Dikeç: Oyunculuk sıkıcı, atış daha kolay

Yusuf Dikeç akıllara kazınan ikonik pozuyla tabir uygunsa 2024 Paris Olimpiyatları’nda şampiyonlardan daha şampiyon oldu. 10 metre havalı tabanca karışık takım kategorisinde Şevval İlayda Tarhan ile birlikte gümüş madalya kazandı. İkili, olimpiyat tarihimizin bu kategorideki ilk madalyasını almış oldu. Milli sporcumuz bu kez 21-26 Ocak tarihlerinde Münih’te düzenlenen H&N Cup müsabakasından takım arkadaşı Şevval İlayda Tarhan’la birlikte altın madalyayla döndü. Onu Oscar ödüllü aktör Eddie Redmayne’in ‘The Day of the Jackal’ dizisinin tanıtımında görmek de güzel bir sürprizdi. Yusuf Dikeç kariyerini, şöhreti, Hollywood tekliflerini ve 2028 Los Angeles Olimpiyatları hedeflerini Kelebek'ten Ceren Naz Büyük'e anlattı. Spora güreşle başladınız, atıcılık nasıl başladı?Sporla ilgilenmeyi seviyordum, rahmetli babam da iyi bir güreşçiydi, pehlivandı. Kahramanmaraşlıyız. “Maraşlılar hep güreşçi olur” deniyordu. Atıcılığa askeri okulda, 2000’de başladım. Voleybol, basketbol oynayanlar, dersler bitince spora gidiyordu. Biz de bir branşa girelim dedik. Voleybol ve basketbolda kadro dolmuştu. Tam poligonun önünden geçiyoruz... Hoca bana bir tüfek verdi ve “Beş tane at” dedi. Sonra da sabah gelip başlamamızı söyledi. 28 yaşındaydım. Adınızı olimpiyat tarihine yazdırdınız. Nasıl hazırlanmıştınız?Haftanın 6 günü, 4 saat çalıştım. Bunun sonucunu yarışmalarda görüyorduk. Şubat ayında Brezilya’da yapılan ISSF Havalı ve Ateşli Silahlar Final Olimpiyat Elemeleri Şampiyonası’nda takım olarak, haziranda Almanya H&N Cup müsabakalarında birinci olduk. 2023 Atıcılık Tüm Dallar Dünya Şampiyonası’nda Çinlileri yendik, güçlü rakiplerdi. 5 dünya, 4 Avrupa ve İslam Oyunları, Avrupa, Akdeniz Oyunları madalyalarım var. Olimpiyat kadar ses getirmedi tabii. Enzo Ferrari’nin “İkinci olanı kimse hatırlamaz” diye bir sözü var ama siz birinciden daha çok konuşuldunuz...Bu boyutlara geleceğini beklemiyordum. Olimpiyatlardan birkaç ay sonra unutulur gider diyordum. Geçen hafta Almanya’da düzenlenen H&N Cup müsabakasından sonra, 2024 Paris Olimpiyatları’nda altın madalya alan Sırp arkadaşım Damir Mikec’le masada oturuyorduk. Yanımıza bir sporcu geldi ve Damir’e “Benim olimpiyat şampiyonuyla fotoğrafımı çeker misiniz” dedi (gülüyor). Damir “Olimpiyat şampiyonu Dikeç değil, benim. Benimle fotoğraf çektirmen lazım” dedi. “Olsun, sen Dikeç’le fotoğrafımı çek” diye karşılık verdi. Damir’le 2005’ten bu yana arkadaşız. Yarışmalarda, kamplarda sürekli beraberiz. Bu sporun en güzel yanlarından biri, rakibinizin aynı zamanda dostunuz olması. Ekipman kullanmadan yarışmak şahsi tercihiniz miydi? �Atışa ilk başladığım yıllardan itibaren çift göz açık attım. Dünyada bunu yapan çok az atıcı var. Ben kendim rahat hissedemediğim için kullanmadım. Yıllardır gözlüğüm yok.Dünya çapında bir fenomensiniz, özellikle Uzakdoğu ülkelerinde sizi çok seviyorlar...Bir ay önce Japonya Olimpiyat Komitesi Başkanı davet etti. Japonya’ya gittim. Çok iyi karşılandık, gençlerle sohbet ettik. Japonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 100’üncü yılı münasebetiyle özel yarışma yapıldı, ben de katıldım. 2028 Los Angeles Olimpiyatları için hazırlıklar nasıl gidiyor?Olimpiyatlardan sonra tatil yapmak için bile ara vermedik. Ekimde Havalı Silahlar Şampiyonlar Ligi Finali’ne katıldık. Avrupa’nın en iyi dört takımının yarıştığı bir şampiyona. Birinci olduk. Paris Olimpiyatları’ndan sonra Damir’e (Mikec) “Şampiyonluğu sana 2028’e kadar ödünç veriyoruz, geri alacağız” dedim.Bir atıcılık kulübü de kurmuşsunuz... Dikeç Olimpik Atıcılık Spor Kulübü’nü kurdum. 30 sporcumuz var, 11-21 yaş aralığında. Gençler Avrupa Şampiyonası’na girecek 4 sporcumuz var. Birkaç firma destek çıktı. Elon Musk’la özel bir iletişiminiz oldu mu?Çok sosyal medya kullanmıyorum. Elon Musk o zaman Turizm Bakanlığı aracılığıyla “Bir X hesabı açar mı” diye sordu. Açtım. Sonra mail attık; ülkemizi, İstanbul’u öne çıkararak buluşma teklif ettik.Fransız L’Équipe gazetesinden Victor Fièvre, menajerinizin röportaj için 30 bin euro istediğini iddia etti. İddialar doğru mu?İnsanların istediklerini yapmayınca böyle yazılar yazmalarına üzülüyorum. Sırbistan’da TV programına çıktım. Şartlar uygundu. 1 lira istemedim. Yeri geldi bir günde üç kere televizyona çıktım. Hiçbir gazeteciden böyle bir şey istemedim. Fatih Altaylı da “Açgözlü” falan demiş. İnsan üzülüyor, elin yabancısının yalanı bizim doğrularımızdan çok prim yapıyor. Almanya turnuva döneminde Dubai’de bir programa gitmedik. 1 milyon euro’dan vazgeçtik. Yaşam çizgimize uymadığı için... Açgözlü olsaydık yarışmayı değil, parayı tercih ederdik. İngiliz ‘The Day of the Jackal’ (Çakalın Günü) dizisinin tanıtımında oynadınız. Bu süreç nasıl gerçekleşti? Size nasıl ulaştılar?Herkes en iyi bildiği işi yapmalı. Avukatımız Mehmet Ali Akgül’e ulaşmışlar. “Rol alır mı” diye sormuşlar. Şartlar uymadı. İspanya’da 15 gün kalmam gerekiyordu. Spor yapmama zaman kalmıyordu. Sadece fragman için dediler, günübirlik gittik. Bana sıkıcı geldi, atış daha kolay. John Wick gibi karakterlere sizi çok yakıştırıyorlar...Onun yapımcısı da ulaşmaya çalıştı. Şu an düşünecek vaktim bile yok. 2028’e kadar tek şey atıcılık! ‘James Bond’ filmlerinden teklif bekliyoruz (gülüyor).